Cumhurbaşkanı Adayı ve Başbakan Erdoğan Tokat'ta

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu millet içine kapanacak millet değil, bu millet komşularındaki zulme, bölgesindeki mezalime sessiz kalacak millet değil. Bu millet Gazi Osman Paşa'dan aldığı ilhamla Suriye'ye, Irak'a, Mısır'a, Filistin'e, hergün bombalanan mazlumların, gariplerin, şehitlerin diyarı Gazze'ye sırtını dönecek bir millet değildir" dedi.

Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası çerçevesinde Tokat Cumhuriyet Meydanı'nda halka hitap etti. Erdoğan, daha önce Türkiye'de bugün olduğu gibi gazetelerde, televizyonlarda isteyenin istediğini söylemesinin yasak olduğunu, ifade özg bulunmadığını söyledi.

Erdoğan, "Şu anda ana muhalefetin başına bakıyorsun, yavru muhalefete bakıyorsun, başbakana her gün küfrediyorlar, her gün hakaret ediyorlar. Dertleri ne? Söyleyeyim; adaylarına dediler ki, 'sen kibar ol, diğer yanını bize bırak', adaylarına onu söylediler. 'Biz başbakanı şöyle bir köpürtelim, onu gerelim.' Evet, Pensilvanya'dan da öyle bir nasihat aldılar" diye konuştu.

Ömrünün 40 yılını siyasetin içinde geçirdiğini aktaran Erdoğan, kimin, nerede, neyi, nasıl yapacağını bildiklerini belirtti.

Ağızlarından çıkan ifadelerin kolektif bir aklın ürünü olarak, istişarelere dayalı olarak çıkardıklarını ve bununla bu yola çıktıklarını kaydeden Erdoğan, "Onun için de Rabbim bize bu başarıları nasip etti. 8 seçimde hep birinci parti olduk. Burası önemli. Cumhuriyet tarihinde bunun örnekleri yok. Ama sizler kurdunuz AK Parti'yi taşıdınız iktidara ve yine devam ettiriyorsunuz iktidarı" ifadelerini kullandı.

AK Parti'nin egemen güçlerin değil milletin partisi olduğuna işaret eden Erdoğan, partiyi halkın kurduğunu şimdi de yürü dediğini dile getirdi.

Arif Nihat Asya'nın "Yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan" dediğini anımsatan Erdoğan, "Mesele bu. Şimdi biz de yürüyoruz. Siz de elhamdülillah, siz de bizimle beraber yürüyorsunuz. Gücümüzü halktan ve Hak'tan alarak yürüyoruz" diye konuştu.

İnsanların kendi ana dillerinde konuşmalarının, etkin kökenlerini, inançlarını, değerlerini ifade etmelerinin yasak olduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, insanların çıkıp serbestçe "Ben Aleviyim, ben Sünniyim" demelerinin, kültür ve inançlarını yaşatmalarının yasak olduğunu belirtti.

Eski Türkiye'deki tüm yasakları kendilerinin kaldırdığını ifade eden Erdoğan, eğer bugün bir Alevi rahatlıkla "Ben Aleviyim", "Sünniyim" diyorsa, inancını istediğini gibi yaşıyorsa bunun arkasındaki gerçeğin kendileri olduğunu kaydetti.

Demokrasinin standartlarını yükselttiklerini, özgürlükleri genişlettiklerini, baskılara, kısıtlamalara son verdiklerini inançların, değerlerin, kültürlerin tüm özgürlüklerin önündeki engelleri tek tek kaldırdıklarının altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Dış politikada içine kapanmış bir Türkiye vardı. Artık böyle bir Türkiye yok. Komşularına karşı, bölgesine karşı, dünyadaki gelişmelere karşı sessiz, duyarsız bir Türkiye vardı. İşte şimdi çıkmış adayların bir tanesi ne diyor, aman yarabbim 'Filistin meselesinde Türkiye tarafsız kalması gerekir' diyor. Şu hale bak. CHP'nin, MHP'nin adayı bunu söylüyor. İsrail bombaları yağdırıyor, savunmasız insanlar ölüyor, hala Filistin meselesinde tarafsız olacaksın diyor. Bu ne anlayıştır. İşte görev yaptığı yerdeki mantığı da buydu, anlayışı da buydu. Onun için de maalesef girdikleri hiçbir girişmede gelişme olmuyordu, netice olmuyordu. Biz iş bilenin kılıç kuşananın diyoruz. Bu yola böyle çıktık böyle devam ediyoruz. Kendi gölgesinde, kendi milletinden korkan uluslararası meselelerde, egemen güçlerin arkasına takılıp giden bir Türkiye vardı, o eski Türkiye idi. Şimdi de o eski Türkiye'nin markasıyla dolaşanlar, inanıyorum ki bizim milletimizin adayı olamaz. Çünkü bu millete o yakışmıyor.  Benim ecdadım farklıydı. Buradan Açe'ye donanma gönderiyordu, orada zulüm var diye. Bir zamanlar, biz de millet hem de nasıl bir milletmişiz gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz. Biz böyle bir milletiz. Bunu bir kenara koyabilir miyiz? Koyamayız."

Türkiye'nin dış politikasına itibarı böyle kazandırdıklarını, ay yıldızlı bayrağın gururuna gurur kattıklarını ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin dünyadaki konumunu, değerini yükselttiklerini, yücelttiklerini belirtti.

Dünya mazlumlarının sesi olduklarının dile getiren Erdoğan, Mısır'ın, Suriye'nin, Irak'ın, Afganistan'ın, Filistin'in, Myanmar'ın, Fatani'nin mazlumlarının sesi, Somali'deki yoksulların umudu olduklarını söyledi.

