Haberler

DTO İzmir Şubesi Meclis Toplantısı

Geza Dologh, İzmir'de dün bir şehir hatları vapurunun deniz fenerine çarparak batması olayında, İzmir Büyükşehir Belediyesinin mazotun yayılmaması için aldığı önlemlerin yetersiz olduğunu belirtti.

Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Geza Dologh, İzmir'de dün bir şehir hatları vapurunun deniz fenerine çarparak batması olayında, İzmir Büyükşehir Belediyesinin mazotun yayılmaması için aldığı önlemlerin yetersiz olduğunu belirtti.

DTO İzmir Şubesi Meclis Toplantısı'nda İzmir'de dün yaşanan gemi kazası tartışıldı. Başkan Dologh, kazada can kaybı yaşanmamasının sevindirici olduğunu, bu kazadan ders çıkarılması gerektiğini söyledi.

Kaza sonrası olay yerine gittiklerini, denize yayılan mazotun verdiği çevresel zarara şahit olduklarını belirten Dologh, şöyle konuştu:

"Bugün kazanın geminin eski olması nedeniyle olup olmadığı yönünde sorular geldi. Kazanın bununla bir ilgisi yok. Denetimden geçmeyen gemi zaten trafiğe çıkamıyor. Kazanın nedeni dümen kilitlenmesi olarak açıklandı. Olabilir. Bu, zaman zaman yaşanan bir olay. Ancak sonuçta bu bir kaza. Önemli olan bu kazalardan ders çıkarmak.

Kaza sonrası mazotun yayılmasını engelleyen bariyerlerin çok yetersiz olduğunu gördük. Bu bariyerlerden çok daha fazla gerekiyordu. Bin 500 ton mazottan bahsediliyor. Bunun ne kadarı yayıldı? Yayılan mazota karşı belediye yetkilileri, önlem aldıklarını söylüyorlar, ancak çok yetersiz kaldı. "

Dologh, İzmir Körfezi'nde deniz kazaları ve gemi yangınları konusunda hiç tatbikat yapılmadığına da dikkati çekti.

-"İÇ KÖRFEZDE KURTARMA İŞİ SERBEST PİYASAYA AÇILMALI"

Meclis Üyesi Ahmet Çalık ise yasalara göre gemi sahibinin bariyer bulundurma zorunluluğu olmadığını ifade ederek, kaza sonrası mazotun yayılması ve çevre sorununa neden olmasının arkasında kurtarma faaliyetlerinin yetersizliğinin yattığını savundu.

İzmir Körfezi iç limanında kurtarma faaliyetlerinde Kıyı Emniyetinin tekelinin bulunduğunu, tüm Türkiye'de kurtarma faaliyetleri özelleştirilirken İzmir'de bu işin kamu eliyle yapılmaya çalışıldığını söyledi.

Çalık, şöyle konuştu:

"Türkiye'de Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğünün kurtarma tekeli, stratejik nedenlerle İstanbul boğazında ve bir de İzmir Körfezi'nde devam ediyor. İstese de başka bir kurum bu kazaya müdahale edemez. Nasıl olsa bir gün özelleşecek diye de yatırım yapılmıyor. İzmir'deki kazada bariyerlerin yetersiz olması da bunun bir sonucu. Bu olaydan ders alınmalı ve iç körfezde kurtarma işi serbest piyasaya açılmalıdır. Aksi taktirde körfezde yaşanabilecek daha büyük bir kazaya bu imkanlarla müdahale edilemez. "

Çalık, İzmir Körfezi'nde yaşanan kaza sonrası Aliağa ve Kuşadası'ndaki kurtarma şirketlerinin, mazotun yayılmaması için önlem alabilecek uzaklıkta bulunduğunu, ancak bunun hukuksal açıdan mümkün olmaması nedeniyle çevre sorununun ortaya çıktığını savundu.

DTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Onural ise İzmir Körfezi'nde kılavuzluk hizmetinin Konak önlerinde başladığını, gemilerin Yenikale önündeki dar bir şeritten buraya kadar kılavuz alma zorunluluğu bulunmadığını belirterek,

"Bu potansiyel bir risk. Kılavuzluk bölgesi Urla'ya kadar uzatılmalı. Dünyanın hiçbir yerinde gemileri şehrin göbeğine kadar kılavuzsuz yaklaştırmazlar" dedi.

- İZMİR

Kaynak: AA / Yerel

Yerel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title