Yetki Tasarısı Plan Bütçe'de Görüşülüyor

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Yetki Kanunu Tasarısı'nın görüşmeleri iktidarla muhalefet milletvekilleri arasında tartışmalara yol açarken, muhalefetin tasarının anayasa aykırı olduğu eleştirilerine yanıt veren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek "Eski köye yeni adet getirmiyoruz, getirilen düzenlemenin anayasal dayanakları var" diye konuştuMeclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Yetki Kanunu Tasarısı'nın görüşmeleri iktidarla muhalefet milletvekilleri arasında tartışmalara yol açarken, muhalefetin tasarının anayasa aykırı olduğu eleştirilerine yanıt veren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek "Eski köye yeni adet getirmiyoruz, getirilen düzenlemenin anayasal dayanakları var" diye konuştu. MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, yetki kanunu tasarısını "Meclis'i hadım etme" yasası olarak nitelendirerek "Bu kanunu TBMM'yi hadım etme kanunu olarak görüyorum. Henüz hadım yasası çıkmadan Meclis hadım ediliyor, ben hadım edilmek istemiyorum" diye konuştu.

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Yetki Kanunu Tasarısı'nın geneli üzerindeki görüşmeler usul tartışmaları, muhalefetin "anayasaya aykırı" olduğu eleştirileri arasında devam ediyor. Komisyon toplantısında söz alan MHP Mersin Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Behiç Çelik, daha önce komisyonda yaşanan "çakma imza' tartışmalarını hatırlatarak AKP'lileri "imza yolsuzluğu yapmakla" suçladı. Çelik'in bu suçlamasına AKP'li Halil Aydoğan ve komisyon Başkanı Mustafa Açıkalın "hukukçusunuz, yolsuzlukla usulsüzlük arasındaki farkı bilmiyorsunuz" diyerek tepki gösterdi.

-"DENİZ KUVVETLERİ DOĞU AKDENİZ'DE HAKİMİYET SAĞLADI AMA AMİRALLER TUTUKLU"-

CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı ise yaptığı konuşmada, tasarının anayasaya aykırı olduğu eleştirilerini sürdürürken, Balyoz Davası'na dikkat çekti. Deniz Kuvvetleri mensuplarının, Osmanlı'dan bu yana Türkiye'nin yeniden Doğu Akdeniz'de hakimiyet kurmasını sağladığını ve artırdığını belirten Baratalı, buna karşılık Balyoz Davası nedeniyle, bazı amirallerin cezaevinde olduğunu söyledi. Baratalı'nın bu sözlerine AKP'li Halil Aydoğan "Teşekkür ediyoruz" yanıtını verirken CHP'li Özyürek ise Aydoğan'a "Teşekkür ederiz ama içeride atarız" karşılığını verdi. Baratalı, AKP döneminde özel hayatın gizliliğinin kalmadığını, basılmamış kitaba sürek avı başlatıldığını da belirtirken 'Zirve katliamı' nedeniyle bazı ilahiyatçıların evlerinde yapılan aramaları hatırlattı. Baratalı, Abdurrahman Dilipak'ın Balyoz Davasında bazı dolapların döndüğüne ilişkin sözlerini de hatırlatırken, Hitler döneminde Papaz Martin Niemöller'in "Önce sosyalistleri topladılar,sesimi çıkarmadım,çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar,sesimi çıkarmadım,çünkü ben sendikacı değildim. Sonra beni almaya geldiler Benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı" şeklindeki sözlerine değindi. Baratalı "Türkiye'de adalet ve hukuk çürüyor. Türkiye kırılma noktasında. Şimdi yetki tasarısını görüşüyoruz. Bu kabul edilirse hükümet olağanüstü yetkililerle donatılacaktır. Gelin Haziran ayı başına kadar çalışalım. Bunları yasama organı olarak yapalım" derken hükümete de tasarıyı geri çekmesi çağrısında bulundu.

-"ANAYASA KOMİSYONU ÜYELERİ BENİ TEHDİT EDİYOR"-

Komisyonda söz alan CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu ise Anayasa Komisyonu üyesi bazı milletvekillerinin kendisini aradığını ve "yetkimizi gasp ediyorsunuz" dediğini ifade ederek, "Risk altındayım, beni korumak zorundasınız. Anayasa Komisyonu üyeleri beni tehdit ediyor, yetkimizi gasp ettiniz diyorlar. Çok üzüntülüyüm. Arkadaşlar kendilerine muhatap olarak beni buldular. Bugün ağır hakaretlere uğradım. Ancak tüm Anayasa Komisyonu üyelerinden özür diliyorum. Onların hakkı olan bir şeyi burada görüştüğümüz için özür diliyorum. Bu tasarının yerinin Anayasa Komisyonu olduğunu kabul edin, oraya gönderin. Biz de rahatlarız siz de. Onların ilgi ve bilgi alanında ahkam kesmek benim için terbiyesizlik" diye konuştu. CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de komisyon başkanı Mustafa Açıkalın'ın imzasıyla üyelere çağrı yapıldığı 29 Mart'ta Açıkalın'ın Türkiye'de olmadığını belirterek "Bu çağrının usulsüz olduğu kabul edilmiş olacak ki Recai Berber imzalı bir başka çağrı gönderiliyor üyelere. Bu çağrı da hukuken yok hükmündedir" dedi. İçtüzüğe göre komisyon toplantısı çağrısının başkan tarafından yapılabileceğini, başkanvekili Berber'in çağrı yapmasının usule uygun olmadığını kaydeden Öztürk, Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisinin ise darbe hukukunun ürünü olduğunu belirterek "İster anayasal olsun ister olmasın yasama yetkisine yürütme organının el koymasıdır" görüşünü dile getirdi.

