Fettah Can: Egom Sahnede Yüksek Ama Kompleksim Yok!

'Yalnızlık', 'Özledim', 'Duvar', 'Bu Aşkın Katili Sensin' gibi pek çok hit şarkının bestecisi olan Fettah Can, 'Yalanlar Cumhuriyeti' adlı albümünü çıkardı. Ünlü müzisyenle; hem yeni albümünü, hem de özel hayatını konuştuk...

'Yalanlar Cumhuriyeti' adlı yeni albümünüz hakkında bilgi verir misiniz?

Eski şarkıların yanı sıra yeni parçaları aynı albümde bir araya getirdim. Bütün şarkıların düzenlemeleri bana ait. Albümde kız arkadaşım Cansu Kurtçu ile birlikte yaptığımız şarkılar da bulunuyor.

CANSU'YA SORUN

Albüme ismini veren 'Yalanlar Cumhuriyeti', mesajı bol olan bir şarkı. Bu şarkıyla kime mesaj gönderdiniz?

Bence şarkı denilen şey, insanın kafasında bir fikir yaratmalı. 'Yalanlar Cumhuriyeti', isminden de anlaşılacağı üzere; aşık bir insanın sevdiğine serzenişini anlatıyor. Şarkıda, 'Senin kurduğun cumhuriyetin kalbinde bir yer bulmak istiyorum' diyor. Herkes şarkının ismini duyduğunda farklı şeyler hissediyor, hissedebilir. Aslında tam manası ile bunu Cansu'ya sormak lazım; sözleri ona ait.

Bestecilere şarkılarını hangi duygularla, kime yazdıkları hep sorulur. Ben de sormak istiyorum size...

Bu işe başladığım günden beri yani 21 yıldır bu soru soruluyor. İnsan, yazdığı her şeyi yaşamaya kalksa yaşlanır, erken ölür. Karamsar bir şey yazıyorsunuz; içinde bol özlem, feryat var... Sürekli bu duyguları yaşıyor olsan, o kadar acının üstünden kalkamazsın.

BU İŞİN MATEMATİĞİ VAR

Şarkı bestelerken sadece duygusal olmak yeterli mi?

Bir şarkıyı tamamen duygu ile bitiremezsiniz. Bu işin bir de matematiği var. Müzik zaten matematik demek. İlham denilen şey her zaman gelmez. Ben önce kafamda biriktiririm; bir cümle haline gelirse, oturup şarkı yaparım. Salt matematikle de şarkı yapamazsın.

Bir sanatçının ekonomik olarak güçlü olması yaratıcılığını öldürür mü, yoksa artırır mı?

Bir besteci zor ve sıkıntılı anlarında güzel besteler çıkarabilir. Ancak şunu da unutmamak gerek; ekonomik olarak rahat olan kişinin yaratıcılığı artıyor. Avrupa ve Amerika'da bunun örneklerini görebiliyoruz; iyi kayıt ortamında daha iyi şarkılar çıkar.

Pek çok isme şarkı verdiniz. Sizin şarkılarınızı okumayan kimler kaldı?

Ajda Pekkan, Tarkan ve Kenan Doğulu okumadı. Kısmet işi bunlar. Kenan'la çok konuştuk ama bir türlü kısmet olmadı.

Peki, Türk halkı ne tür şarkılardan hoşlanıyor?

Oynarken, ağlamayı seviyor. Dikkat edin, hareketli şarkıları dinleyin; sözlerinde hep acı vardır. Başarılı şarkılar bence samimi olmak zorunda ve iyi cümleler kurmak zorundasın.

Şarkılarınızı en iyi seslendiren sanatçılar kimler?

Onu bilemem. Bunu söyleyebilmem için yaptığım bir şarkıyı beş ayrı kişiye vermem ve onların yorumlarını değerlendirmem gerekirdi. Bestelerimi verdiğim arkadaşlarım, o şarkının duygusunu en iyi verdiği için seçilmiştir. Gülben Ergen 'Yalnızlık' isimli şarkıyı binlerce kez söylendi; eskimiyor. Zeynep Casallini 'Duvar'ı okudu; eskimedi. Murat Boz 'Özledim'i okudu; hala radyolar çalıyor.

