Haberler

Sezgi'nin Katilleri 7 Yıl Sonra Hakim Karşısında (2)

Ben BU CİNAYETE BİR BAŞLIK BULAMIYORUMAntalya'da 2009 yılında bakkala gitmek için evden ayrılan ve çıplak cesedi 10 gün sonra Isparta'da bulunan Sezgi Kırıt'ın avukatı Sibel Önder, yarın Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek dava için kente geldi.

Ben BU CİNAYETE BİR BAŞLIK BULAMIYORUM

Antalya'da 2009 yılında bakkala gitmek için evden ayrılan ve çıplak cesedi 10 gün sonra Isparta'da bulunan Sezgi Kırıt'ın avukatı Sibel Önder, yarın Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek dava için kente geldi. Antalya Havalimanı'nda açıklamalarda Sibel Önder, "Bundan sonra kadınlara kalkan ellere dur denilmesi gerektiğini herkes bilecek" diye konuştu.

Yedi yıl boyunca olayın şüphelilerinin tutuklanmadığını anlatan Sibel Önde, "Kardeşimin katilini bulun" diye feryat eden Sezgi'nin ablası Sevgi Kırıt'ın kendisine ulaşmasıyla bu olayla tanıştığını söyledi.

Sezgi'nin cesedi bulunduğunda 15 yaşında 41 kilo ağırlığında bir kız çocuğu olduğunu anlatan Sibel Önder, "Sezgi'nin çığlıklarını o gece kimse duymamış olabilir. Ancak artık Sezgi bendim. Artık Sezgi hepimiziz. Katledilen bütün kadınlar adına savaşımız devam edecek" dedi.

BELKİ ONU HEPİMİZ ÖLDÜRDÜK

Sezgi ortadan kaybolduktan sonra ailenin haber alamayınca kayıp bildiriminde bulunduğunu, ancak 24 saat geçmediği için kayıp olarak değerlendirilmediğini belirten Sibel Önder, "Belki de onu el birliğiyle öldürdük. Sezgi'nin ailesi kaybolmasının üzerinden 24 saat geçtikten sonra aranmaya başladı. Ama artık Sezgi için her şey çok geçti. Sezgi'nin cesedi üzerinde yapılan otopsi de maalesef üstün körü yapıldı. Çünkü Sezgi kaybolduğu zaman bir hayat kadınının kaybolduğuna dair bir bilgi gelir. Sezgi'nin üzerinde birden fazla sperm çıkınca değerlendirmeye alınmıyor. Sanki hayat kadınları insan değil. Sadece bu yüzden tecavüze uğruyor insanlar. Ben bu cinayete bir başlık bulamıyorum" dedi.

BİR GÜN SONRA TAHLİYE EDİLDİLER

Şüphelilerin yakalanıp tutuklandıktan bir gün sonra tahliye edildiğini anlatan Önder, şöyle devam etti:

"Şahısların ikrarına rağmen, biz uyuşturucu verdik, alkol verdik birlikte olduk demelerine rağmen adli tıptan çıkan sonuçta Sezgi'nin cesedinde alkol ve uyuşturucu bulunmadığına dair rapor verilmesi nedeniyle 7 sene boyunca savaşmak durumunda kaldık. Bu süreçte 7 savcı değişti. Her birine dört klasörden oluşan olayı tam savcılar anladığında tayinleri çıkıyordu. Gerçek anlamda bu dosyanın üzerine ben gönlümü koydum. Bütün hukuki bilgilerimi buna adadım. Bu konuda son savcımız Murad Kaya çok ciddi bir çalışma yaptı. Sezgi'nin ölüm nedeninin tespiti için dosyanın örneğinin Ulusal Kriminal Büro'ya gönderilmesine karar verildi. Ulusal Kriminal Büro tarafından 21 Mart 2016 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporunda ise maktulün ölümünün yaşı ve fizyolojik durumu nedeniyle doğal ölüm olarak kabul edilemeyeceği belirtildi. Raporda ölümün zorlamalı ölüm sonucu meydana geldiği belirtildi. ve yargılamanın önü açıldı. Belki de Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdik. Birden fazla erkeğin tecavüzü işkence olarak değerlendirildi. Sezgi için yarın kimler için olacak, ama ben bu uğurda avazım çıktığı kadar bağıracağım, gücüm yettiği kadar da uğraşacağım."

Bu olayın aydınlatılmasıyla ilgili mücadeleye kadın örgütleri başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinden büyük destek verildiğini de anlatan Sibel Önder, "Sessizlerin ve mazlumların sesi olmaya ant içtim. Bundan sonra kadınlara kalkan ellere dur denilmesi gerektiğini herkes bilecek" dedi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Isparta Antalya Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title