Haberler

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç:

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'AK Parti'nin Üçüncü Dönem İktidarına Gidilmesin Diye Ağızlarına Gelen Hakaretlerden Kaçınmıyorlar, Eleştiri Yapıyorlar, İftiralar Atıyorlar, Bizi Küçültmeye Çalışıyorlar' Dedi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'AK Parti'nin üçüncü dönem iktidarına gidilmesin diye ağızlarına gelen hakaretlerden kaçınmıyorlar, eleştiri yapıyorlar, iftiralar atıyorlar, bizi küçültmeye çalışıyorlar' dedi.

Arınç, Orhangazi Meydanı'nda halka hitaben yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 14 Ağustos 2001 tarihinde kurulduğunu ve bir yıl sonra yapılan seçimlerde tek başına iktidar olduğunu hatırlatarak, 16,5 milyon oyla tek başına iktidara geldiklerini belirtti. İki yıl sonra belediye seçimlerinin yapıldığını, bunda da yüzde 40'ın üzerinde oy aldıklarını, 16 büyük şehirden 12'sini AK Parti'nin kazandığını, sonra genel seçim ile yola devam ettiklerini anlatan Arınç, '27 Nisanda bildiri mi muhtıra mı kendileri de karar veremedi. Gözümüzü korkutmak için. Dimdik durduk. Referanduma gidildi, Cumhurbaşkanı seçildi. AK Parti olarak dört seçimden başarıyla çıktık. Belediye seçimlerine gittik, son olarak. Kim kazandı kim kaybetti orasında değiliz. Halk kimi seçtiyse ona saygılıyız' diye konuştu. Arınç, şimdi halk oylamasına gidildiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: 'İnşallah Anayasa'nın çok önemli saydığımız 26 maddesi değiştirilecek. 336 milletvekili kardeşimiz 'bu değişiklik faydalıdır' dedi. CHP şiddetle karşı çıktı milletvekillerine, oy kullandırmadı. MHP şiddetle reddetti 'Hayır' oyu kullandı. BDP şiddetle reddetti 'Hayır' oyu kullandı ya da oy kullanmadı. Şimdi bunu sizin önünüze getirdik. Halkın hakemliğine gidiyoruz. 'Bu yapılanlar iyidir, güzeldir' denilirse 'Evet' oyu kullanacaksınız. 'Bunlar iyi değildir, fuzuli işler, bir kuruşluk faydası yok' derseniz 'Hayır' oyu kullanacaksınız. Vereceğiniz karar niçin 'Evet' ve 'Hayır' noktasında olmalı? 'Niçin evet'i anlatıyoruz? Televizyonlarda anlatıyoruz, gazetelerde yayımlatıyoruz, broşürler dağıtıyoruz, billboardlarda anlatıyoruz, bir yıldır tartışıyoruz. Halk 'Evet' diyecekse neden diyeceğini biliyor.'

- 'CHP 'GENEL AF' DİYECEKMİŞ'-

Bazı muhalefet liderlerinin 'Hayır' oyu kullanılmasını istediğine işaret eden Arınç, şöyle konuştu: 'Bunun arkasından tehlikeli bir durum çıktı. Biz milli birlik, kardeşlik mücadelesini başlatıyoruz. 'Ülkede terör olmasın' dediğim zaman bize ithamda bulundular. 'Bunlar genel affı getirecekler, Öcalan affedilecek hatta bir seçimde parlamentoya milletvekili olarak girecek' dediler. Ne kadar çok konuştular bunları. 'Hayır' dedik. 'Genel af bizim kitabımızda yazmıyor bunları düşünmüyoruz' dedik. Dün Kılıçdaroğlu Tunceli ve Bingöl'e gitmiş. Bursa'da bunları konuşmamış. Gemlik'te bunları konuşmamış. Nerede, ne konuşacağını iyi biliyor maşallah. Tunceli'de 'Hayır oyu verin' demiş. 'Hayır çıkarsa genel af çıkacak' diyor. Genel af müjdesi veriyor. CHP 'genel af' diyecekmiş. Benim için söylediklerini nereye koyacaksın, 'genel af getirir, Öcalan hapisten çıkar, terör örgütü mensupları sokağa salınır' diye bana hücum eden sen değil miydin?

