Haberler

Yurtdışındaki Türk Bilim İnsanları 2. Kurultayı

Ergün, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu tarafından düzenlenen Yurtdışındaki Türk Bilim İnsanları 2. Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, kurultayda teknoloji transferi, sağlık, eğitim ve enerji gibi konuların masaya yatırılacağını söyledi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün'den, yurtdışındaki bilim insanlarına çağrı;

"Sizin buradan giderken bıraktığınız Türkiye'den çok farklı bir Türkiye var. Eğer Türkiye'ye dönmek isteyen varsa, sizi her alanda eskisinden daha iyi bir ortam beklemektedir. Türkiye eski Türkiye değildir"

"Kitleler bir futbolcuyu tanıdığı kadar, fizikte dünya çapında ün yapmış bir bilim adamını tanımıyorlar"

"Türkiye muasır medeniyet yürüyüşüne esas bundan sonra hız katacak. Çünkü Türkiye bir takım yüklerini atmıştır"

"Türkiye'nin yurtdışında artık çok büyük bir beyin gücü var. Sadece fabrikalarda çalışan insanları yok, sadece marjinal işlerde çalışan, yurtdışına göç etmiş ailelerin çocukları yok. Artık önemli bilim adamlarımız var"

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, yurtdışındaki Türk bilim insanlarına seslenerek," "Sizin buradan giderken bıraktığınız Türkiye'den çok farklı bir Türkiye var. Eğer Türkiye'ye dönmek isteyen varsa, sizi her alanda, eskisinden daha iyi bir ortam beklemektedir. Türkiye eski Türkiye değildir" dedi.

Ergün, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından düzenlenen Yurtdışındaki Türk Bilim İnsanları 2. Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, kurultayda teknoloji transferi, sağlık, eğitim ve enerji gibi konuların masaya yatırılacağını söyledi.

Sağlık alanında aşı teknolojileri, biyomedikal gibi enerji alanında ise yenilenebilir enerji ve temiz kömür teknolojileri gibi alt konuları belirlediklerini aktaran Ergün, teknoloji transferi ve eğitim alanında yapılacak tartışmaların da son derece önemli bir makro çerçeve çizilmesine yardımcı olacağını kaydetti.

Bilim ve teknolojide öncü bireyler çıkarma meselesini deha üzerinden tesadüfler üzerinden açıklamanın işin kolayına kaçmak olduğunu aktaran Ergün, "İşin kolayına kaçmayacağız, gereken ortamı hazırlayacağız" dedi.

Dünyanın en iyi laboratuvarları da sağlansa, bilim adamlarına yüksek maaş da verilse, onlar için gerekli ortam, özgürlük, paylaşım ve bilime olan saygı sağlanamazsa bir yerde tıkanıp kalınacağına dikkati çeken Ergün, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin son 10 yılda ekonomiden eğitime, demokratikleşmeden hak ve özgürlüklere kadar hemen hemen her alanda yakaladığı ivme son derece önemlidir. Türkiye'de gençlerin bilime ve teknolojiye daha fazla yönelmelerinin üniversitelerde uygun bilimsel ortamları oluşturmanın yolu artık açılmıştır.

Kesinlikle mükemmel olduğumuzu, yaptığımız bütün işlerin mutlak doğru olduğunu iddia edemeyiz. Zaten böyle bir iddia, bilim ve teknoloji alanında yapılacak bir iddia değildir. Yaptığımız şeyler ölçülebilir olmalı, denenebilir olmalı ki başkası daha iyisini yapsın. Türkiye çok iyi şeyler yaptı ama bunlar yeterli değil. Bunlar eksik olabilir, yanlışları olabilir, ama o eksikler, o yanlışlar; yaptığımız işlerin önemini azaltmaz. Bizim daha iyisini yapmamız için bizi motive eder."

"Bize sıçrama yaptıracak iş, bu alandır; bilimsel teknolojik alandaki gelişmelerdir"

Bakan Ergün, Türkiye'nin artık bilim ve teknolojide hızla ilerleyen ülkelerden birisi olduğunu söyledi.

