TÜM KATEGORİLER
İzmir'deki Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda Restoratör Zamana Meydan Okuyor
İzmir'deki Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda atölyesi bulunan restoratör Şahin Genç, hasar görmüş eski kağıt belge ve kitapları restore edip zamana yenik düşmelerinin önüne geçiyor. Genç, antikacılar, koleksiyoncular ve aile yadigarı eserleri tamir ettirmeye gelen kişilere hizmet veriyor.
İzmir'deki Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda atölyesi bulunan restoratör Şahin Genç, hasar görmüş eski kağıt belge ve kitapları restore edip zamana yenik düşmelerinin önüne geçiyor.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü mezunu 38 yaşındaki Şahin Genç, tarihi çarşıdaki iş hanında 3 yıl önce kağıt belge ve kitap restorasyonu atölyesi açtı.
Atölyede kağıt eserleri, kimyevi madde ve aletler kullanarak onaran Genç, talep edilmesi halinde eserlerin eksik parçalarını da aslına uygun şekilde tamamlıyor.
Genç'in atölyesine, antikacı ve koleksiyoncuların yanı sıra büyüklerinden miras kalmış belge, kitap ve defterleri getirenler de oluyor. Burada zaman zaman üniversite öğrencileri ve genç restoratörler de eğitim alıyor.
"İncelemeye, anlamaya, hissetmeye çalışıyorum"
Şahin Genç, AA muhabirine, kağıt eser restorasyonunun sabır ve hassasiyet gerektiren bir iş olduğunu söyledi.
Onarım işleminin bazen bir hafta sürdüğünü aktaran Genç, üzerinde 1 yıl çalıştığı eserlerin de bulunduğunu ifade etti.
Genç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Restorasyonu veya belgelerin onarımını, 'kendimi tamir etmek' olarak tanımlayabilirim. Belgeleri incelemeye, anlamaya, hissetmeye çalışıyorum. Müdahale sonrasında başlıyor. Onlarla hemhal olmam gerekiyor. Belki her işte bu var fakat el yazması bir Kur'an-ı Kerim'i incelediğinizde ulvi yönünü görmek, hissetmek insana bambaşka bir duygu veriyor. Bu karşılıklı konuşarak ulaşabileceğimiz bir hissiyat değil. Burada kendimi tamir etmekten kastım hayatıma tatbik etmekten ibarettir."
"Her belgenin bir yaşanmışlığı var"
Aile yadigarı eserleri tamir ettirmeye getiren kişilerin de olduğunu anlatan Genç, şöyle devam etti:
"Bir aile yadigarı eser gelince, bazen büyük dedelerinin iki nesil öncesinin bir belgesi olabiliyor, insanların bize, bazen de gözü yaşlı bir şekilde 'Hocam bunu kurtarabilir miyiz, bize yardımcı olun' gibi ricada bulundukları oluyor. Bu insanı bambaşka bir yere götürüyor. Her belgenin bir yaşanmışlığı var. Biz bunu anlamaya ve günümüze kazandırmaya çalışıyoruz."
Son 30 yılda Türkiye'de restorasyon alanında ciddi gelişmelerin yaşandığını kaydeden Genç, mesleği gelecek nesillere aktarmak için üniversitelerden gelen öğrencilere eğitim verdiğini dile getirdi.