Hadi bunu Kılıçdaroğlu söylüyor da onunla 'Hayır' kullanacağını söyleyen Bahçeli de 'Hayır oyu çıkarsa genel af çıkacak' denildiğinde acaba ne düşünüyor? Kafalarında bir şeyler var. Yeri geldiğinde prim yapsın diye bunları konuşuyorlar. Batman'da konuştuğu zaman genel başkan değildi. 'Hadi oradan' dediler, ödü patladı. Sözünü geriye aldı. Hadi bakalım göreceğiz. Genel af gelecek, Bahçeli ve arkadaşları 'Hayır' diyecekler. MHP'nin vatansever, inançlı tabanından bu çağrılara kulak verenlerin az olduğunu düşünüyorum. Niçin 'Evet' diyeceklerini 'İki kere iki dört eder' gibi biliyorlar.'

- 'HER SEÇİMDE BAŞ PEHLİVAN OLUYORUZ'-

Arınç, bugün sadece Anayasa değişikliğinin konuşulması gerektiğini, 12 Eylül'de seçim olmadığını ifade ederek, şöyle dedi: 'Bugün meydanları dolduran 20 binler, 60 binler, 80 binler hepsi sandığa gider yüzde 47'yi bile geride bırakarak iktidar olurduk. 40 derece sıcakta yüzde 95 nemin altında 60 bin kişi toplanacak. Bu neyin işaretidir? Halk, AK Parti'nin arkasındadır, halkın AK Parti'ye desteğidir. Güveniyor demektir. Değişiklikler güzelse 'Evet' kullan. 12 Eylül'den sonra AK Parti bir yere gitmeyecek, muhalefet de duruyor maşallah ne değişecek? Milletvekilleri, hükümet değişmeyecek. Bunun zamanı Temmuz 2011'de. Millet seni seçer iktidar olursun. O hesaplar o zaman. AK Parti kötü şeyler yapmıyor. 2002'den bu yana her seçimde baş pehlivan oluyoruz. Onlar desteye bile geçemiyorlar. AK Parti'nin üçüncü dönem iktidarına gidilmesin diye ağızlarından gelen hakaretlerden kaçınmıyorlar, eleştiri yapıyorlar, iftiralar atıyorlar, bizi küçültmeye çalışıyorlar. Bizi biz yapan, siyaseti hizmet ederek yapmamızdır.'

Halkın, AK Parti'ye boşu boşuna oy verip iktidar yapmadığını ifade eden Arınç, Başbakan'ın 'Biz milletin hizmetkarıyız, efendisi değiliz. Söz milletindir' dediğini hatırlattı.