Dünyada bilim haritasının değiştiği, gelişmekte olan ülkelerin bilimsel faaliyetlerindeki etkinliklerinin son derece arttığı bir süreç yaşandığını belirten Ergün, bir rapora göre 2011 ile 10 yıl öncesi mukayese edildiğinde Türkiye kaynaklı bilimsel yayın sayısının 3 katına çıkmış olmasının, bunun net bir göstergesi olduğunu dile getirdi.

Ergün, son zamanlarda ekonomide yükselen ülkeler kavramının yanında bir de bilimde yükselen ülkeler kavramının geliştiğine dikkati çekerek, UNESCO'nun her 5 yılda bir yayınladığı, 2010 Dünya Bilim Raporu'nda yükselen bilim ülkeleri olarak Çin, Hindistan, Brezilya ve Meksika ile birlikte Türkiye'nin de adının zikredildiğini ifade etti.

Söz konusu raporda diğer sayılan ülkelerle birlikte Türkiye'de akademisyen, araştırmacı, bilimsel yayın sayıları ve araştırma geliştirme yatırımlarının hızla arttığının da ifade edildiğini vurgulayan Ergün, konuşmasına şöyle devam etti:

"2012 yılında Türkiye'nin milli geliri 800 milyar dolara ulaştı ve bunun yüzde 1'i kadar bir pay araştırma geliştirme harcamalarına ayrılır oldu. 2002'de ülke olarak birçok açıdan düşük standartlardaki ülkelerden birisi idik. Mesela ihracatımız sadece 36 milyar dolar, milli gelirimiz ise 230 milyar dolardı. Geldiğimiz yer orta gelir düzeyidir. Orta demokrasidir, orta teknoloji düzeyidir.

Ama yapmamız gereken daha çok şey var. İleri düzey için önümüzdeki 10 yılda bir sıçrama daha yapmalıyız. Bize sıçrama yaptıracak iş, bu alandır; bilimsel teknolojik alandaki gelişmelerdir. Burada 1 metre ilerlemek, başka alanlarda 100 metre, bin metre ilerlememizi sağlayacak özelliklere sahiptir. O yüzden bu alanı çok önemsiyoruz."

"Eğer Türkiye'ye dönmek isteyen varsa, sizi eskisinden daha iyi bir ortam beklemekte"

2023 yılında yüksek standartları yakalamış bir Türkiye'nin inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, Türkiye'nin 2023 hedeflerini anımsattı.

Nihat Ergün, 10 yıl sonrasının Türkiye'sinin yılda en az 60 milyar dolarlık Ar-Ge harcaması yapan ve bunun 3'te 2'sini de özel sektörün gerçekleştirdiği bir Türkiye haline gelmesi gerektiğine işaret etti.

Bunu yapmak için elbette adımlar attıklarına işaret eden Ergün, "Teknoloji geliştirme bölgeleri, Ar-Ge merkezleri, bu konuda çok önem verdiğimiz noktalar. 10 yıl önce 2 tane teknoparkımız varken, bugün 50'den fazla teknoparkımız var. Türkiye'de 200'e yakın büyük firma ar-ge merkezi kurdu ve burada 20 bine yakın elemanı çalışmaya başladı. Türkiye muasır medeniyet yürüyüşüne esas bundan sonra hız katacak. Çünkü Türkiye bir takım yüklerini üzerindeki yükleri atmıştır. Bu yüklerle yürümek ancak bu kadar oldu. Bu yükleri de üzerimizden attığımızda çok daha hızlı bir şekilde ilerleyen bir ülke olacağız" diye konuştu.

Bilim ve teknolojide yapılan iş ne kadar iyi olursa olsun popüler kültür içerisinde onu kitlelere aktarmanın zor olduğunu belirten Ergün, şunları kaydetti:

"Kitleler bir futbolcuyu tanıdığı kadar, fizikte dünya çapında ün yapmış bir bilim adamını tanımıyorlar. Bir futbolcu onlara daha cazip gösteriliyor. Bir şarkıcının dünyada almış olduğu basit bir ödül büyük bir yer işgal ederken, bir bilim adamı isterse ABD'de yılın akademisyeni seçilsin, onun aldığı yer çok küçük oluyor.

