"Bedelini Öderler"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, günübirlik Bakü ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "BDP'li bazı milletvekilleri özellikle merkezi yönetimin bölgeye kaynak aktarması gerektiğini söylediler. Gerekirse vergi ödeme konusunda da çok daha farklı adımlar atacaklarının sinyalini veren açıklamalarda bulundular. Ne düşünüyorsunuz?" diye sorması üzerine Başbakan Erdoğan, "Türkiye 74 milyon vatandaşı ile bir bütündür. Kimse bu ülkenin bütünlüğü üzerinde herhangi bir operasyona giremez. Kimse küçük akılları ile bu ülkenin bütünlüğünü parçalama gayreti içerisine giremez" dedi.

"YAĞMACI HASAN'IN BÖREĞİ NEREDE BÖYLE YA"

Erdoğan, "Bu ülkenin en batısındaki nasıl vergisini ödüyorsa, en doğusundaki de bu vergisini ödeyecektir. Ödemediği zaman bedelini ödemek zorunda kalır. Kimseye bir ayrımcılık bu ülkede yapılamaz. 'Vergi vermeyeceğim, merkezi önetim bana ayrıca destek verecek'. . Yağmacı Hasan'ın böreği nerede böyle ya? O zaman adil devlet nerede olacak? Biz Doğu ve Güneydoğu'ya yaptığımız yatırımları, herhangi bir partinin varlığı sebebi ile yapmıyoruz. Ülkemizin her yerinin aynı güzelliğe ve imkanlara sahip olması için yatırım yapıyoruz. Kimse durumdan vazife çıkarma gayretine girmesin. Herhangi bir siyasi parti varmış, yokmuş bizim hiç umurumuzda değil. Şu ifadelerin sahipleri ise oralarda yatırım yapılmamasını istiyorlar. Müteahhit firmaların iş makinelerini yakanlar, şu anda kendileri ile dirsek temasında olan malum çevrelerdir. Kimse kimseyi aldatmaya kalkmasın" diye ekledi.

"ANAYASA KONUSUNDA BİR DAYATMANIN İÇİNDE DEĞİLİZ"

Anayasa değişikliği konusunda AK Parti olarak mutabakat arayışı için belli bir takvimleri olup olmadığı sorulan Başbakan Erdoğan şöyle cevap verdi:

"Anayasa ile ilgili çalışmalarımız her siyasi partinin yapmasını arzu ettiğimiz bir çalışma. Şu anda AK Parti olarak kendi dersimizi çalışıyoruz. Bu çalışma ile adeta bir çerçeve oluşturacağız. Daha önce yaptığımız bir çalışma zaten vardı ama bu süreçte Türkiye'de çok şey değişti. Bir çok sivil toplum örgütünün bu alanda yaptığı çalışmalar var. Bütün bunlar üzerinde dokuz kişilik heyetimiz çalışmasını sürdürüyor ve bunu belli bir neticeye vardıracak. Muhalefete çağrımızı gene yapıyoruz. 1 Ekim'den sonra başlayacak süreçte muhalefet bizim davetimize nasıl cevap verir bilemiyorum. Çok açık ve net söyledik. Biz herhangi bir dayatmanın içerisinde değiliz. İktidarı ve muhalefeti ile oluşacak bir komisyon, bunun temel ilkeleri ve içeriğinde, bütün STK'larla, akademisyenlerle, medyayla, hatta bu konuda söyleyecek sözü olan bütün çevrelerle görüşmek suretiyle en idealini yakalamanın gayreti içerisinde olacak. Şu andaki anayasa gibi detaylarla, geçici maddelerle dolu bir anayasa da istemiyoruz"

"GENELKURMAY'IN AÇIKLAMASINDAN SONRA İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NIN AÇIKLAMA YAPMASINA GEREK GÖRMEDİK"

Başbakan Erdoğan, Genelkurmay'ın Silvan saldırısı ile ilgili raporu ve İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı raporların birbirleri ile örtüştüğünü belirterek, "İçişileri Bakanlığı'nın yaptırdığı incelemenin neticeleri de geldi. Genel olarak Genelkurmay'ınki ile örtüşüyor. O nedenle İçişleri Bakanlığı'nın açıklama yapmasına gerek görmedik" dedi.

Erdoğan, Genelkurmay'ın raporu hakkında ise, "Genelkurmay'ın açıklaması çok detaylı ve dün de aramızda yapmış olduğumuz zirve neticesinde yapılan bir açıklama. Orada artık ikinci bir açıklamayı gerektirecek herhangi bir şey söz konusu değil. İhmallerle alakalı da, oradaki ifade çok açık, yargıya sevk etmek sureti ile bu işin takibi yapılacaktır" açıklamasında bulundu.

"KARŞIMIZDA İYİ NİYET GÖRDÜĞÜMÜZ SÜRECE, KARDEŞLİK ANLAYIŞI İLE YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ"

Terörle mücadelede polisin daha etkin rol alması konusundaki fikri de sorulan Başbakan, "Emniyet Teşkilatımız'ın, bölgede daha farklı yöntemlerle ve Jandarma Kara Kuvvetleri Komutanlığı arasındaki koordinasyonu çok daha güçlendirilerek böyle bir çalışmaya girilmesi gerekiyor. Asıl hedefimiz güvenlik güçleri ile bu işi sürdürmekten öte, 'Milli Birlik ve Kardeşik Projesi' çerçevesinde bu işi sürdürmektir. Karşımızda iyi niyeti gördüğümüz sürece, kardeşlik anlayışı ile yolumuza devam edeceğiz. Kötü niyet sürdüğü sürece iyi niyetle davranmak ise takdir planlarımızın artık dışındadır" diye konuştu.

"TERÖRİZMİN SIRT SIRTA OLDUĞU TEMSİLCİLERLE MEDYANIN ELE ELE OLMASINI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL"

Terörle mücadelede medyanın tavrından şikayetçi olduğunu da bir kez daha belirten Başbakan Erdoğan, "Biz medyanın desteği noktasından şikayetçiyiz. Norveç'teki olay sebebiyle Gizem kızımızın ailesiyle görüştüm. 'Benim kızımın resimini yayınlamak için bizden izin istediler' dediler. Bu çok anlamlı. Biz de böyle bir şey var mı? Biz de medya, moral güçleri olması gereken kuruluşları demoralize ediyor. Şu anda terörizmin sırt sırta olduğu temsilcileri ile medyanın ele ele vermesini anlamak mümkün değil" diye konuştu.

Politika Haberler