'Karakolda Kadın Polisten Kadın Avukata Hakaret' İddiası

Tunceli' de, avukat Candan Şayeste, kendisine gelen tebligatı almak için gittiği Şehit Nahit Bulut Polis Karakolu'nda bir kadın polisin hakaretine maruz kaldığını öne sürdü. Avukat Şayeste ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Tunceli Barosu başkanı Fatma Kalsen, Emniyet Müdürlüğü'nü, gerekli önlemleri almaya ve buna benzer sorunların tekrarlanmaması için gerekli duyarlığı göstermeye davet etti.

Tunceli Barosu, üyeleri Candan Şayeste'nin kendisine gelen bir tebligatı almak için gittiği Şehit Nahit Bulut Polis Karakolu'nda bir kadın polisin hakaretine maruz kaldığını öne sürerek basın toplantısı yaptı. Candan Şayeste, karakolda bir kadın polisin, mesleği ile uyuşmayan ve çok kaba söylemler ile kendisine hakaret ettiğini öne sürerek, şöyle dedi:

"Şu anda kendimi kesinlikle güvende hissetmiyorum. Ben avukat olarak bunu hissediyorsam pek çok vatandaş ta kendisini benim gibi hissediyordur. Polisin kesinlikle insanlara güven telkin etmesi lazım. Beni kendi ülkemde kendi karakolumda dışarı atma hakkını kim veriyor o polise. Bu olayı ciddi anlamda kınıyorum. Bir daha bana yada başka bir arkadaşımıza böyle bir davranış olursa sözlü açıklama yada kınama şeklinde değil suç duyurusunda bulunacağız. Beni Şehit Nahit Bulut polis karakolunda arayan bir kadın polis, 'Sana 10 gündür tebligat var neden gelip almıyorsun?' diyerek telefonda çok kaba konuştu. Ben telefonda bayan polise, 'Ben o tebligatı duruşmada almıştım gerek yok' dememe rağmen, bayan polis bana, 'Bilmem ben gelip alacaksınız' dedi. Ben de, 'Siz iade edin gidip adliyeden alırım' dedi. Bayan polis bana, 'Ben onu bilmem onu gidip hakim efendiye soracaksınız' dedi. Ben de bu durumda hemen büromdan çıkarak karakola gidip tebligatı almaya gittim. Bayan polis çekmecesinden tebligatı çıkararak önüme fırlattı. Ben de neden böyle davrandığını, vatandaşa bu muameleyi yapma hakkını nerden aldığını ve bunun doğru bir davranış olmadığını söyledim. Bunları söyleyince bayan polis masadan kalkarak bana diklenmeye başladı. Ben de 'Ne yapıyorsun?' diye cevap verince dışardan gelen 3 erkek polis, 'Sen dışardan gelerek bize böyle bağıramazsın' diyerek bana çıkıştı. Polisler bana 'Kes sesini , karakolu çabuk terk et, çık dışarı' gibi sözleri bana karşı kullandı. O sırada karakol amiri odasından çıkarak bulunduğumuz yere geldi. O sırada 4-5 polis koyun sürer gibi beni kapıya doğru sürüklüyorlardı. Ben de mecburen karakoldan çıkarak Emniyet Müdürlüğü'ne giderek müdür yardımcısına durumu anlattım. Bana karşı kullanılan pek çok kelimeyi ben burada söyleyemiyorum şikayet dilekçesini Emniyet'e verdim ve bana karşı kullanılan o kaba ve kötü lafları o yazıda bile yazamadım utandım. Zaten karakolda kamera varsa kayıtlarda her şey ortaya çıkar. "

Tunceli Barosu başkanı Fatma Kalsen ise, Demokratik ve insan haklarına dayalı hukuk devletinde asıl olan vatandaşının hak ve hürriyetlerini korumak, güvence altına almak olduğunu belirterek, "Devletin var oluş amacı demokratik kurallar doğrultusunda ve buna uygun anlayış ile bireyin huzur ve mutluluğunu sağlamaktır. Bürokratik yapının ağırlığı ile kendi vatandaşını ezmek ve sindirmek demokratik bir devlet anlayışıyla bağdaşmayan bir tutumdur. Meslektaşımızın merkez karakolunda karşılaştığı bu haksız eylemi tasvip etmemiz mümkün değildir. Bundan ötürü meslektaşımızın kişiliğini rencide eden bu eylemleri Tunceli Barosu olarak kınıyoruz. Bundan sonra sıfat, görev ve bulunduğu konum ne olursa olsun, hiçbir ayrım yapılmadan herkese öncelikle insana yaraşır bir anlayışla muamele yapılmasını, bu yeterliğe sahip olmayan kamu görevlilerinin vatandaş ile muhatap ettirilmemesini talep etmekteyiz. Ayrıca meslektaşımıza karşı bu haksız eylemleri gerçekleştiren görevlilerle ilgili Emniyet Müdürlüğünü gerekli tedbirleri almaya ve buna benzer sorunların bir daha tekrarlanmaması için gerekli duyarlığı göstermeye davet ediyoruz" diye konuştu.

Güncel Haberler