KİBİRLİ BİRİ DEĞİLİM

Çok beste yapıyorsunuz. Bir gün ilhamınızı kaybetmekten korkmuyor musunuz?

Bitebilir her an. Bir priz var; enerji geldi, elektrik geldi ama bir gün yaradan, o fişi prizden çekebilir. Yaradan der ki, "Bu saatten sonra şarkı yazmayacaksın." İşte o zaman yazamam.

Sizi sadece konserlerde görüyoruz. Magazin dünyasından uzak durmak sizin tercihiniz mi?

Ben hep konserlerdeyim; yılda 100 tane konser verdim. Benim bütün derdim dinleyici ile buluşmak. Bu kadar sık konser vermemin nedenini; çok seviliyor olmama bağlıyorum. Kibirli değilim; küçülen kazanır.

Bu aşırı sevgi sizi şımartmıyor mu?

Ben sadece sahnede şımarırım. Egosuz insan olmaz, ölür. İnsan önce bencil olmalı ama kompleks başka bir şey. Ben sahnede en egolu insanımdır ama kompleksli değilim. 50 bin kişiye şarkı söyleyip, konser sonrasında kaldırımda oturup insanlarla sohbet ederim.

ŞARKILARIMDA DOĞUMU VE ÖLÜMÜ YAŞIYORUM

Yaptığınız her şarkıda doğumu mu, yoksa ölümü mü yaşıyorsunuz?

Şöyle söyleyeyim; hem doğumu, hem ölümü yaşıyorum. Çünkü bir şarkı yazmak, kitap yazmak gibi bir şey. Biz bir öyküyü 3.5 dakikaya sığdırıyoruz. Giriş, gelişme ve sonucu var. Biz aslında sözlü, melodili bir hayatı yazıyoruz; doğuyor ve ölüyor. Ama her dinleyici de yeniden doğuyor ve isterse yeniden ölüyor. Bazen sevgiline söyleyemediğin bir şeyi sevgiline söylüyorsun. Sırf bi yüzden Türkiye'de mesajlı şarkılar her zaman tutmuştur.

BABA OLMANIN HAYALİNİ KURUYORUM

Cansu Kurtcu; hem sevgiliniz, hem de çalışma arkadaşınız. Cansu Hanım'dan başka bir söz yazarı ile bu kadar iyi anlaşabilir miydiniz?

Alper Nayman'la yedi yıl çalıştım. Şarkı yapabilmeniz için birbirinizi iyi tanıyor olmanız gerekir. Şarkı yapmak; aynı hayali görmektir. Beş kişiyle birlikte de şarkı yazabilirsiniz.

Cansu Kurtcu'yu müziğe, şarkı söylemeye siz yüreklendirmiştiniz. Bundan dolayı pişman mısınız?

Hayır, asla değilim. Ben sadece önayak olmaya çalıştım. Mesela; orkestramda çalışan bir arkadaşımın, Bursa'dan, İstanbul'a gelmesi için de destek oldum. Bütün dünyası değişti. Cevheri olan herkesin cevherinin parlaması lazım. Maden toprak altında ise; o madenin kimseye faydası yok. Onu işlemek, ortaya çıkartmak lazım. Olmayan bir şeyden bir şey üretemezsiniz. Var ki oluyor.

Cansu Hanım ile şarkılarla atıştığınız oluyor mu?

Oluyor tabii... Üretim aşamasında yapıyoruz.

Ne zaman evlenmeyi planlıyorsunuz? Bakalım...

O kararı verdiğimiz an tüm Türkiye duyacak. İnşallah... Bende baba olmak ve geniş bir aileye sahip olmak istiyorum.

Sabah : http: //www.sabah.com.tr

Kaynak: Sabah.com.tr / Magazin