1Türkler Davası'nda Zaman Aşımı Süresi Doluyor

3. duruşma 23 Eylül'de yapılacak

Kemal Türkler'in kızı Nilgün Soydan,

" Osmanağaoğlu'nun avukatları yok zaman aşımıydı, şuydu, buydu bir takım uzatmaları oynayabilirler. Fakat gerçekten o benim babamın katilidir. Sonunda hakettiği cezayı da bulacaktır"

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi,

"Suçluların kim olduğu tescil edilmiştir. Bu dava bu anlamda sonlanmıştır. Bunun daha tescili gerekiyorsa bir süre daha konmuştur"

DİSK Kurucu Başkanı Kemal Türkler'in öldürülmesine ilişkin hakkında 3'üncü kez verilen beraat kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun tekrar yargılandığı davada ikinci duruşma yapıldı

Tutuklu sanık Ünal Osmanağaoğlu duruşmaya katılmadığı için Yargıtay bozma kararına karşı son savunması yine alınamadı ve duruşma Eylül ayına ertelendi. Davanın zaman aşımı süresi yarın doluyor. Davanın ortadan kaldırılıp kaldırılmayacağına 23 Eylül'de görülecek duruşmada mahkeme heyeti karar verecek.

SANIK OSMANAĞAOĞLU DURUŞMAYA KATILMADI

Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya başka suçtan tutuklu Ünal Osmanağaoğlu katılmadı. Davaya Türkler'in eşi Sabahat Türker, kızları Nilgün soydan ve Yasemin Türkler katıldı. Duruşmayı ayrıca DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve birçok DİSK üyesi izledi.

"SANIĞIN YARGILAMANIN YAPILDIĞI YARGI ÇEVRESİNE YAKIN BİR YERE SEVKİNİN YAPILMASI GEREKLİYDİ"

Mahkeme Başkanı Atilla Tanrıvermiş, sanığın mahkemede hazır edilemediğine dair cezaevinden müzekkereye cevap geldiğini belirtti.

Şikayetçi avukatı Ömer Kavili, "Mahkemenin sanığın hazır edilmesi yönündeki ara kararı idari tasarrufla yerine getirilmemiştir. Sanığın almış olduğu rapor acilen mahkemeye gönderilmemiştir. Ayrıca sanığın özellikle yargılamanın yapıldığı mahkemenizin bulunduğu yargı çevresine yakın bir yere sevkinin yapılması gerekliydi. İdari tasarrufla mahkemenin yargı yetkisinden kaçırlarak sanık hakkında bu tasarruf sağlayan yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyorum. Ayrıca mahkemenizin vermiş olduğu ara kararı da Bakırköy Cumjhuriyet Başsavcılığı 15.13'te fakslamıştır. Bu konuda da bir gecikme söz konusudur. Bunun sorumluları savcılık yetkilileridir" ifadelerini kullandı.

"SANIĞA SON SÖZÜNÜN SORULMAMASI GEREKMEMEKTEDİR"

Şikayetçi avukatı Kudret Yıldırım, maktul Kemal Türkler'in öldürülmesinin sıradan bir olay olmadfığını belirterek," Kendisi içşi sınıfının önderi olup 12 Eylül sürecine giden yolda 52 gün önce öldürülmüştür. Öldürülmesinin sebebi de 12 Eylül'e giden bu süreci sağlamaktır. Maktulün konumu olayın özellikleri dikkate alındığında eylemin bir insanlık suçu olarak kabul edilmesinin icap ettiğini düşünüyorum. Sanığa son sözünün sorulmaması gerekmemektedir" diye konuştu.

"ZAMAN AŞIMI YASANIN SANIKLARA TANIDIĞI BİR HAKTIR"

Sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun avukatı Selçuk Sunay bu davada hukukun zorlandığını düşündüğünü belirterek," Zaman aşımı hususunu bu ana kadar hiç dile getirmedik. Bu davanın uzamasının sorumlusu elbetteki biz değiliz. Bu dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndan 11 ayda geçmiştir. Dava dosyası mahkemeye ulaştıktan sonra bir hafta sonra duruşma günü verilmiştir. Şartlar bulunduğu taktirde yasanın öngördüğü koşullar gerçekleştiği taktirde elbetteki zaman aşımı yasanın sanıklara tanıdığı bir haktır. İnsanlık suçu değerlendirilmesi yasada yeri olmayan bir değerlendirmedir. Müvekkilimizin yargılandığı sevk maddesi belllidir. Müvekkilimizin son savunmasının alınmasını talep ediyorum" dedi.

