Chp'li Ersin: "Devlet Eğer Koruyabilseydi Paşalı Bugün Aramızda Olurdu"

ESKİ EŞİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLEN AYŞE PAŞALI'YLA İLGİLİ DAVA GÖRÜLMEYE BAŞLANDI

Kendisine şiddet uyguladığı için ayrıldığı eski eşi tarafından öldürülen Ayşe Paşalı'yla ilgili dava görülmeye başlandı. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında, eski eşini öldürülen sanık İ.Y, Ayşe Paşalı'nın 15 yaşındaki küçük kızı Busegül, babası Hüseyin, annesi Zeliha ve kardeşi Ahmet Paşalı ile avukatları ve davaya müdahil olmak isteyen Ankara Barosu Kadın Hakları Kurulu, Kadın Dayanışma Vakfı ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu'na üye avukatları da katıldı. Davaya izleyici olarak katılan CHP İzmir Milletvekili ve Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ile Kadın Erkek Eşitlik Komisyonu üyesi Ahmet Ersin ise Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatı doğrultusunda davayı izlediğini belirterek, "Devlet eğer koruyabilseydi Paşalı bugün aramızda olurdu" dedi.

SANIĞIN İFADESİ ALINAMADI

Mahkeme Başkanı Ramazan Aksan, ön görülen ceza alt sınırı 5 yıldan fazla olan suçlardan yargılananların, müdafisi hazır olmadan ifade veremeyeceği hükmüne binaen bu celse müdafisi duruşmada bulunmayan sanık Y'nin ifadesinin alınamayacağını belirtti. Bu arada Paşalı ailesinin avukatlarının yanı sıra Kadın Dayanışma Vakfı avukatları ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, Ankara Barosu Kadın Hakları Kurulu üyesi avukatın yanı sıra çok sayıda kadın avukatta davaya katılma istemiyle mahkemeye bireysel başvuruda bulundu.

ABLAMI BIÇAK VE BALTAYLA TEHDİT EDİYORDU

Duruşmada hazır bulunan Ayşe Paşalı'nın kardeşi Ahmet Paşalı, olay günü sabahında sanık Y'nin, ablası Ayşe Paşalı'nın telefonundan kendisini aradığını belirterek, "Bana 'kardeşini öldürdüm, çalılıklara attım. Gel al' diyerek telefonu kapattı. Ablam daha önce de bir kaç defa Y'nin ruhsatsız tabanca, bıçak ve balta göstererek, kendisine ölüm tehdidinde bulunduğunu söylemişti. Bununla ilgili çok kez şikayette bulundu. Ancak Y'yi kimse durduramadı. Yüce adalete güveniyorum. Sağken devlet tarafından korunmayan ablamın, öbür tarafta rahat etmesi için sanığın en ağır cezayla cezalandırılmasını istiyorum" dedi. Ayşe Paşalı'nın babası Hüseyin Paşalı ise olay sırasında köyde olduklarını, kızının ölümünden sonra olayı duyduklarını söylerken, anne Zeliha Paşalı ise gözyaşları arasında, sanıktan şikayetçi olduğunu belirterek, "Acım çok büyük. Ailece perişan olduk. Adaletinize sığınıyorum. En ağır şekilde cezasını çekmesini istiyorumö dedi.

AVUKAT TUTACAK GÜCÜM YOK

Eski eşini öldüren sanık İ.Y ise avukatı olmadığı için ifadesi alınamadı. Mahkeme başkanının 'avukat tutup tutamayacağı' yönündeki sorusu üzerine de Y, "Baro avukat tayin etsin. Avukat tutacak gücüm yok. Ailenin davaya dahil olmasıyla ilgili de bir itirazım yok" dedi. Mahkeme, sanık Y'e avukat tayin edilmesi, tanıkların ifadelerinin alınması ve ölen Ayşe Paşalı ile sanık İ. Y'nin kızları B.M. Y. ile B.Y'nin de dinlenmesi için duruşmayı 8 Şubat tarihine erteledi.

AVUKATIN GÖZYAŞLARI

Duruşma sonrasında Paşalı'nın kızı Busegül, anneannesi, dedesi ve dayısı ile birlikte Adliye'den ayrılırken, Paşalı'nın avukatlığını yapan Elif Kabadayı Tatar, gözyaşlarına hakim olamadı. Gazetecilerin soruları üzerine Tatar, Ayşe Paşalı'nın boşanma davasına da baktığını, davadan sonra da Paşalı ile görüşmeye devam ettiğini belirterek, "Paşalı'ya iş buldum. En son ölmeden 3 gün önce görüşmüştük. Annesi Zeliha Paşalı ile duruşma sonrasında aramızda bir diyalog geçti. Duygulu anlardı ve bu nedenle gözyaşlarıma hakim olamadım" diye konuştu.

DEVLET PAŞALI'YI KORUYAMADI

Duruşmaya izleyici olarak katılan CHP milletvekili Ahmet Ersin, adliye çıkışında yaptığı açıklamada Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla Ayşe Paşalı cinayeti davasını izlemek için duruşmaya geldiğini belirterek şunları söyledi:

"Olayın oluş şekli, ifadeler ve iddianameyi inceledim. Görünen şu; bir insan öldürüldü, bir kadın öldürüldü. Bu olay, Türkiye'de kadınların ne kadar korumasız, ne kadar sahipsiz, kimsesiz olduklarını gösteren acı bir örnektir. Devletin, devletin ilgili kurumlarının, kişilerin, kadınların insan hakları ve yaşama hakları konusunda ne kadar duyarsız olduklarını, umursamaz olduklarını gösteren acı bir örnektir. Ayşe Paşalı, tehdit edildiğini ve öldürüleceğini defalarca polise, savcıya ve mahkemeye iletmiş. Buna rağmen koruma altına alınmamış. Eğer ilgili kurumlar görevlerini yapmış olsalardı Ayşe Paşalı, bugün aramızda yaşıyor olabilirdi. Eğer ilgililer, kurumlar, devletin kendisi duyarlı davransaydı, bugün bizler burada olmayacaktık. Ayşe Paşalı da yaşamına devam ediyor olacaktı. Ama maalesef bunlar olmadı. Maalesef devletten başka güvencesi olmayan Ayşe Paşalı, devletin bilgisi dahilinde, katilinin insafına terk edildi, emanet edildi ve yaşamı acı biçimde sona erdi. Bu aslında yaşanan ilk olay olmadığı gibi son olay da olmayacak." Öte yandan CHP Parti Meclisi Üyesi ve Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci davaya avukat olarak katıldı. Kendirci, partisi ve derneği adına gönüllü olarak davaya avukat olarak katıldığını söyledi.

-OLAY-

Dava ile ilgili hazırlanan iddianamede, sanık İstikbal Yetkin'in, TCK'nın 82 maddesinin (a) bendi uyarınca 'tasarlayarak adam öldürmek' suçundan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. 7 Aralık 2010'da meydana gelen olayda İstikbal Yetkin, Yeni Etlik Caddesi'nde karşılaştığı boşandığı eşi Ayşe Paşalı'yı (42) boğazında bıçaklayarak öldürmüş ardından da polise teslim olmuştu. Kocasından şiddet gördüğü için boşanan Paşalı, boşandıktan sonra da kocasından tehditler aldığı için defalarca polise şikayette bulunmuştu. Burada sonuç alamayah Paşalı son olarak mahkemeye başvurarak koruma talep etmiş, mahkeme ise 'eski eş' diye koruma kararı almamıştı.

Politika Güncel Haberler