Onun için bizim yeni mekanizmalarla bilim adamlarını, araştırmacıları genç nesillere örnek gösterebilmemiz lazım. Burada önemli olan, üniversite öğrencilerinin, bilime meraklı çocukların, gençlerden sizlerden haberdar olmasını ve sizden ilham almasını sağlayabilmemiz gerekiyor."

Bakan Ergün, yurtdışında yaşayan Türk bilim insanlarına çağrıda bulunarak, "Sizin buradan giderken bıraktığınız Türkiye'den çok farklı bir Türkiye var. Çok daha iyi bir Türkiye'dir. Eğer Türkiye'ye dönmek isteyen varsa, sizi her alanda, eskisinden daha iyi bir ortam beklemektedir. Türkiye eski Türkiye değildir" ifadelerini kullandı.

Bakan Ergün soruları yanıtladı…

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin yurtdışında artık çok büyük bir beyin gücü olduğunu belirterek, "Sadece fabrikalarda çalışan insanlar yok, sadece marjinal işlerde çalışan, yurtdışına göç etmiş ailelerin çocukları yok. Artık önemli bilim adamlarımız var" dedi.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından düzenlenen Yurtdışındaki Türk Bilim İnsanları 2. Kurultayı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ergün, çok sayıda insanın, nereye gittiğini, ne yaptığını bilmeden yurtdışında gönderildiğini, buna da "beyin göçü" denildiğini söyledi.

Bu insanların Türkiye ile hiç bir ilişkisinin kalmadığına değinen Ergün, Türkiye'nin son 10 yılda dünyanın bir çok ülkesiyle, bir çok toplumuyla yeni temaslar kurduğunu, bilgi teknolojileri sayesinde de Türkiye'nin kendi insanını yeniden keşfetme imkanına sahip olduğunu dile getirdi.

Gittikleri ülkelerde kendilerini ilk karşılayanlar arasında bilim insanları olduğunu vurgulayan Ergün, geçen ay İngiltere'de yaptıkları bir toplantıda sadece İngiltere'de binden fazla akademisyenin üniversitelerde öğretim üyesi olduğunu gördüklerini ifade etti.

Türkiye'nin yurtdışında artık çok büyük bir beyin gücü olduğuna işaret eden Ergün, "Sadece fabrikalarda çalışan insanları yok, sadece marjinal işlerde çalışan, yurtdışına göç etmiş ailelerin çocukları yok artık. Önemli bilim adamlarımız var artık" dedi.

Bakan Ergün, tersine beyin göçü ile ilgili rakamsal verilerin sorulması üzerine şunları kaydetti:

"Rakamlara takılmayalım. Bir kişi bile gelmiş olsa, o kadar önemli bir fikir ile geliyor ki, esas onun çıktıları çok önemli oluyor. Yani bir tane insan bile burada milyonlarca insanın yapamayacağı bir işin yapılmasına imkan verebiliyor. O açıdan bu beyinlerden, illa buraya gelerek istifade etmek de gerekmiyor.

Bulunduğu üniversitede, bulunduğu ortamda da istifade edebiliriz. Onun fiziken bulunması artık gerekli değil. Yeter ki aklı fikri burada olsun. Sayı vermek doğru değil ama buradaki projelerin içinde yer alan yüzlerce akademisyen var ve hem yurtdışındalar, hem buradalar."

Kurultayda yerli otomobil ile ilgili konuların bilim adamları ile gündeme getirilip getirilmeyeceği yönündeki bir soruya da Ergün, "Bu kurultayın konusu enerji konusu, sağlık konusu, enerji transferi konusu, eğitim konusudur. Bu konularla sınırlı bir kurultay yapıyoruz" cevabını verdi.

Kaynak: Bültenler / Güncel

Nihat Ergün Türkiye Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title