Haberler

CHP, terörle mücadele konusunda siyaset üstü olunması gerektiğini vurguladı

Güncelleme:

CHP, Pençe Kilit Harekat bölgesinde gerçekleşen terör saldırılarına ilişkin bir açıklama yaparak, Meclis'in bu konuda denetim yapması gerektiğini belirtti. Ayrıca, milli güvenlik konularının iç siyaset malzemesi yapılmaması gerektiği vurgulandı.

CHP tarafından, ortak bildiriye ilişkin yapılan açıklamada, "Terörle mücadele konusunun siyaset üstü olması gerektiği argümanını kullanarak Meclis denetiminden kaçmak isteyenler, diğer taraftan milli güvenlik konularını iç siyaset malzemesi yaparak buradan karşıtlık üretmekten çekinmemektedirler. Ortak bildirileri siyaset malzemesi olarak kullanmaktan öte, Cumhurbaşkanının son terör saldırısı sonrası yalnızca iki lideri araması, bu alanda yaşanan ve asla uygun görülemeyecek örneklerdir" denildi.

CHP tarafından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Grup Başkan Vekilleri Burcu Köksal, Gökhan Günaydın ve Ali Mahir Başarır'ın imzasıyla yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, Pençe Kilit Harekat bölgesinde kahraman askerlere yönelik PKK saldırılarında 22 Aralık ve 23 Aralık 2023 tarihlerinde şehit olan 12 vatan evladının yasını tutarken, aynı bölgede 12 Ocak 2024 tarihinde meydana gelen hain saldırıda 9 askerin daha şehit verildiği belirtildi. CHP'nin bildirisinin devamında şöyle denildi:

"İsimlerini tek tek yüreklerimize kazıdığımız şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyoruz. 22-23 Aralık 2023 tarihli saldırıların ardından, TBMM'nin derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanı ile Dışişleri Bakanının Meclis'i bilgilendirmesi; böylece Gazi Meclis'in ve siyasi parti gruplarının bölgeden ve gelişmelerden kapsamlı ve doğru şekilde bilgi almasının önemi ve gerekliliğini ifade etmiştik. Sözü edilen tarihte kabul edilmeyen bu talebin, TBMM'nin 16 Ocak 2024 tarihli oturumunda karşılanması ve her iki Bakan'ın Meclis'i bilgilendirmesini geç kalmakla birlikte olumlu bir tutum olarak not ediyoruz. Bölgede ağır kış koşullarının hüküm sürdüğü bir dönemde, sıklaşan PKK saldırılarının doğru analizi, ulusal güvenliğimiz açısından büyük önem taşımaktadır. Yaklaşan yerel seçimler yanında uluslararası ilişkilerde yükselen tansiyon, bu analizde hesaba katılması gereken hususlar olarak öne çıkmaktadır. Bu bağlamda, bir taraftan sıklaşan terör saldırıları karşısında sağlıklı ve etkin bir Meclis Araştırması yapılarak bu tip saldırılara karşı gerekli önlemlerin alınması ve vatan evlatlarımızın güvenliğinin sağlanması; diğer taraftan yükselen milli güvenlik hassasiyetlerinin iç siyaset konusunun dışına çıkartılması büyük önem taşımaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, alınan siyasi kararların uygulayıcısıdır. Bu çerçevede izlenen stratejinin sağlamlığı, askerin hazırlığından donanımına, üs bölgelerinin tahkiminden icrai faaliyetlere kadar uygulamanın doğruluğu, başta istihbarat olmak üzere herhangi bir zaafiyetin söz konusu olup olmadığı konularında muhatap, siyasi iradedir. Dünyadaki tüm demokratik devletlerde Meclis, böylesine önemli bir konuda siyasi iradeyi denetler, kendi araştırmasını yapar. Terörle mücadele konusunun siyaset üstü olması gerektiği argümanını kullanarak Meclis denetiminden kaçmak isteyenler, diğer taraftan milli güvenlik konularını iç siyaset malzemesi yaparak buradan karşıtlık üretmekten çekinmemektedirler. Ortak bildirileri siyaset malzemesi olarak kullanmaktan öte, Cumhurbaşkanı'nın son terör saldırısı sonrası yalnızca iki lideri araması, bu alanda yaşanan ve asla uygun görülemeyecek örneklerdir. 10 milyona yaklaşan mülteci sayısı, uluslararası ilişkilerde yaşanan sorunlar ve sınırlarında artan tehditler, ülkemizin ulusal güvenlik hassasiyetlerini geçmişle kıyaslanmayacak derecede yükseltmiştir. Bu çerçevede ülkemizin birlik ve bütünlüğünü muhafaza eden, içeride ve dışarıda barış ve huzuru temin edecek politikaların dikkatle kurgulanması, kutuplaştırmayı değil birleştirmeyi amaçlayan söylemlerin tercih edilmesi, böylesine önemli konuların iç siyaset malzemesi olmaktan çıkartılması, her zamankinden daha büyük bir önem taşımaktadır. Ülkemiz, nereden gelirse gelsin, her türlü tehdidi savuşturacak güç ve kudrete sahiptir. Tüm terör örgütleri ve onları maşa olarak kullananlar bilmelidir ki, bin yıllık devlet geleneğine sahip olan Türkiye, milli birlik ve dayanışmasını yükselterek; kaynağı, destekleyicisi, taşeronu, uygulayıcısı kim olursa olsun, bağımsızlığına ve bütünlüğüne yönelik her türlü terör faaliyetine karşı tavizsiz biçimde mücadele edecektir. Gazi Meclisimiz yasama, denetleme ve bütçeleme işlevleriyle terörle mücadele konusunda üzerine düşen her türlü görevi eksiksiz yapma kararlılığı içinde olacaktır."

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Politika

Siyaset Terör Uluslararası İlişkiler Politika Haberler

title