Sümerpark'ta Ezidi Kadınların Yaraları Sarılıyor
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin zorunlu göç mağdurları için yapılan Çamaşır Evleri şimdi de IŞİD zulmünden kaçıp gelen Ezidi Kürt kadınlarına hizmet veriyor.
Göç edenlerin yaşamlarını kolaylaştırmak için yapılan ve Dünya Metropol Kentler Birliği'nin ödülünü alan Sümerpark Ortak Yaşam Alanı, şimdi de savaş parçaladığı Ezidi ailelerin yaralarının sarıldığı mekan oldu.
Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikaları Daire Başkanlığı bünyesinde çalışmalarını yürüten Diyarbakır Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi'ne (DİKASUM) bağlı Hasırlı, Benusen ve Yeniköy Beyaz Kelebekler Çamaşır Evleri, Sanat Galerisi ve Basın Merkezi'nde kalan Ezidi kadınlara da hizmet veriyor. DİKASUM, yaptığı planlama ile çamaşır evleri haftanın belli günlerinde mahalledeki göçzede kadınlara, belli günlerinde ise Kürt Ezidi kadınlar için ayırdı.
DİKASUM, kayıt altına alınan aileler üzerinde yaptığı araştırmada halen Diyarbakır'da bulunan 952 Ezidi'den 397'sini çocuklar, 317'sini ise kadınlar oluşturuyor. Ailelerin içinde 238 de yetişkin erkek bulunuyor. DİKASUM'un Sosyal Hizmet Uzmanı Nihal Bozhan Özbek, gelenlerin büyük bir bölümünü çocuk ve kadınlar oluşturduğunu söyledi.
ÇALIŞMALARA EZİDİ KADINLAR DA DAHİL OLDU
Özbek, yaptıkları birebir görüşmelerde kadın ve çocukların "IŞİD eline düşmemek, tecavüze uğramamak, pazarlarda köle olarak satılmamak için kaçarak Diyarbakır'a geldiklerini" belirlediklerini söyledi. Yaşadıkları travmadan dolayı başlangıçta kadınlarla diyalog kurmakta zorluk çektiklerini belirten Özbek, "Görüşmelerimizi sıklaştırarak güven ortamı oluşturduk. Bazı Ezidi kadınları da ihtiyaç tespit grubuna dahil ettik. Şimdi tüm çalışmaları birlikte yürütüyoruz" diye konuştu.
25 KADIN TAKI TASARIM ATÖLYESİ'NE BAŞLADI
Sümerpark Ortak Yaşam Alanı'nda Engelli Şube Müdürlüğü bünyesinde çalışma yürüten Takı Tasarım Atölyesi'ne de 25 Ezidi kadın düzenli olarak katılıyor. Sosyal Hizmet Uzmanı Özbek, fiziki ihtiyaçların giderilmesinden sonra kadınların yaşadığı savaş ve göç travmasını atlatmaları için pek çok sosyal etkinlik düzenlediklerini, Takı Tasarım Atölyesi'nin de bu anlamda önemli bir işlevi olduğunu söyledi.
ŞENGAL'DE KALAN EŞLERİNİ MERAK EDİYORLAR
DİKASUM'un sosyologlarından Günay Yakut ise kadınlarla yaptıkları görüşmeler sonucunda pek çoğunun eşi ve yetişkin çocuğunun Şengal'de kaldığını tespit ettiklerini söyledi. Bu durumun kadınlar üzerinde olumsuz bir etki bıraktığını vurgulayan Yakut, "Eş ve çocuklarından haber almaya çalışan kadınlar vakitlerinin çoğunu haber izleyerek televizyon başında geçiriyor" dedi. "Kadınların yaşadığı bu kaygı durumlarını azaltmak için psiko-sosyal çalışmalar başlattık" diyen Sosyolog Yakut, kadın konusunda bilinç yükseltme çalışmalarına da yakında başlayacaklarını söyledi.
Sümerpak Ortak Yaşam Alanı'ndaki çalışmalara Demokratik Özgür Kadın Hareketi DÖKH aktivistleri de etkin bir şekilde katılıyor.