Haberler

Prof. Dr. Karabay: Ramazanda Kalbe Dikkat

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özalp Karabay, kalp hastalarının oruç tutmadan doktorlarına danışması gerektiğini söyledi.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özalp Karabay, kalp hastalarının oruç tutmadan doktorlarına danışması gerektiğini söyledi. Prof.Dr. Karabay, "Son 1 yıl içinde kalp krizi olmayan, yakınmaları ilaç tedavisiyle kontrol altında olan kalp, damar hastalığı, diyabeti ve yüksek tansiyonu olan hastalar, doktoruna danışarak oruç tutabilirler" dedi.

Sağlıklı bireylerde orucun tıbbi açıdan yararlı etkileri bulunduğunu kaydeden Prof.Dr. Karabay, "Oruç tutulması ile kan yağları düzenlenmekte ve 'iyi huylu' olarak bilinen (HDL) kolesterol düzeyi olumlu yönde etkilenmekte olup sağlık açısından bazı önemli noktalara dikkat edilirse oruç tutmak koroner kalp hastalığını olumsuz yönde etkilemez ve ani krizlerin oluşumuna neden olmaz" dedi.

Prof.Dr. Karabay, son 1 yıl içinde kalp krizi geçirenler, kalp hastalığına bağlı kontrol altına alınamayan şikayeti, çoklu ilaç kullanımını gerektiren kalp yetmezliği olanlar, kontrolsüz hipertansiyon hastaları, kalp kapak protezi ya da artmış inme riski nedeniyle kan sulandırıcı ve düzenli çok sayıda ilaç kullananların oruç tutmalarının sağlıklı olmadığını hatırlattı. Prof.Dr. Özalp Karabay, kalp damar hastalarının oruç tutarken doktorlarına danışmaları gerektiğini vurgularken şöyle dedi:

"Stent son 1 yıl içinde takılmışsa, stent ve diğer damarlarda problem çıkmaması için genelde ikili kan sulandırıcı tedavisi uygulandığından bu dönemde kişinin oruç tutması sağlık açısından doğru olmaz. Stent uygulaması ardından 1 yıl geçmiş ve hastanın şikayetleri kontrol altındaysa yine kesinlikle doktoruna danışarak oruç tutmasında sakınca olmayabilir. Kişide sadece kalp pili olması oruç tutmak için engel değildir. Kalp ya da kalp dışı diğer yandaş hastalıkların varlığı kişinin oruç tutmasına engel olabilir. İnme riskini azaltmak amacıyla geçici ya da sürekli kan sulandırıcı ilaç kullanımız gerekiyorsa, kalp krizi veya kalp krizi olmadan da akut koroner sendrom dediğimiz kalp damar hastalığında akut alevlenmeye bağlı 1 yıl ikili kan sulandırıcı tedavi alımı gerekiyorsa, o kişinin oruç tutması uygun değildir. Kronik kalp damar hastalığı olup da kontrol altında olan ve sadece koruyucu olarak düşük doz aspirin kullanması önerilen hastalar doktor kontrolünden geçtikten sonra oruç tutabilirler."

Okuç tutacak kamp hastalarının dikkat etmesi gereken noktalar şöyle sıralandı:

İftarda çabuk ve çok miktarda yemek yemekten kaçınılmalı.

Akdeniz mutfağı tipi, sebze ve salata ağırlıklı, et olarak da balığın tercih edildiği beslenme biçimini tercih edilmeli ve yağlı yiyeceklerden kaçınılmalı.

Çok hızlı ve yağlı yemekler tüketmek mide ve bağırsak sistemine giden kan miktarı artışı nedeniyle kalbin iş yükünü artıracağından ve ani kalp krizini tetikleyeceğinden bu davranıştan kaçınılmalı.

Günlük ihtiyaç olan besin miktarı iftarla sahur arasında bölüştürerek azar azar ve sık alınmalı.

Doktor tarafından başka bir şey önerilmediyse en az 2 litre su iftarla sahur arasında aralıklı olarak tüketilmeli, özellikle ilaç tedavisi altında olan hipertansiyon ve bilinen kalp damar hastası olan kişiler bu konuya özen göstermeli. - İzmir

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Dokuz Eylül Üniversitesi Özalp Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title