"YAVUZ BİNGÖL BABASINI SANIK ÜNAL OSMANAĞAOĞLUNUN YARALADIĞINI SÖYLÜYOR BÖYLE BİR ŞEY OLABİLİR Mİ"

Avukat Selçuk Sunay, Sanatçı Yavuz Bingöl bir televizyon programında babasını Ünal Osmanağaoğlu'nun yaraladığını söylediğini ifade ederek, "Böyle bir şey olabilir mi, o zaman babasının yaralanma tarihini söylesin" sözleriyle Bingöl'ü eleştirdi.

Avukat Sunay müvekkilinin Osmanağaoğlu'nun hiçbir örgüte üye olmadığını belirterek müvekkilinin suçsuz olduğunu belirtti.

DURUŞMA EYLÜL AYINA ERTELENDİ

Duruşma sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun tam teşekküllü bir devlet hastanesine gönderilerek sağlık durumunun, aldığı rapor ile uyumlu olup olmadığı hususunda rapor alınması ve sanığın gelecek celsede hazır bulundurulmasına karar verilerek ertelendi.

Davanın 3'üncü duruşması 23 Eylül'de görülecek.

"DAVANIN ZAMANAŞIMI SÜRESİ YARIN DOLUYOR"

Türkler'in öldürülmesinin üzerinden 30 yıl geçti. Zaman aşımı süresi 22 Temmuz 2010 tarihinde doluyor. Bu da davanın zaman aşımı sürecine girerek davanın ortadan kalkmasına neden oluyor. Davanın ortadan kaldırılıp kaldırılmamasına ise 23 Eylül'de görülecek duruşmada mahkeme heyeti karar verecek.

"BİZ 12 EYLÜL HUKUK DÜZENİNDE BU ÇİLELERİ, BU ZULÜMLERİ ÇEKEN ÖRGÜTÜZ"

Adliye çıkışı konuşan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Dün bir duruşma yapıldı. Bir ara karar verildi ve sanığın bugün buraya getirilmesi kararı alınmıştı. Bunun yanında da ayrıca verilen sağlık raporunun tam teşekküllü bir hastane tarafından incelenerek, daha önceki raporunda gerçekliği konusunun açıklığa kavuşturulması istenmişti. Tabi yargı karar veriyor ama yargı kararı idarece oyalanıyor ve gereği yapılmıyor. Yargı dinlenmiyor, yargı üzerinde başka kararlar oluşturulabiliyor, uygulamalar yapılabiliyor. İdari mekanizmalar devreye girebiliyor. Ceza ve Tevkifevi Genel Müdürlüğü'ne fakslar çekilebiliyor, sanığın buraya getirilmesi konusunda talepte bulunuluyor ama tek bir ses Cezaevi ve Tekkifevleri genel müdürlüğü tarafından ortaya konulmuyor. Dolayısıyla bu dava uzatmaları oynamak için herşey yapılıyor. Son dakika, son saniye, son an gibi değerlendirmeler içerisinde birçok serüveni hukuksuzluğu adaletsizliği biz yaşıyoruz. Biz yeni yaşamıyoruz. Biz 12 Eylül hukuku diye tanımlanan hukukun düzeninde bu çileleri bu zulümleri çeken örgütüz" dedi.

?

"BU DAVA BİZİM İÇİN SONLANMIŞTIR VE SONUÇLANMIŞTIR"

Süleyman Çelebi sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün başka bir dava daha vardı biliyorsunuz. Saat 10.00'da duruşma kararı verildi benim vurulmamla ilgili. Saat 13.00'da kadar durşma başlamadı, ben buraya geldim. ne oldu duruşmanın akıbeti onu bilmiyorum. Böyle bir sürecimiz var böyle bir hukuk sistemimiz var. ve hukukun buradaki tecellisindeki zorluğu var. Bir kez daha ifade ediyorum. Vicdani olarak ta hukuki olarak da bu dava bizim için sonlanmıştır ve sonuçlanmıştır. Vicdani yanı çok net, kanıtlar ortada. Katili kimler olduğu belli. Mahkeme kararı en yüksek yargı kararı ortada. Daha önce çeşitli defalarca verilen Bakırköy Mahkemesi'nin kararları bozulmuştur"

?

