Bahçeli: Başbakan Tekel İşçisinden Özür Dilesin

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TEKEL işçilerinin eylemi sırasında yapılan müdahaleyle ilgili, “Hükümetin özelleştirme politikaları sonucunda, 4/C kapsamına alınarak ücretleri yarı yarıya düşen ve yılın on ayında istihdam edilerek, çalışmadan kaynaklanan güvencelerden mahrum bırakılan TEKEL çalışanlarının içinde bulundukları manzara insaf sahibi hiç kimse tarafından kabul edilemeyecektir” dedi.

Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin, toplumsal huzursuzluğun endişe verici bir şekilde arttığı, gerilim ve çekişmelerin her tarafı sardığı sancılı ve kaotik bir dönemden geçtiğini ileri sürdü.

“AKP hükümetinin ektiği fitne ve ihanet tohumlarının başak vermiş ve ülkemiz dört bir koldan hain emellerin saldırılarına maruz kalmış bulunmaktadır” görüşünü savunan Bahçeli,şu iddialarda bulundu:

'Teröriste müsamahakar, bölücü odaklara mütevazı davranan iktidar partisi, PKK açılımıyla birlikte kimlerin yanında, kimlerle kol kola ve kimlerin yararına siyaset yaptığını tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir.

Şehit kanından beslenen canilerin demokratik açılım zırvasıyla gönüllerini okşayan ve el uzatan Başbakan Erdoğan'ın, sıra en haklı ve meşru demokratik taleplerini dile getirmekten başka bir amacı olmayan işçimize ve memurumuza geldiğinde otoriter bir açılımı reva gördüğü anlaşılmaktadır. Sayıları 12 bini bulan TEKEL işçilerimizin yaşadığı dram ve karşılaştıkları insanlık dışı muameleler bunun en son örneğini teşkil etmiştir.

Misallerine ancak diktatör devlet sistemlerinde görülebilecek baskıların, emeğiyle geçinen, evine ekmek götürmekten başka bir niyeti olmayan işçilerimize uygulanmasını şiddetle kınadığımız iyi bilinmelidir.”

“MİLLETİMİZDE HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI”

İş yerleri kapanan ve bunda da hiçbir payı bulunmayan TEKEL işçilerinin mağduriyetlerinin giderilebilmesi için özlük haklarıyla birlikte başka kamu kuruluşlarına nakillerinin öncelikli bir mesele haline geldiğini belirten Bahçeli, “Hükümetin özelleştirme politikaları sonucunda, 4/C kapsamına alınarak ücretleri yarı yarıya düşen ve yılın on ayında istihdam edilerek, çalışmadan kaynaklanan güvencelerden mahrum bırakılan TEKEL çalışanlarının içinde bulundukları manzara insaf sahibi hiç kimse tarafından kabul edilemeyecektir” dedi.

Devlet Bahçeli, “alın terleriyle, geçimlerini sağlamaktan başka bir düşüncesi olmayan işçilerin, uğradıkları hak kayıplarının bir an önce telafisinin tartışma götürmez bir zorunluluk halini aldığını” ifade ederek, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Sözde milli birlik projesi uydurmasıyla canilere gösterilen toleransın en küçüğünün bile demokratik hakkını kullanan emekçi kardeşlerimizden esirgenmesi, milletimizde derin bir hayal kırıklığı yaratmıştır.

Teşrifatçılar eşliğinde, eli kanlı bölücülere Habur rezaletiyle kucak açan AKP hükümeti, biber gazı ve basınçlı suyla birlikte TEKEL işçilerimizi insafsız biçimde sindirmekten herhangi bir rahatsızlık duymamıştır.

İşlerine geldiği zaman demokrasiyi, insan haklarını, hak arama taleplerini ağızlarından düşürmeyenlerin, masum ve yasal sınırlar çerçevesinde en tabii mücadelelerini veren işçilerimize yönelik tahammülsüzlüklerinin elbette hesabı misliyle sorulacaktır.

Kapanan iş yerleri, özelleştirme adıyla peşkeş çekilen milli varlıklar, palazlanan yandaşlar, işinden olan çalışanlar, düşen ücretler, umutlarını ve hayallerini itildikleri suyun içinde kaybeden işçilerimizin hazin durumu; otoriter açılımın karar merkezi olan AKP zihniyeti için sonun başlangıcından başka bir anlam taşımamaktadır.”

Ak Parti'nin ayrışma, bölünme, çözülme ve kutuplaşmada AB kriterlerini referans aldığını, sıra işçilerin, memurların haklarına geldiğinde ise tam bir iptidai zihniyete sahip olduğunu kanıtladığını ileri süren Bahçeli, “Aziz milletimiz tükenen ve sona yaklaşan iktidardaki siyasi yıkım ekibinin gerçek yüzünü sonunda görmüş ve anlamıştır” dedi.

Bahçeli, şu görüşleri savundu:

“Yanlış ve çarpık sosyo-ekonomik politikalarıyla refahı azaltan, işsizliği azdıran, iş yerlerinin tasfiye olmasına yol açan AKP hükümeti, tam bir başarısızlık örneği sergilemiştir.

MHP, başta TEKEL işçilerimiz olmak üzere, değişik vasıtalarla üzerlerine iktidar gücü sevk edilen kamu çalışanlarımızın haklarını her ne pahasına olursa sahiplenecek ve her platformda savunmaya devam edecektir.

Bundan sonra AKP hükümetinin en öncelikli görevi, mağdur olmuş TEKEL işçilerimizin kazanılmış haklarını muhafaza edecek bir düzenleme yapması ve Başbakan Erdoğan'ın bu işçilerimizin yatarak para kazandıkları iftirasından dolayı özür dilemesidir.

Partimiz bu konuyu sonuna kadar takip ederek üzerine düşen her sorumluluğu yerine getirecek ve hükümetin haksız, yersiz ve zorba politikalarının karşısında durmayı kararlılıkla sürdürecektir. Bundan bütün çalışanlarımız emin olmalı ve asla sahipsiz olmadıkları iyi bilinmelidir.”

Haberler