- 'HARAMZADELER YOK ARTIK'-

Arınç, milletin istediğini yaptıklarını dile getirerek, 10 bin kilometreyi bulan bölünmüş yol yaptıklarını, bunu 15 bin kilometreye tamamlayacaklarını, otobanlar, barajlar, göletler, hızlı trenler, havaalanları yaptıklarını anlattı. Arıç, şöyle konuştu: '60-70 milyona uçakla gidebiliyorsunuz. Hastaneler bizim eserimiz. Uzman doktorlarla tanıştınız. İlaç için bir ay, muayene için altı ay beklemiyorsun. Hastanede adam gibi karşılıyorlar. Türkiye'nin her yerine üniversiteler açtık. Bursa'ya ikinci bir devlet üniversitesi kurmaktır hedefimiz. Bütün ilçelerimizde yüksek okullar, yurtlar kuruluyor. Binlerce derslik, okul yaptık. Teknik okullar açtık. Sağlık, ulaşım, eğitim, her yerde varız. Dokuz yıl önce paramız Afrika parasından daha değersizdi. Başta bir tane '1' vardı arkasında Kurtalan Ekspresi gibi altı tane sıfır. Değeri yok. Aslan gibi tek başına 1 var orada. Sıfırları kovaladık, sıfırlar onlarındı. Dimdik duran elif gibi 1'lik eserimiz oldu. Önceki hükümetler rüyasında görse inanmazdı. DSP, MHP, ANAP hükümetinin Türkiye'ye hediye ettiği iki büyük kriz var. 2001-2002 krizleri. Bir gecede devalüasyon olunca cebimizdeki 100 lira sabaha kadar 50 lira olmuştu. 600 bin liraydı dolar, 1 milyon 700 bin lira olarak uyanmıştık. Türkiye fakirleşti yoksullaştı. Yüzde 160'lık faizleri gördü bu millet, devalüasyon olduğunda yüzde 7 binlik faizleri gördü millet. Enflasyon yüzde 60-70'leri bulmuştu. Türkiye bizim dönemimizde yüzde 10'luk büyümelerle aslan gibi yerinde. Yunanistan perişan oldu ekonomik krizden. 1 trilyon dolar borcu var. İspanya, Portekiz perişan oldu. Türkiye'de işsizlik iki puan düştü. Bu ülkeyi yönetenler sizin kardeşleriniz. Sizin inancınızda ahlakınızda, gücünüzde insanlar. Haramzadeler yok artık.

Demirel'in aile fotoğrafındakiler yerini başkalarının fotoğrafına bıraktı. Tertemiz Anadolu çocukları var. Yemeyen, yedirmeyenler, çalmayan çaldırmayanlar var ki vatandaşın hakkını hukukunu gösteriyorlar. üç yılda 40 katrilyon reel sektöre destek yaptık. KOBİ'lere destek olduk. İşçi çıkarılmasın diye birçok uygulamayı hayata geçirdik. Biz ayakta kaldık, Avrupa yıkıldı. ABD'de 400 milyar dolarlık bankalar, bankerlik müessesi battı. Biz ayakta kaldık. Bu milletimizin duası, bereketi var üstümüzde.'

- 'POZİTİF AYRIMCILIK YAPACAĞIZ'-

Anayasa değişikliğiyle neler getirildiğine de değinen Arınç, halka güvendiklerini, değer ve çok daha büyük haklar verdiklerini vurguladı. Bu maddelerin önemlilerine dikkat çekmek istediğini ifade eden Arınç, şöyle konuştu:

'Anneler, bizleri doğuran insanlar. Anneler kız kardeşlerimiz bacılarımıza değer veriyoruz. Annelere verdiğimiz değeri Anayasa maddesi haline getirdik. Pozitif ayrımcılık yapacağız. Onları bir adım daha önde kabul ediyoruz. İmkan noktasında onlara daha fazla değer vereceğiz. Onlara daha fazla haklar vereceğiz. Onlar bizim her şeyimiz. Bu ülkenin inşaacıları. Kadınlara pozitif ayrımcılığı Anayasa maddesi yaptık. Özürlüleri gözettik.' Bu sırada kürsünün yakınındaki bir engellinin elini tutarak ilgi gösteren Arınç, şöyle devam etti: 'Her yedi evden birisinde özürlü ve engelli... Sayımız fazla. Sekiz yıllık hükümetimiz döneminde çok büyük destekler sağladık. Rehabilitasyon merkezleri açıyoruz. Şimdi Anayasa maddesi oluyor. Engelliler için pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Şehitlerimiz, yetimlerimiz, gazilerimiz var, yakınları var. Bunlara da pozitif ayrımcılık yapacağız. Kanun önünde eşitlik maddemiz var. Anayasa Mahkemesinin yapısını değiştiriyoruz, güçlendiriyoruz. HSYK'nın yapısını değiştirip, güçlendiriyoruz. YAŞ kararıyla ordudan atılan, sorgusuzca atılan, iftira atılanlar varsa kendisini savunması için yargı yolunu açıyoruz.

