Hayatın Ritmini Yakala

Çalışanlar başta olmak üzere stres ve günlük yaşamın yorgunluğunu üzerinden atmak isteyenler, ritim kurslarına büyük ilgi gösteriyor.

Öncelikli talepleri 'eğlenmek ve rahatlamak' olan öğretmenden öğrenciye, doktordan bankacıya kadar her yaş ve meslek grubundan insanlar, ritim kurslarına giderek, kendilerine yeni uğraş alanları oluşturuyor.

Ritim kursunda eğitmenlik yapan Taylan Tazegül, bu alanda 4 yıldır açtıkları kurslara özellikle son 2 yıldır yoğun ilgi gösterildiğini söyledi.

Tazegül, kurslarda doktor, öğretmen, mühendis, bankacı, tasarımcı, üniversite öğrencisi, emekli ve ev kadınına kadar çeşitli sosyal statüdeki kişilerin katıldığını dile getirerek, 'İnsanlar, kurslarımıza daha çok günlük hayatın stresinden ve yorgunluğundan kurtulmak için geliyorlar. Bu işi profesyonel olarak yapmayı düşünenler de yok değil' dedi.

Tazegül, her geçen gün ağırlaşan hayat şartlarının insanlarda rahatlama ihtiyacı doğurduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

'İçinde bulunduğumuz yüzyıl, iş yaşantısı, trafik, şehirsellik gibi pek çok etkenin bir araya gelmesiyle oluşan yoğun stresin yaşamımıza hakim olduğu bir zaman dilimidir. İnsanoğlu bu stres ortamında psikolojik dengesini çoğu zaman sağlayamamakta, şehir yaşantısının baskısı altında ezilmektedir. Uzmanlar, müziğin stres baskısını en aza indirdiği konusunda hem fikir. Hem fikir olunan bir diğer konu ise vurmalı çalgıların stres azaltma konusunda en yetkin enstrümanlar olduğudur. Eğitimlere katılan neredeyse tüm öğrencilerimizin öncelikli talebi olan eğlenmek ihtiyacını karşılarken, mümkün olan en iyi teknik bilgiyi de sıkmadan ve strese sokmadan vermek için tüm gücümüzü sarf etmekteyiz.'

Avrupa'da birçok ilk ve orta dereceli okulda gelişim dersleri adı altında drama ve ritim derslerinin zorunlu tutulduğuna dikkati çeken Tazegül, artık büyük şirketlerin personeline yönelik ritim eğitimleri düzenleyerek, moral ve motivasyonu yükseltmeyi ve ekip bilincini artırmayı hedeflediğini söyledi.

Tazegül, ritim kursunda katılımcılara darbuka, bendir ve dijembe çalmayı öğrettiklerini, ancak en yoğun ilginin darbukaya gösterildiğini belirtti.

Haberler