Bilge Köyü Katliamının Mağduru Hasret'ten Duygulandıran Sözler

Mardin'in Mazıdağı ilçesi Bilge Köyünde 4 Mayıs 2009'da meydana gelen, 7'si çocuk 44 kişinin öldüğü 3 kişinin de yaralandığı olayda anne, baba ve yakınlarını kaybeden 15 çocuk Ufuklar Kolejinin davetlisi olarak İstanbul'a geldi.

FUTBOL MAçI YAPTILAR

Öğretmenleri Sadık Akbulut gözetiminde Ufuklar Kolejinin davetlisi olarak İstanbul'a gelen öğrenciler kolejde düzenlenen çocuk şenliğine katıldı. Bilge Köyü çocukları yeni arkadaşlarıyla birlikte alışveriş yaptı; şarkı söyledi ve oyun oynayarak eğlendi. İki okulun öğrencileri zaman zaman futbol maçı da yaptı. O çocuklardan biri olan Sultan Arı annesi, ablası ve kendisine hediye aldığını anlatarak, " Güzel bir etkinlik. İstanbul'da gezeceğim. Ablama ve yeğenlerime hediye alacağım. " diye konuştu.

GÖNüLLERİNCE EĞLENDİLER

Ev sahibi öğrencilerden Helin Balaban ise, " Onlara birşeyler aldık. Onlarla vakit geçirdik. Buraları anlattık. " dedi. Misafir Seher çelebi ise, " çok mutlu oldum. Palyaçolar bizi boyadı; çiçek yaptılar. Hediyeler aldım mutlu oldum " diye konuştu. Ömer Yağmurcu ise, ev sahibi olarak Bilge Köyünden gelen arkadaşlarıyla ilgili olarak, " Oynaya oynaya onları mutlu etmeye çalışıyorum ben de. Ben de çok sevdim onları. çok hassaslar. Top oynadım. Oyuncaklarımı verdim. " dedi. Bilge Köyü öğrencilerinden Uğur çelebi ise, eğlendiğini söyleyerek oyuncaklar aldığını belirtti. Ahmet çelebi de konuşarak, arkadaşlarının kendisine oyuncakları gösterdiğini söyleyerek,

" Bana kaydırakları gösterdiler. Bana burada herşeyi gösterdiler. Kendime birşeyler almayı düşünüyorum. Ablama kolye alacağım. " diyerek neler yaptığını anlattı.

" OLAYDAN SONRA çOCUKLARIN YAŞADIĞI EN GüZEL ORTAM "

5 yıldan bu yana Bilge Köyü İlköğretim Okulunda öğretmenlik yapan Sadık Akbulut, " Olaydan sonra yaşadığımız en güzel şey. Olaydan sonra çocukların yaşadığı en güzel ortam. Bugünkü zamanlarını eğlenerek geçirdiler. Oyun oyunuyorlar alışveriş yapıyorlar. Kardeş okul olduğumuz için her birine bir kardeş buldu. Kardeşleriyle beraber geziyorlar. " diye konuştu. Okul Müdürü Ayhan Özbek ise, " Bu organizasyonu psikolojik olarak rahatlasınlar bir değişiklik olsun diye yaptık. Gelen insanlar da hemen olayın farkına vardılar. Biz çok mutluyuz. Faydalı olabildiysek ne mutlu bize. Bu çocukların üniversiteye kadar olan bütün masraflarını karşılamayı istiyoruz. " dedi. Müdür YardımcısıTuğba Ölçer, " İlk önce öğretmen gözüyle yaklaşıyorum olaya bir de anne gözüyle yaklaşıyorum .Anne olarak yakklaşınca gözyaşlarını tutamıyorsun çünkü onların hepsi ana kuzusu ve annelerinden çok acı bir biçimde ayrıldılar. Psikolojileri de çok düzgün şu anda . çok eğleniyorlar " dedi.

" YA HAKİM YA DA SAVCI OLMAK İSTİYORUM "

Bilge Köyünden gelen çocuklardan bir diğeri ise, köydeki katliama şahit olan Hasret çelebiydi. Hasret, " çok eğleniyorum. Gezeceğiz. " diye konuştu. Annesine selam söyleyen çelebi'nin anlattıkları yaşananların bir çocuğun kalbinde nasıl derin yaralar açtığının göstergesiydi. 4. sınıfa giden Hasret Bilge Köyünde yaşanan katliam ile ilgili mahkemede tanıklık yaptı. Katliamın yaşandığı yer ise, Hasret'in dedesi Bilge Köyü'nün eski Muhtarı Cemil çelebi'nin eviydi. Katliamda dedesi, ninesi, amcası, dayısı ve halasını kaybeden Hasret, en çok ne olmak istediği sorusuna " ya Hakim ya da savcı olmak istiyorum. çünkü onların çocuklarını hapishaneye, katillerin çocuklarını hapishaneye koymak için. Yoksa doktor olurdum ama vazgeçtim doktor olmaktan.En çok hakim olmak isterim. " diye konuştu. Mardin'de okuyan amcasının yine Mardin'de öldüğü için Mardin'de okumak istediğini söyledi.

"BELKİ ÖLüRSEK DAHA DA İYİ. AİLELERİMİZİN YANINA GİDERİZ "

" Sevdiklerin hayatta olsaydı onlara ne söylemek isterdin ? " sorusuna Hasret, " Onlara çok sevdiğimi söylemek isterdim. Ben ninemi annemden babamdan bile daha çok seviyordum. " diye cevap verdi. Hasret " Beş kişi hala dışarıda, belki yine gelirler. Diyorlar ki siz niye bizim evmizi aldınız ? Yine geleceğiz diyorlar. " diye konuştu. " Korkuyor musun ? " sorusuna yanıt veren Hasret " Hayır. Belki ölürsek daha da iyi. Ailelerimizin yanına gideriz. Onları çok özledim. Özlemeseydim bu sözleri söylemezdim " dedi.

Pınar çITAK KOYGUN- Yaşar KAçMAZ/ İSTANBUL, (DHA)

Haberler