TÜM KATEGORİLER
Ermenilerin Soykırım İddiaları 100'üncü Yılda Zirve Yapabilir"
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, "Soykırım iddiaları 100'üncü yılda zirve yapabilir.
BURAK AKAY - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, "Soykırım iddiaları 100'üncü yılda zirve yapabilir. Ermeniler, 24 Nisan'dan sonra da onu takip eden 5 yıl, 10 yıl, 15 yıl artık ne kadar sürerse hedeflerine ulaşmak istiyor" dedi.
Uluslararası ilişkiler ve güvenlik, Ortadoğu uzmanı da olan Laçiner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu senenin aynı zamanda Ermenilerin soykırım iddialarının da 100'üncü yılı olduğunu söyledi.
Türkiye'de bu konu hakkında, "Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili bu yıl ne yaşanacaksa yaşanacak, ondan sonra da bitecek. Bu yılı hayırlısıyla bir atlatırsak daha sonra rahat ederiz" diye bir düşünce olduğunu belirten Laçiner, bunun aldatıcı olabileceğini vurguladı.
Laçiner, bu olayların, iddiaların 50'nci yılında büyük oranda başladığını belirterek, "Bu gösteriler 1965 yılında yapıldığında hemen 5-10 yıl kadar sonra Ermeni terörü nüksetti ve bugüne kadar devam eden süreç başladı. Ermeni diasporası da 100'üncü yılı böyle bir başlangıç ve milat olarak görüyor. Soykırım iddiaları 100'üncü yılda zirve yapabilir. Ermeniler, 24 Nisan tarihinden sonra da onu takip eden 5 yıl, 10 yıl, 15 yıl artık ne kadar sürerse hedeflerine ulaşmak istiyor. Tabii bu yıl için özel programlar düşündüler. Çok sayıda film ve kitap çalışması var. Amerika ve Avrupa'da olsun sergiler var ve birçok ülkeye iddialarını gerçek olarak kabul ettirme gayretleri söz konusu" diye konuştu.
"Erivan'daki törene Papa ve Hollande da katılacak"
Çok sayıda devlet başkanının katılımıyla 24 Nisan'da Çanakkale'de anma törenleri gerçekleştirilirken, Ermenistan'ın başkenti Erivan'da yine pek çok devlet başkanıyla soykırım anıtı başında etkinlik yapılmasının planlandığını aktaran Laçiner, bunda Papa'nın da yer alacağının kesinleştiği bilgisini verdi.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın da törene katılımla ilgili söz verdiğini aktaran Laçiner, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Tabii orada çok sayıda devlet başkanı, başbakan ve bakanların olmasını bekleyebiliriz. ABD'de de başkanlık seçimi var. Hillary Clinton başta olmak üzere başkan aday adaylarının burada boy göstermesi muhtemeldir. Belki bir ABD'li bakan da katılabilir. 24 Nisan, çok sembol olarak güçlü bir işaret verecek. Hem Erivan'da gösteri ve törenler olacak hem de dünyanın dört bir yanındaki başkentlerde muhtemelen yine Türk bayrakları yakılacaktır. Türkiye'ye dönük hakaretler olacaktır ama 24 Nisan'ı bir başlangıç olarak değerlendiriyorum. Ondan sonra diaspora, Ermenistan ile bu baskılarını artırıp Türkiye'ye Ermeni tezlerini kabul ettirmeye çalışacaktır."
"Aynı ülkenin temsilcileri her iki törene de katılabilir"
Uluslararası ilişkilerin aslında bir çıkar ortamı olduğunu dile getiren Laçiner, bir devletin başkanı ya da cumhurbaşkanının Çanakkale'deki törenlere, başbakanının ise Erivan'daki etkinliklere katılabileceğini belirtti.
Söz konusu ülkelerin bu durumun Türkiye ile ilişkilerine çok fazla zarar vereceğini düşünmeyeceklerini hatta Ermeni iddialarını kabul edebileceklerini öngördüğünü ifade eden Laçiner, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir de şunu ayırmak lazım; yabancı bir hükümetin Ermeni iddialarını kabul etmesiyle meclisinin kabul etmesi her zaman aynı anlama gelmeyebiliyor. Türkiye yoğun bir şekilde çalışıyor. Gerek hükümet gerekse Meclis, çok sayıda ülkeyi ziyaret etti, 2015 yılında Türkiye bir sürpriz ile karşılaşmasın diye. Çek Cumhuriyeti'nden Kolombiya'ya, Japonya'dan Kanada'ya kadar ülkelere Ermeni iddialarını kabul etmemeleri telkin edildi, bilgi verilmeye çalışıldı. Bir yerde sergi açıldığında hemen biz de koştuk orada bir sergi açtık ama şunu görüyoruz ki Ermeniler biraz daha hazırlıklı. Yani devletler şunu söylüyor; 'Bakın Ermeniler burada bir sergi açıyorlar ya da bir konferans veriyorlar, siz de gelin yapın' denildiği zaman Türkiye'nin bu konuda çok fazla hazırlıklı olmadığını görüyorsunuz çünkü Ermeniler için bu var olma sebebi gibi. Yani 'Ermeni nedir, 1915 olaylarında ne olmuşsa işte odur' şeklinde bir algı olduğu için bütün güçleriyle tiyatrocusundan esnafına, sanatçısından gazetecisine kadar her şeyiyle 1915 olaylarına odaklı yaşıyorlar."
"2015'te yeni bir safhaya geçilmek isteniyor"
Sedat Laçiner, Ermenilerin bu sene yeni bir safhaya da geçmek istediğini bildirdi.
Ermenilerin daha önce soykırım iddialarını dünyaya tanıtma aşamasında olduğunu hatırlatan Laçiner, "1965'te böyle başladı bu iş. Sonra da terör safhası başladı. Daha sonra meclislere taşıdılar. Bugün geldiğimiz noktada bunu mahkemelere taşıyorlar. Yani siz Ermeni iddialarını Ahmet, Mehmet olarak, Ayşe, Fatma olarak Almanya'nın sokaklarında dahi olsanız katılmasanız, o tezleri kabul etmeseniz bile sizi mahkemeye götürüyorlar ve mahkeme size zorla Ermeni tezlerini, Ermeni iddialarını kabul ettirebiliyor. Bu çok yeni bir safha" diye konuştu.
Laçiner, Türkiye'nin bu yargı aşamasındaki durumla ne kadar mücadele edebileceğini bilemediğini anlattı.
Bu sene Ermenilerin çok sayıda kamuoyu çalışması yapabileceğine değinen Laçiner, şunları kaydetti:
"Gazetelerde, televizyonlarda bunlar boy boy yer alacak. Çanakkale'deki anma törenleri bunu ne kadar dengeleyecek, emin değilim fakat sorun şu ki Ermenistan ve Ermeni diasporasının bu gürültülü anma törenleri, Türkiye'yi sıkıştırma gösterileri sadece bundan ibaret değil, Türkiye sadece bunlara odaklanırsa yanılır. Yeni bir strateji ve yeni bir dönem başlıyor. Meclislerden yargıya geçen bir dönem bu. İsviçre'deki Perinçek davası bunun en büyük kanıtı. Bu konuda Türkiye bir şey yapamazsa karşısına devasa bir duvar çıkabilir ve o duvar, bütün dünyanın ördüğü bir duvar olabilir."
