Bakan Yardımcısı Koca: "Gençlerin iş gücüne katılım oranı son 10 yılda yüzde 38'lerden yüzde...

Bakan Yardımcısı Koca: "Gençlerin iş gücüne katılım oranı son 10 yılda yüzde 38'lerden yüzde 48'lere yükseldi"

ANKARA - Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Ahmet Koca, "Gençlerin iş gücüne katılım oranı son 10 yılda yüzde 38'lerden yüzde 48'lere yükseldi. 2019 yılı Temmuz dönemi itibariyle yüksekokul veya fakülte mezunlarında istihdam oranı yüzde 68 ile tüm eğitim grupları içinde ilk sırayı almıştır. İkinci sırada ise yüzde 56 ile mesleki veya teknik lise mezunları yer almaktadır" dedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi Ulusal İstihdam, Beceri ve Eğitim Sempozyumu

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Ahmet Koca, İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, ÇASGEM Başkanı Abdurrahim Şenocak'ın katılımıyla başladı.

Uyumsuz eşleşme olgusunun ele alınacağı sempozyumun açılış konuşmasını yapan Koca, teknolojinin çalışma hayatı üzerindeki dönüştürücü etkilerinin dünyayı giderek kritik bir eşiğe doğru götürdüğünü ifade ederek, gençlerin iş gücüne katılım oranının son 10 yılda yüzde 38'lerden yüzde 48'lere yükseldiğini kaydeden Koca, "2019-2023 dönemini kapsayan 11'inci Kalkınma Planı'nın ana hedeflerinden biri de; başta kadın ve gençler olmak üzere özel politika gerektiren grupların istihdamının artırılmasıdır. Ülkemizin sahip olduğu bu potansiyeli doğru ve etkili kullanmak için; yenilikçi ve kapsayıcı bir anlayışla birçok uygulama geliştirdik ve geliştirmeye devam ediyoruz" dedi.

"Beceri uyumsuzluğu, iş arayanlarla işverenlerin eşleştirilmesi esnasında en sık karşılaştığımız sorunlardan biri"

İş gücü Piyasası Araştırmaları'nda her 7 işverenden birinin eleman temininde güçlük yaşadığını belirttiğini söyleyen Bakan Yardımcısı Koca, "Aynı araştırmada; işverenlerimiz eleman temininde en önde gelen güçlük çekme nedenini; mesleki beceri ve tecrübe eksikliği" olarak belirtmişlerdir. Beceri uyumsuzluğu, iş arayanlarla işverenlerin eşleştirilmesi esnasında en sık karşılaştığımız sorunlardan biri. Bir tarafta, işverenlerimiz; çağın ve ülkemizin ihtiyaçlarına cevap verecek iş alanları açmak durumunda. Öbür taraftaysa, iş gücünün özellikle de gençlerimizin, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına göre kendilerini yetiştirmeleri ve uzmanlaşmaları gerekiyor" dedi.

"10 yıl önce lise ve üzeri iş gücümüzün oranı yüzde 37 iken bugün yüzde 47'lere yükseldi"

"2019 yılı Temmuz dönemi itibariyle yüksekokul veya fakülte mezunlarında istihdam oranı yüzde 68 ile tüm eğitim grupları içinde ilk sırayı almıştır. İkinci sırada ise yüzde 56 ile mesleki veya teknik lise mezunları yer almaktadır" diyen Koca, Türkiye İş gücünde Uyumsuz Eşleşme Araştırması'nda eğitim düzeyi ile uyumlu eşleşmeyi birlikte değerlendirdiklerini belirterek, "Bu oran genel lise mezunlarında yüzde 73 iken mesleki teknik lise mezunlarında yüzde 61 olarak bulunmuştur. Üniversite mezunlarında yüzde 72 iken yüksekokul mezunlarında yüzde 43 düzeyinde tespit edilmiştir" diye konuştu.

Yüksekokul ve mesleki teknik liselerde verilen teorik ve pratik eğitimlere rağmen; uyumlu eşleşme oranlarının düşük düzeyde olduğuna dikkat çeken Koca, "Bu da ülkemizdeki mesleki eğitimin neden daha cazip ve daha nitelikli hale getirilmesi gerektiğine bir işarettir. Üniversiteler ve eğitim camiası elbette oluşacak iş gücünü daha nitelikli ve tecrübeye hazır hale getirme noktasında önemli rol oynuyor. Yeni nitelikler konusundaki temel bilgi ve becerileri kazandırılmalıdır. Eğitimi bugün artık okullarla sınırlı tutamayız. Çalışma dünyasının genelini etkileyen dinamizm, meslek hayatı üzerinde de doğrudan etkili olmaktadır. Bu yüzden iş hayatındaki başarı, mesleki eğitimin devamlılığıyla koşullu bir noktaya doğru gelmiştir" dedi.

"Akredite sınav ve belgelendirme sistemi ile çalışma hayatına nitelikli eleman kazandırmayı hedefliyoruz"

Artan otomasyon ve dijitalleşmenin bazı meslekleri dönüştüreceği; bazı mesleklerde ise daha fazla istihdama imkan sağlayacağı öngörüldüğünü sözlerine ekleyen Koca,bu nedenle geleceğin meslekleri olarak görülen; siber güvenlik, kodlama, bulut teknolojisi gibi mesleklerin önemini bilinerek eğitimlerde bu branşlara giderek ağırlık verildiğini kaydetti.

Akredite sınav ve belgelendirme sistemi ile çalışma hayatına nitelikli eleman kazandırmayı hedeflediklerini dile getiren Koca, "Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Kurulu ve ilgili diğer kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapıyoruz. Bütün bunları hayata geçirirken amacımız; piyasadaki uyumsuzluk neticesinde, yeni nesillerin gelecek kaygısı yaşamamasıdır. Bunu başarabildiğimiz takdirde işsizlik oranlarının minimum seviyeye inmesi ve ekonomik refahımızdaki artış da arkasından gelecektir" diye konuştu.

"Türkiye mevcut problemlerini bilerek geleceğin Türkiye'sini inşa etme noktasında önemli işler yapıyor"

İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya ise, iş gücü piyasasında iş bekleyenlerin ve iş verenlerin beklentilerini tespit ederek gerçek bir istihdam politikasını yürütme çabasında olacaklarını belirterek şu ifadeleri kullandı;

"Artık bu dönem kişilerin bir çok beceriyi bünyesinde barındırmasına ve istihdam politikaların hayata geçirilmesine ihtiyaç söz konusudur. Bizim asıl meselemiz iş bulmaya yönelik sorunlar değil. İş gücü piyasasının arzu ettiği nitelikte insanlar yetiştirme gibi ciddi bir meselemiz oluğunu paydaşlarımız da biliyor. İş verenlerimizin aradığı pratik ve teorik projelerin hayata geçirilmesini anlamlı olacağını ortaya koyarak güçlü bir eğitim programı ortaya koyarak kısa sürede çok sayıda vatandaşımızı bu projeden istifade ettirdik. İş gücü piyasasının aktörleri beceri, nitelik ve pratik uygulama istiyorlar. Tutarlılık ve işlerinde sebat göstermelerini istiyorlar. İş bulmakta sorun yok işe yerleştirdiklerimizin işte kalıcılığını temin etmektir asıl olan. Bu veriler bu yönde daha somut adımlar atmamızın önünü açacaktır. Türkiye mevcut problemlerini bilerek geleceğin Türkiye'sini inşa etme noktasında önemli işler yapıyor."