Haberler

Nkp'nin Yeni Yönetimi Tanıtıldı

Haziran ayında yapılan genel kurul sonrası Mersin Nükleer Karşıtı Platformu (NKP) Dönem sözcülüğüne seçilen Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar, Yürütme Kurulu üyelerini basına tanıttı.

Haziran ayında yapılan genel kurul sonrası Mersin Nükleer Karşıtı Platformu (NKP) Dönem sözcülüğüne seçilen Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar, Yürütme Kurulu üyelerini basına tanıttı.

Mersin Barosu'nun Gökdelen Hizmet Birimindeki düzenlenen basın toplantısına, Mersin NKP Yürütme Kurulu adına Dönem Sözcüsü ve EMO Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar, Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Zehra Korkmaz, TEMA Temsilcisi Perihan Saydam, Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Erkan Demir, Mersin Barosu Başkanvekili Sami Dündar, Mersin Tabip Odası Başkanı Ful Uğurhan, Mersin Çocuk Hakları Derneği Başkanı Sabahat Aslan, EMO Mersin Şubesi'nden Kamer Gülbeyaz ve KESK Dönem Sözcüsü Yusuf Kaya katıldı. Kurul adına açıklama yapan Dönem Sözcüsü Seyfettin Atar, Mersin NKP'nin bu dönem yapmayı planladığı çalışmaların daha aktif ve etkin olabilmesi için, özellikle aktivistlerin görev alabileceği 8 adet çalışma komisyonu oluşturduklarını ifade ederek, "Bu komisyonlarda en az bir yürütme kurulu üyesi görevlendirilerek yeni dönem NKP çalışmalarının daha etkin bir şekilde sürdürülmesi beklenmektedir. Diğer önemli bir gelişme yürütme kurulu olarak bu dönem için Mersin NKP çalışma ilkeleri ve çalışma programını yeniden düzenleyerek çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Komisyon çalışmalarının yanı sıra 3 ayda bir yapmayı planladığımız Meclis toplantıları ile nükleer karşıtı mücadelede emeği olan herkesi bir araya getirmek, NKP karar süreçlerinin daha demokratik ve katılımcı bir zeminde alınmasını sağlamak ve nükleer karşıtı ortak mücadelenin geniş kitlelere ulaştırılarak yapılacak çalışmaları daha geniş bir yelpazede sürdürmeyi hedeflemekteyiz. Ülkemizde başta Ankara merkez Nükleer Karşıtı Platform olmak üzere, diğer illerdeki tüm NKP'lerle birlikte koordineli çalışarak, nükleere karşı ortak bir çaba ile yeni mücadelede belirlenen yöntem ve mekanizmalar üreterek, ve sürekli gündeme getirerek, nükleer lobilere karşı kararlı şekilde mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

"BUGÜN AKKUYU NÜKLEER SANTRALİNİN HUKUKSUZ DURUMU HALA SÜRMEKTEDİR"

Nükleer tüm her şeyin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Atar, "Her şeye rağmen Akkuyu'da inşaat sürecinin başladığı böylesine hukuksuz bir dönemde geçmişe kıyasla sözden uygulamaya geçildiği gerçeği ile nükleer karşıtı mücadelenin emekle, inatla büyütülmesi gerekmektedir. Bu dönem yapacağımız çalışmalarla nükleer karşıtı mücadeleyi Mersin özelinde ve ulusal ölçekte yeniden örgütleyerek yükselteceğimize inanıyoruz. ÇED süreci ile ilgili oluşturduğumuz çalışma grubu bu ay içerisinde hazırlayacağımız raporu kamuoyu ile paylaşarak bu alanda hukuksal mücadelesini devam ettirecektir. ÇED sürecinde nükleer karşıtı mücadelemize katkı sunacağına inanan herkesi çalışma grubumuza emek vermeye davet ediyoruz. Bu gün Akkuyu Nükleer Santralinin hukuksuz durumu hala sürdürmektedir. ÇED süreci başlatılmadan yapılan tüm anlaşmalar, lisans çalışmaları, kamusal harcamalar, inşaat sürecindeki çalışmalar devam etmektedir. Yürütme kurulu olarak görev aldığımız bu dönemde, halkımıza dayatılan bu hukuksuz sürece karşı, ülkemizde ve dünyada nükleer santrallerin yapılmasını engellemek için, hep birlikte üreterek mücadele edeceğiz" şeklinde konuştu.

Mersin Tabip Odası Başkanı Ful Uğurhan ise yaptıkları anketlerle Mersin halkının yüzde 80'inin nükleer santral istemediğinin ortaya çıktığını iddia ederek, "Ama insanlar neden eylemlerde sokağa çıkmıyor? Olay netleştikçe ve somutlaştıkça Mersin halkı tepkisini daha net gösterecektir" diye konuştu.

NKP eski Dönem Sözcüsü Sabahat Aslan da "Son bir yılda kitlesel eylemlerden çok hukuksal alanda çalıştık. Çünkü ÇED raporu alınmadan sahada inşaat başladı. 6 ay bir ayağımız Akkuyu'da, bir ayağımız Mersin'de olmak üzere inşaatı durdurmak için çalıştık. İnşaatı durdurduktan sonra ÇED süreci için çalıştık ve ardından da 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı'na yoğunlaştık. Yani geçen sene 9 Mart'ta Fukuşima'nin yıldönümü nedeniyle yaptığımız insan zinciri eyleminin ardından kitlesel eylem yapamadık çünkü koşullar bizi diğer konularda çalışmaya zorladı" şeklinde konuştu.

Mersin Barosu Başkanvekili Sami Dündar ise, "Bölgede Türkiye Barolar Birliği Çevre Komisyonu'nun inceleme yapmasını sağladık ve tespitlerimizi belgeledik. Tespitlerimizi ev ev anlatmamız gerekirdi ki, nükleer lobiler bunu hissederek o bölgedeki yerel yöneticileri, yöneticileri Rusya'ya ikna turlarına götürüp, nükleerin tehlikeli olmadığını söyleyip, insanları yanlış yönlendirdiler. Baro'nun açmış olduğu birçok dava devam etmekte olup, ÇED Raporu olmadan inşaatın başlamış olması bir çelişkidir. Baro olarak çalışmalarımız ve platforma desteğimiz aralıksız devam edecek" ifadelerini kullandı.

Jeoloji Mühendisleri Odası Mersin İl Temsilcisi Erkan Demir de, "Demokratik kitle örgütlerinin duyarlı olduğu bir şehirde olduğumuz için şanslıyız. Ancak bireylere inme noktasındaki mücadelemiz çok etkili olmadı bunun da bilincindeyiz. Bu amaçla ilkokuldan üniversiteye kadar nükleerin zararlarını anlatacak bir çalışma içerisine girmemiz yeni dönemi mücadele adına daha iyi bir yere taşıyacaktır. Sokaktaki insan sürekli olarak doğru olmayan kirli bilgi ile adeta bombalanıyor. Bizimde filmlerle, şarkılara insanlara ulaşmamız gerekiyor. Bu çalışmaları da kendi içimizde yeniden örgütlenerek yapacağız" dedi. - MERSİN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Sami Dündar Erkan Demir Mersin Yerel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title