-"RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN PADİŞAH GİBİ MİLLETİN YETKİLERİNİ KULLANMASI"-

CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek de yeniden söz alarak hukuk devletinden kararname devletine gelindiğini, yetki kanunu tasarısıyla Meclis'in artık devredışı bırakıldığını belirterek, "Bunun arkasından gelen de Recep Tayyip Erdoğan'ın padişah gibi milletin olan yetkileri kullanmasıdır. Bu Türkiye'yi hukuk, demokrasi açısından geriye götüren bir düzenlemedir" diye konuştu.

-"ESKİ KÖYE YENİ ADET GETİRMİYORUZ"-

Muhalefet milletvekillerinin eleştirilerine yanıt veren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise düzenlemenin anayasaya uygun olduğunu savundu. Bugüne kadar 29'u yetki yasası, 7'si yetki uzatımı yasası olmak üzere toplam 36 yetki yasasının çıkarıldığını yineleyen Bakan Çiçek, değişik dönemlerde yetki yasaları çerçevesinde 522 kanun hükmünde kararname çıkarıldığını, bunlardan 52'sinin cumhurbaşkanlarınca iade edildiğini söyledi. Bakan Çiçek, "Eski köye yeni adet getirmiyoruz. Getirilen düzenlemenin anayasal dayanakları var. Nelerin KHK'lerle yapılabileceği anayasada var" dedi. Kanun Hükmünde Kararnamelerin batı hukukunda da olduğunu sadece Türkiye'de olmadığını dile getiren Çiçek, muhalefetin "yetki yasasının seçim öncesinde çıkarılmak istenmesi"ne ilişkin eleştirilerini de yanıtladı. Çiçek, daha önceki hükümetler döneminde de seçimlere giderken bu tür yetki yasalarının çıkarıldığını belirtirken MHP'li Günal, Çiçek'in sözlerine itiraz etti. Günal, Bakan Çiçek'in konuşmasında dile getirdiği daha önceki hükümetler döneminde alınan yetkilerin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiğini belirtirken CHP'li Özyürek "Artık iptal kararı gelmeyeceği için rahat rahat çıkarılır" dedi. Çiçek ise "Mahkemeyi zan altında tutmamak lazım. Herhalde bu yasayı da itham ettiğiniz mahkemeye götüreceksiniz" derken Özyürek "O da mı suç" diyerek tepki gösterdi.

-"BÜYÜK LOKMA YE BÜYÜK SÖZ SÖYLEME"-

Çiçek, daha önceki yetki yasalarında 5 yıl, 2 yıl gibi sürelerle yetki alındığını ancak kendilerinin iyiniyetli olarak 6 ay süreyle yetki istediklerini söylerken "12 Haziran'da kim iktidar olacak millet karar verecek, bu yetkiyi sadece AK Parti hükümeti kullanır diye bir şey yok. Seçimden sonra kurulacak hükümet için de kolaylık" derken Özyürek "Biz kullanmayacağımızı beyan ettik" dedi. Çiçek ise "Büyük lokma ye büyük söz söyleme. Kimse telaşa kapılmasın, parlamentoyu kimse dışlayamaz. Rejimin kalbi burası, burayı hiç kimsenin dışlamasına izin vermeyiz" dedi.

-"MECLİS'İ HADIM YASASI"-

Konuşmaların ardından Açıkalın, tasarının tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlandığını söylerken MHP'li Günal, usulün tartışıldığını, tasarının genelinin görüşülmediğini söyleyerek tepki gösterdi. Günal'ın ayağa kalkması üzerine Açıkalın "yerine oturması"nı isterken, Günal'ın ısrarı üzerine geneli üzerine söz verdi. Günal ise yaptığı konuşmada Meclis Adalet Komisyonu'ndaki cinsel suçlarla ilgili "Hadım" yasa teklifini hatırlatarak "Ben de bu kanun tasarısını TBMM'yi hadım etme olarak görüyorum. Benim milletvekili olarak yetkimi alıyorsunuz. Henüz hadım yasası çıkmadan Meclis hadım ediliyor, ben milletvekili olarak hadım edilmek istemiyorum, yasama yetkimi devredemem. Meclis'i hadım yasasına göz yummayın" diye konuştu. - Ankara

Politika Güncel Haberler