Haberler

Tek Suçumuz Başörtülü Olmaktı"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Nazmiye Güven Yıkılmaz'ın sınıfta öğrencilerle görüntüsü Öğrencilere ders anlatması Yıkılmaz'ın açıklamaları "Tek suçumuz başörtülü olmaktı" MKÜ Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünü kazanan ancak başörtülü olduğu için eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan 28 Şubat mağduru Nazmiye Güven Yıkılmaz, yaşadığı acıları unutamıyor 28 Şubat Mağdurları Platformu Hatay Temsilcisi Yıkılmaz: "Bir öğretmen veya öğrenci gördüğümde, özellikle de ilkokul çocuklarını gördüğümde, 'Bunlar benim öğrencilerim olabilirdi' diyorum" LALE KÖKLÜ - Çok istediği öğretmenlik mesleğini yapabilmek amacıyla Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü'nü kazanan ancak başörtülü olduğu için eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan 28 Şubat mağduru Nazmiye Güven Yıkılmaz, ne zaman bir öğrenci görse, yaşadığı sıkıntıları hatırlayarak üzüldüğünü söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

Nazmiye Güven Yıkılmaz'ın sınıfta öğrencilerle görüntüsü

Öğrencilere ders anlatması

Yıkılmaz'ın açıklamaları "Tek suçumuz başörtülü olmaktı"

MKÜ Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünü kazanan ancak başörtülü olduğu için eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan 28 Şubat mağduru Nazmiye Güven Yıkılmaz, yaşadığı acıları unutamıyor

28 Şubat Mağdurları Platformu Hatay Temsilcisi Yıkılmaz:

"Bir öğretmen veya öğrenci gördüğümde, özellikle de ilkokul çocuklarını gördüğümde, 'Bunlar benim öğrencilerim olabilirdi' diyorum"

LALE KÖKLÜ - Çok istediği öğretmenlik mesleğini yapabilmek amacıyla Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü'nü kazanan ancak başörtülü olduğu için eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan 28 Şubat mağduru Nazmiye Güven Yıkılmaz, ne zaman bir öğrenci görse, yaşadığı sıkıntıları hatırlayarak üzüldüğünü söyledi.

28 Şubat Mağdurları Platformu Hatay Temsilcisi olan 37 yaşındaki Yıkılmaz, AA muhabirine, 1997'de başlayan zorlu süreçte çektiği sıkıntıları anlatırken gözyaşlarına boğuldu.

Üniversiteyi 1996'da kazandığını, bir yıl sonra da başını örttüğünü, ardından gelen yasakla öğretmenlerinin ondan başını açmasını istediğini belirten Yıkılmaz, "Hiç unutmuyorum, bir gün kimya dersindeyiz ve hocamız bize bir kağıt uzattı. Dedi ki; 'Sınıflara başörtülü girdiğinize dair imza atmanız gerekiyor.' Bu bir tutanaktı, imzalamayı reddettik. Bunun üzerine, 'Sizi bu şekilde derse alamayacağım, ya imzalayacaksınız ya da dersten çıkmanızı isteyeceğim' dedi. İşin acı tarafı hocamız da inançlı bir insandı. Dersten ağlayarak çıktık. Bu defa sınavlarda tutanak tutulmaya başlandı. Her sınavda tutanak tutulurken boş kağıt vermeye başladık. O zamana kadar okulun içerisine kadar alınıyorduk. İkinci sınıfı böyle bitirdik" dedi.

Yasak uygulandığına dair durumu resmileştirmek için noter çağırdıklarını ancak hiçbir noterin gelmediğini anlatan Yıkılmaz, üçüncü sınıfa gelene kadar okula girebildiklerini ancak daha sonra durumun değiştiğini söyledi.

Üçüncü sınıfa gelindiğinde kayıt yenileme için kendilerinden başı açık fotoğraf talep edildiğini aktaran Yıkılmaz, "Bir hafta sonra bizi okulun dış kapısından almamaya başladılar. Kaydımızı yaptılar fakat almadılar. Bazı arkadaşlarımız kapının önündeki kulübede başını açıyor, arkalarından bize gözyaşlarıyla bakarak okula giriyorlardı. 20 yaşında gençlerdik. Birdenbire hayatımız bitti. 'Ya böyle olacaksınız ya da yoksunuz', bu çok acıydı" diye konuştu.

Yaklaşık 3 ay boyunca okula giremediklerini ve bu sırada kendisi gibi mağdur olan 20 kız arkadaşıyla her gün "Eğitim hakkımı istiyorum" diye bağırdıklarını ifade eden Yıkılmaz, hiç kimsenin çığlıklarına karşılık vermediğini söyledi.

Yaptıkları haklı eyleme tepki gösterip kendilerini rektörlüğe şikayet edenlerin de olduğunu anlatan Yıkılmaz, "Belli yerlerden belli kararlar alınmıştı. Ne yaptığımızı bilmiyorduk aslında, sadece örtülüydük ve o güne kadar hiçbir olaya karışmamıştık. Eylem yaparken dahi çevreye hiçbir zarar vermedik, hiçbir dalı kırmadık. Tek suçumuz başörtülü olmaktı" ifadelerini kullandı.

"Polislerden 'Allah yardımcınız olsun bacım' diyenler çoktu"

Yıkılmaz, 20 arkadaşıyla okula devam etmeme kararı aldıklarını belirterek, "20 kızı, 220-320 polis engellemeye çalıştı. Polislerden 'Allah yardımcınız olsun bacım' diyenler çoktu. Aslında üzücü olan da buydu, karşımızda engellemek isteyen insanlar sana içten içe dua eden, sana bunu yapmak istemeyen insanlardı. Çünkü engellemeye çalışanla, engellenen aslında aynı saftaydı, halktı" dedi.

Yarım kalan eğitimini 2011'deki afla tamamladığını belirten Yıkılmaz, bu defa da KPSS sorunuyla karşı karşıya kaldığını ve atanamadığını söyledi.

Eğitimini normal süresinde tamamlayabilse bugün 16 yıllık öğretmen olabileceğini aktaran Yıkılmaz, gözyaşları içinde, "Bir öğretmen veya öğrenci gördüğümde, özellikle de ilkokul çocuklarını gördüğümde, 'Bunlar benim öğrencilerim olabilirdi' diyorum. Amacımız para veya maaş değildi. Zaten öyle bir amacımız olsaydı okula devam edenlerden olurduk" diye konuştu.

Yıkılmaz, Gençlik ve Spor Bakanlığının gençlik merkezleri bünyesindeki "Değerler Eğitimi Atölyesi" kapsamında Narlıca Anadolu Kız İmam Hatip Lisesinde gönüllü öğretmenlik yaptığını ve burada öğrencilerine Türk İslam bilginleri eğitimi verdiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA / Güncel

Mustafa Kemal Üniversitesi 28 Şubat Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title