Romancılar Eserlerinin Dizi Senaryosu Yapılmasını İstemiyor

Bursa'da Kitap Fuarı'nda yüzlerce okuyucularına kitaplarını imzalayan yazarlar, son günlerde meşhur eserlerin televizyon ekranlarına dizi olarak uyarlanmasına karşı olduklarını bildirdi.

TİMAŞ Standında kitaplarını imzalayan ünlü romancılardan Ahmet Günbay, romanların dizi senaryosu yapılmasını şu şekilde değerlendirdi: "Okumak çok farklı bir şeydir. Görsel veya düşünsel. Kitapla okuyucu başbaşa kaldığı için, okuyucu bütün duyguları orada daha güzel yakalıyor. Fakat görsel yayında aynı duyguyu yakalayamaz. Görsel yayın roman gibi değil, çok abartılı ve inandırıcı değil. Yani televizyon ile roman arasında çok farklılık oluyor. Lastik gibi sündürerek, kendilerinden katarak, romanın sahasından dışarı çıkarak diziler yapılıyor." Son zamanlarda senaryolarda romanların aslı ile alakası kalmadığı eliştirilen katılan Günbay, "Yazarların tepkisi haklı. Çok değiştiriyorlar. Yeşeren düşleri yazıyorum. Hikaye ile çekim arasında farklılık oluyor. Yazar ile televizyon yapımcıları arasında farklı düşünceler var. O seyirciyi nasıl yakalarım diye düşünüyor, yazarda nasıl kitabın içerisine çekerim diye düşünüyor. İkisi arasında farklılık abartıyı ortaya getiriyor. Çok yerde romandan çıkıyorlar.Yönetmen değiştiriyor. Yanık Buğdaylar romanım 40 yıllık dönemi anlatıyor. Şimdi Yeşeren Düşlere uyarladılar. Ortasından başladılar götürdüler. Geriye dönüşler, seyircide kopukluk oluşturuyor, sevilmiyor. Dizide baştan sona doğru yürürseniz seyirciyi etkiliyor. Yaprak Dökümünde işte konu uzuyor. Yaprak Dökümü kitapla bağlantılı 4 bölüm çekildi. Sonra kitaptan çıktılar gittiler. Yazar mezardan çıksa bu çalışmanın benimle alakası yok dese doğrudur" diye konuştu Tarihi muhteviyetlı romanlar da yazan Fatma Karabıyık Barbarosoğlu, eski romanların dizi yapılmasını tüketim ile alakalı bir yaklaşım olarak gördüğünü söyledi. Barbarosoğlu, "Bu iş, tüketim kodları etrafında değerlendiriliyor. Yaprak Dökümü dönemsel ruhu taşıdığı için tutuldu. Orada bir yozlaşmanın içerisinde baba ve kızlarının ilişkisi vardı. Çok çok değiştirildi. Kahramanlar çok fazla değiştirildi, kahramanlarla oynandı. Oynanırken ne dendi, günümüz seyircisi bunu istemez. Günümüz seyircisi olumsuz bir şeyle karşılaşmaz. Bu manada romanların dizi haline gelmesini, senaryo fabrikası olarak değerlendiriyorum. Kendi romanımında vaktin birinde, böyle senaryo fabrikasının bir ürünü olmasını istemem. Bununla ilgili olarak vasiyet etmem yeterli olur mu bilmiyorum. Hukuki olarak bu konuda bir danışmada bulunacağım" dedi.

(İRF-ÖK-Y)

Haberler