TÜM KATEGORİLER
Kayso : Irak Ile Ticaret Normalleşme Yolunda
Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Boydak, Irak'ta ki durumun son bir hafta öncesine göre daha normale doğru gittiğini belirterek, "Üyelerimiz ve lraklı dostlarımızdan iyi haberler almaya başladık.
Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Boydak, Irak'ta ki durumun son bir hafta öncesine göre daha normale doğru gittiğini belirterek, "Üyelerimiz ve lraklı dostlarımızdan iyi haberler almaya başladık. En azından yeniden sipariş açabiliyorlar" dedi.
Önceliklerinin Irak'ın toprak bütünlüğü ve Irak halkının can güvenliği olduğunu vurgulayan Boydak, "Tabi ki ben Musul'daki özel durumu çok yorumlayamıyorum ama necide ırak'ta hayat devam ediyor, ihtiyaçlar devam ediyor" dedi ve ekledi:
"Bizim en önemli dış ticaret ortağımız. Biz her zaman önceliğimizin Irak'ın toprak bütünlüğü ve oradaki vatandaşların yaşamlarını sürdürmeleri, mutluluk ve huzuru olduğunu söyledik. Ondan sonra iş zaten gelir. Bunu içtenlikle söylüyoruz çünkü Irak bizim hem komşumuz, hem akrabalarımız, hem de ticari olarak en önemli partnerimiz. Irak petrol rezervi bakımından dünyada 2-3 ülkeden bir tanesi. Doğal gaz kaynakları olarak baktığımız zaman daha henüz ne kadar rezerve sahip olduğu tahmin edilemiyor. İstikrarlı bir Irak'ın yıllık 150 milyar dolara yakın petrol ve doğal gaz ihracatı yapabilecek bir kabiliyeti var. Aynı zamanda Irak için de Türkiye'nin önemi çok büyük."
İhracatçıların, son gelişmeler üzerine ağırlıklı olarak Kuzey Irak'a odaklanıldığına işaret eden Boydak, asıl büyük pastanın Bağdat ve Basra bölgelerinde olduğuna dikkat çekti ve şunları söyledi:
"Sanayicilerimizin hem ihracat yaparak, hem de oralarda küçükten başlayarak üretim faaliyetleri yapmasını da çok önemsiyorum. Kuzey Irakta Kayserili girişimcilerimizin olduğunu biliyorum ama bunu tüm ülkeye yaymamız lazım. Hükümetimizin de bu günlerde izlediği Irak politikası gayet ılımlı ve akıllıca. Bizde tüm bu gelişmeleri takip ediyoruz. İşin ve ticaretin olduğu yerde bereket olur, huzursuzluk olmaz. Bizim tezimiz bu. Bununla yolumuza devam edeceğiz."
Türkiye'nin temel sorunlarının başında cari açık konusunun geldiğini ifade eden Boydak, bu dönem cari açık rakamlarının makul halde seyrettiğini, buna karşın özel sektör borcunun çok arttığını söyledi.
Özel sektörün borçlarının 200 milyar doların üzerinde olduğuna dikkat çeken Boydak, "Bu borçların büyük ağırlığını bankalarımızın ve büyük sanayi kuruluşlarımızın yurt dışından sağladıkları kaynaklar oluşturuyor. Şirketlerimizin borçları var ama döviz varlıkları da var, dövize endeksli varlıkları var. Onlara da baktığımız zaman durumun biraz daha rahatlatıcı olduğunu görebiliriz" dedi.
"OKULLARDA TASARRUF DERSİ OKUTULSUN"
Türkiye'yi hızlı büyüyen ülkeler kategorisine sokmanın bir yolunun da tasarrufları artırmaktan geçtiğini ifade eden Boydak, "Bizim temel sorunlarımızdan bir tanesi tasarruf oranlarımızın düşük kalmasıdır" dedi ve şöyle konuştu:
"Onun için zaman zaman piyasalarda dengesizlikler olabiliyor. Tasarruf oranlarında Türkiye yüzde 22'den 12'ye gelmiş durumda. Çin'de bu oran yüzde 30'un üzerinde. Durum böyle olunca dışarıya borçlanma ihtiyacımız artıyor. Borçlanma ihtiyacınız artınca size borç verenler sizin durumunuzu izlemeye alırlar. En ufak bir olumsuzlukta soru işaretleri oluşuyor. Bunlara maruz kalmamak için tasarruf etmemiz lazım. İnsanlarımıza temelden okullarımızda nasıl ki bir vatandaşlık dersi veriliyor, artık herhalde bizim tasarruf dersi de vermemiz lazım. Tasarruf anlayışının artık çocuklarımızdan başlaması lazım. Tasarruf ihtiyacımız yeterli olursa dışarıya borçlanmamız daha az olacak, cari açık sorunumuz daha az olacak."
"VERGİ AFFI İÇİN HÜKÜMETİMİZİ TEŞEKKÜR EDİYORUZ"
Vergi afları konusuna değinen Başkan Boydak, bu düzenlemenin ekonomideki istikrarsızlıktan dolayı yapıldığı eleştirilerine katılmadığını belirterek şunları söyledi:
"Zaten Kayseri Sanayi Odası olarak yerel seçimlerden önce bu konuda biz bir öneride bulunmuştuk. Bu önerimize hükümetimiz kulak verdi, teşekkür ediyoruz. Biz sosyal barış adına böyle bir öneride bulunduk. Bazı insanlarımız yokluktan dolayı sosyal güvenlik borçlarını ödeyememiş. Borçlar zamanla katlanarak büyümüş. Bundan sonra ne ödeme imkanı var, nede haklarından yararlanma imkanları var. Sosyal devlet anlayışı içerisinde bunların toparlanması gerekiyordu. Bunun yanı sıra çeşitli kamu borçları ile de çeşitli düzenlemeler yapıldı. Tüm bunları ekonomimizdeki eksiklikleri tamamlama ve yerinde bir karar diye düşünüyorum."