Tokatlı Gazi Osman Paşa'nın torunları olduklarını ifade eden Erdoğan, tarihte böyle büyük kahramanlar bulunduğunu dile getirdi.

-"Bu millet içine kapanacak millet değil"

Marşta "Tuna Nehri akmam diyor etrafımı yıkmam diyor. Şanı büyük Osman Paşa Plevne'den çıkmam diyor" denildiğini hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu millet içine kapanacak millet değil, bu millet komşularındaki zulme, bölgesindeki mezalime sessiz kalacak millet değil. Bu millet Gazi Osman Paşa'dan aldığı ilhamla Suriye'ye, Irak'a, Mısır'a, Filistin'e, her gün bombalanan mazlumların, gariplerin, şehitlerin diyarı Gazze'ye sırtını dönecek bir millet değildir. Benim dedelerim, atalarım, ecdadım at sırtında Malazgirt'ten yola çıkıp Avrupa içlerine kadar, Yemen'e kadar, Tunus'a kadar gidecek ama ben yanı başımdaki Irak'ı, Suriye'yi, Mısır'ı, Gazze'yi görmeyeceğim, duymayacağım, öyle mi? Evet, ey CHP, ey MHP siz adayınızla beraber gidin Esed'in yanında oturun, siz geçin orada oturun. Biz zalimlerle elle olmayız. O insanlarla biz de görüştük. Ortada o zaman bu yoktu. Ama zulüm başladığı anda her şey bitti. Tarih bize bunun hesabını sorar, ecdat bize bunun hesabını sorar, Gazi Osman Paşa'nın o aziz hatırası bize bunu sorar. Tarih boyunca hakkın, adaletin, barışın, mazlumun ve mağdurun yanında durduk, Allah'ın izniyle yeni Türkiye tarihinde olduğu gibi istikbalinde de hakkın yanında durmaya devam edecektir."

Kendilerine dengelerden bahsedildiğini, konjonktür, strateji denildiğini belirten Erdoğan, "Gazze'den her gün çocuk ölümlerinin sesi geliyor. Batsın sizin şu konjonktürünüz. Irak'ta kardeş kardeşi katlediyorsa, batsın sizin bu stratejiniz. Biz vicdanı olan bir milletiz. Her zaman vicdanımızla hareket ettik. Her zaman da vicdanımızla hareket edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Büyük devlet olmanın gereği neyse her zaman cesaretle onu yapacaklarını belirten Erdoğan, Türkiye'nin 12 yılda yapılan reformlarla artık yeni bir yola girdiğini belirterek, "Bu yol yeni bir yol ama bu yolda durmak yok" dedi.

Türkiye'nin zincirlerini kırdığını, prangalarından kurtulduğunu ifade eden Erdoğan, Türkiye'ye artık hiç kimsenin aza mahkum edemeyeceğini, istikamet çizemeyeceğini, gündem dayatamayacağını kaydetti.

Türkiye'nin büyük bir devlet, büyük bir millet olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu bölgede bu coğrafyada, tüm denklemlerde artık biz de varız" dedi.

1945'te 2. dünya savaşının sona erdiğini, Almanya ve Japonya'nın yıkıldığını, Avrupa ülkelerinin, şehirlerinin harabeye döndüğünü anlatan Erdoğan, ama bu ülkelerin 1945'ten sonra yeniden çalışmaya başladığını, ülkelerini, şehirlerini yeniden inşa ederek, bugün dünyanın "süper güçleri" olduklarını söyledi.

Erdoğan, onlar çalışırken, onlar ülkelerini büyütürken Türkiye'nin 1940'lı yıllarda, tek parti döneminde CHP idaresinin ezanla, Kur'anla, camilerle uğraştığını, sadece Tokat'ta 33 caminin yıkıldığını, arsalarının satıldığını belirtti.

-"İşte o gün ne yaptılarsa bugün de aynısını yapıyorlar"

Basınla, yazarlarla uğraşıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Demokrasiye düşman oldular. Ne dediler 'Açık oy gizli tasnif' dediler. Seçim komedisi. Almanya, Japonya küllerinden yeniden doğarken Türkiye'de işte bu CHP zihniyeti, darbe üstüne darbe yapıyor, Türkiye'nin geri kalması için içeriden, her türlü çirkefliği, çirkinliği ifa ediyordu. İşte o gün ne yaptılarsa bugün de aynısını yapıyorlar. Zihniyetleri hiç değişmedi. Alışkanlıklarından hiç vazgeçmediler. Türkiye büyürken, güçlenirken Türkiye bölgesinde iddia sahibi olurken, işte bu CHP zihniyeti Türkiye'yi durdurmak, küçültmek, yavaşlatmak için yine elinden geleni yapıyor. Bakın şu Tokat'a CHP'nin ve MHP'nin yüzde 30-35 oyu var. Allah aşkına şu CHP'nin genel başkanı Tokat'a kaç kez geldi, ya bir kere ya iki kere değil mi? Bahçeli kaç kere geldi. Gelmedi mi? Gelmez. Bunlar bizden daha mı meşguller? Bunların bizden daha mı çok işi var? Ankara'da yalan üretmeyi iftira üretmeyi, hakaret etmeyi, küfür etmeyi bırakıp şu Tokat'a niye gelmezler? Şu Tokat'ın sorunlarıyla niye ilgilenmezler? Tokat'ı büyütmenin mücadelesini niye veremezler? Bunlarda ufuk yok, vizyon yok. Bu CHP'de MHP'de HDP'de Türkiye'yi büyütmek gibi Türkiye'nin itibarına itibar katmak gibi bir dert yok."

- Ankara

Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Tokat Irak Yerel Haberler