"KEMAL TÜRKLER'İ YARIN MEZARI BAŞINDA ANACAĞIZ"

Süleyman Çelebi, "Sanığın son sözü sorulacak. Sanık da "Beraatimi istiyorum, suçsuzum "suçlu olduğu çok açık bellidir. Kemal Türkler'i yarın mezarı başında anacağız. 30 yıldır bu mücadele veriliyor biz bu davanın insanlık suçu olduğunu biliyoruz. Bu suçun karşılında gereğinin yapılmasını diliyoruz. Suçluların kim oldugu tescil edilmiştir. Bu dava bu anlamda sonlanmıştır. Bunun daha tescili gerekiyorsa bir süre daha konmuştur. Ama bu sürenin bizim açımızdan hiçbir şekilde sonlanması mümkün değildir. Yani zaman aşımı gibi bir kavramın içinde biz kendimizi asla hissetmiyoruz. Zamanları durdurduk. Bizim açımızdan zaman diye birşey yok" diye konuştu..

"SANIĞIN DURUŞMAYA KATILMASINA GEREK YOKTUR"

Şikayetçi Avukatı Rasim Öz mahkemenin görevini kötüye kullandığını öne sürerek, "Çünkü Ceza Genel kurulu kararıdır. Sanığı çağırmasına gerek yoktur. Sanığı çağırsa da çağırmasa da o karara uymak zorundadır. Uymamış ve görevini kötüye kullanmıştır. Bu kararı veren yargıçlar hakkında hukuki ve cezai yollara başvurmaya devam edeceğiz. Burada suç sabittir. 30 yıllık mücadelenin sonunda bu kanıtlanmıştır" açıklamasında bulundu.

"ÜNAL OSMANAĞAOĞLU BENİM BABAMIN KATİLİDİR"

Kemal Türkler'in kızı Nilgün Soydan, "Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun verdiği mahkumiyet kararından sonra aslında ben tüm vicdanların kamuoyu vicdanının rahatladığını biliyorum. Çünkü Ünal Osmanağaoğlu'nun katil olduğu Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun talep ettiği mahkumiyetle tekrar tescillenmiştir. Benim açımdan ayrıca tescillenmesine gerek yoktur. Çünkü ben olayın tek tanığıyım. Babam gözlerimin önünde vurulduğunda ben 18 yaşındaydım. Ünal Osmanağaoğlu benim babamın katilidir. Ben onu babama kurşun sıkarken gördüm. O tetikçilerden bir tanesidir. Bu nedenle Ünal Osmanağaoğlu yaşadığım sürece elimden kurtulamayacak. Gerekirse bir 30 yıl daha mücadele vermeye hazırım. Ama Osmanaağaoğlu'nun avukatları yok zaman aşımıydı şuydu, buydu bir takım uzatmaları oynayabilirler. Fakat gerçekten o benim babamın katilidir. Sonunda hakettiği cezayı da bulacaktır" diye konuştu.

İLK DAVA 1981'DE AÇILDI

DİSK Kurucusu ve Genel Başkanı Kemal Türkler, 22 Temmuz 1980'de Merter'de, evinin önünde öldürülmüştü. Cinayetle ilgili ilk dava 1981 yılında Ankara Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde açıldı. Bu davada karar 7 Nisan 1987 tarihinde çıktı. Abdülsamet Karakuş ve Aydın Eryılmaz adlı tetikçiler Türkler'i öldürmekten 12'şer, olayda kullandıkları aracı gasp etmekten de 20'şer yıl ağır hapis cezasına

çarptırıldı. 1999'dan beri Kemal Türkler'in katil zanlısı olarak yargılanan Ünal Osmanağaoğlu'na 2003, 2007 ve 2009 yılında verilen 3 beraat kararı Yargıtay'da bozuldu ve her defasında yeninden yargılama yapıldı.

Haberler