Kamu denetçiliği getiriyoruz. Gideceksin kamu denetçisine, derdini anlatacaksın. O senin adına takip edecek sonuçlandıracak Meclise hesap verecek. Buradaki herkes eşit değerdedir. Senin sorununa çare bulmak benim amacım. Türkiye'de mahkemelerden sonuç alamadın. Biraz paran varsa AİHM'e gideceksin. 'Nasıl para bulurum, nasıl hakkımı savunurum?' diyordunuz. Strazburg'u ayağınıza getirdik. Ankara'da Anayasa Mahkemesi sizin bireysel başvuru hakkınızı kabul edecek. Kemal Bey bunlardan bahsetmiyor. Devlet Bey'in aklına gelmiyor. Onun yanındaki Oktay Vural bunlardan bahsetmiyor. 'Teröristler geldi başımıza vurdular. Öldük, bittik, mahvolduk' diyorlar.'

- 'DARBENİN TORTUSUNU BİLE BIRAKMIYORUZ'-

Halka 'Ey Orhangazi, beldesiyle köylüsüyle şikayetin son noktası Anayasa Mahkemesidir. Bireysel başvuru hakkın geliyor' diye seslenen Arınç, şöyle dedi: 'Anayasa Mahkemesine 3 tane Meclisin seçtiği üye koyuyorum. Meclisin seçtikleri hiç olmazsa Orhangazi'nin ahlakını, namusunu, tarihini, kültürünü medeniyetini bilir. Memurlar için hak getiriyoruz. İçinizde memur var. Ağaçların altında yaprakları kendisine siper eden, sevgili kardeşlerimiz var. 12 Eylülden sonra meydanlara yaprakların altından çıkabilirsiniz. Toplu sözleşme yapacaksınız. Hak grevi yapabilecekler. Pek çok şeyler yapacağız. AK Parti olarak hükümet olarak ne yaptıysak Anayasa değişikliğini de sizin için yaptık. Millet için yaptık, iyi diye güzel diye yaptık.'

Halka 'Evet mi?' diye soran Arınç, meydanda toplanan kalabalıktan 'Evet' yanıtını aldı. Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: 'Darbeciler kendilerini koruyan hükümleri koydular. Tüm darbelerle hesaplaşmanın yolu ayrımcılıkları kaldırmaktır. Bundan sonra darbe, cuntacılık olmayacak bundan sonra seçilmiş hükümetleri devirmeyi kimse aklına getirmeyecek. O zaman Aydın Menderes'e kulak verin. Adnan Menderes'i tanırsınız değil mi? Milletini seven bir insandı. Darbeciler geldi onu idam ettiler. Yukarıda Menderes adını duyunca tüyleri diken diken olanlar vardır. Ey Menderes'i sevenler. Aydın Menderes diyor ki 'Ben bir kere değil bin kere 'Evet' diyeceğim'. Aydın Menderes, 'Her evet oyu babama okunan birer fatihadır' diyor. 12 Eylülün mağdurları, onların çilesini çekenler, zulüm olarak bahsedenler darbenin tortusunu bile bırakmıyoruz. Herkesin gönülden 'Evet' diyeceğini biliyorum. Seçim gelince partinize sahip çıkın. Bu seçim değil. Bu, Anayasa oylaması. Kimseden korkmadan, çekinmeden hareket edin. Bunlar 'Hayır da hayır var' diyorlar. Eskiden şekerler içinden maniler çıkardı. 'karamela manisi' derdik. Hayırlı günler, hayırlı işler, hayırlı Ramazanlar, hayırlı bayramlar kullanıyoruz. Biz bu hayırı şerrin karşısında kullanıyoruz. 'Evet' karşısında başka 'Hayır' var.

Kemal Bey nüktedan maşallah. 'Bu, Hayır oy pusulasının rengi kahverengi. Kahvenin de rengi, kahverengi. Kahvenin de 40 yıl hatırı var. Benim de bir günlük hatırım var. 12 Eylülde kahverenginin üzerine hayırlı basın' diyor. Hayırlara vesile olsun inşallah.'

(ZAK-HLK-NUR) - BURSA

Kaynak: AA / Yerel

Haberler

title