Aa! Ben Kızmışım!

En son vizyona girecek Fetih 1453 filminde Era karakterini canlandıran Dilek Serbest, Tempo dergisine verdiği bir röportajda kendisi ile ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu.

Dilek Serbest, Tempo dergisine verdiği bir röportajında 'Erkek berberinde tıraş olurdum. 13 yaşındayken, iki erkek benim için kavga edince kız olduğumu anladım.' ifadelerini kullandı.

Ünlü oyuncunun söz konusu dergide verdiği röportajın tamamı şu şekilde:

* 'Tramvay', 'G.O.R.A', 'Büyü' ve son olarak 'Fetih 1453'. Siz mi sinemada olmak istediniz, yoksa böyle mi gelişti?

Yapımcıların takdiri. Ümit Ünal'ın defilesinde, Özdemir Asaf'ın oğlu Olgun Arun ve eşi Nazlı beni görmüş. "İşte bu" deyip, 'Tramvay' filminde oynamamı istediler. Yolum açıldı.

* İlk tepkiniz ne olmuştu?

"Benden oyuncu olmaz, ben modelim" dedim. 19 yaşındaydım. Beni ikna ettiler, konuştular, korkularımı giderdiler.

* Bu bir şans, değil mi?

Evet ama ben de bu uğurda modelliği bıraktım. Tek kare fotoğraf vermedim, hiçbir firmayla çalışmadım ve defileye çıkmadım. İnsanların maymun iştahlılığını anlamıyorum. Neye emek verirseniz, orada başarılı olursunuz ve oyunculuk, emek işi.

* Sizin beğendiğiniz isimler var mı?

Beren Saat. Türkiye'nin en çok aranan yüzlerinden biri oldu. Bunun için oyunculuk dışında çaba harcamadı. Gazetelere sayfa sayfa röportaj vermedi. Onu çok takdir ediyorum. Doğru kadın! Ne kadar güzel olduğunuz değil, duruşunuz önemli.

* 'Büyü'de çok cesur sahneleriniz vardı. Aynı gözü karalık hâlâ devam ediyor mu?

Bu işe baş koydum. Neden olmasın? Birçok teklif geliyor ama yapımcının kim olduğu çok önemli. Teşhircilikle seyirci çekmeye çalışana ve bunun reklamını yapana karşıyım.

* Normalde soğukkanlı mısınız?

Evet. Her şeye dayanırım, iğne hariç. Kan revan içindeki birini taşırım ama bana veya bir başkasına iğne yapılırken, bakmaya dayanamıyorum.

* Kendinizi tanımlayamaz mısınız?

Farklı bulmaları normal, ben bile kendimi çözemiyorum. Ruh halim sürekli değişir. Ben de kendimi anlamıyorum. Röportaja gelirken bunu düşündüm aslında. Çift karakterliyim sanırım. Bazen "Evet" diyeceğim bir şeye, "Hayır" diyebiliyorum. Ya da tam tersi.

* Değiştiğinizi söyleyebilir miyiz?

Hayatımı giriş, gelişme ve sonuç olarak değerlendiriyorum. Girişim 15 yaşında oldu, gelişmeye devam ediyorum, sonucu da göreceğiz.

* Saçlarımı kazıttım, şansım açıldı" demiştiniz yıllar önce.

Her şey öyle oldu. Saçlarımı kazıttıktan sonra ilk olarak Teoman'ın klibinde oynadım. Sonra, her renk, yüz şeklim ve gözlerime gittiği için perukla çok fazla iş yaptım. Bu, iyi para kazanmama da sebep oldu.

* Saçınızı neden kazıttınız?

Açık söylemek gerekirse, o dönemde bir şey yapmam gerekiyordu ve bunu yaptım. Yapım itibarıyla abuk subuk sansasyonlar içerisine girebilecek biri değilim.

* Sonra bir kez daha aynı şeyi yaptınız…

Saçlarım o sırada uzundu, omuzlarımdaydı. Annemin rahatsızlığını öğrenince, onunla birlikte yeniden kazıttım. O gün Taksim'de bir barda, anne kız kel olarak eğlendik.

* Bu olay sizi çok etkiledi sanırım…

Annemin meme kanseri olduğunu öğrendikten sonra hayatım değişti. İnsan sevgim arttı, yaşama tutunmayı, ailemin kıymetini öğrendim.

* Role nasıl hazırlandınız?

Fatih Sultan Mehmet'i ve dönemi anlatan tarih kitaplarını okudum. Film ekibinin önerdiği aksiyon filmlerini izledim. Era, tarihte var olan gerçek bir karakter değildi. Ona can vermek keyifliydi.

* Era kim? Bu hikayede neler yaşıyor?

Müslüman bir ailenin kızı. Haçlı ordularının Balkanlar'a yaptığı seferde ailesi katlediliyor. Esir pazarına satılmak üzere köle oluyor. Top ustası Urban, pazarda onu görüyor, kaybettiği öz kızının yerine koyuyor. Babalığının tüm meziyetlerini, top dökümüyle alakalı her şeyi öğreniyor ve aynı zamanda babasının sağ kolu oluyor. Öğrenme hevesi, ailesinin intikamını almak için aslında. Genç bir kız olduğunda, Ulubatlı Hasan'ın sevgilisi oluyor.

* Benzer yönleriniz var mı?

Çocukluğumda hep kısa saçlıydım. Erkek berberinde tıraş edilirdim. Saçlarım örgülü olmadı hiç. Ablamdan sonra erkek çocuk beklendiği için öyle yetiştirildim. Babam bana boks yapmayı bile öğretti. Kız olduğumun farkına çok geç vardım.

* Ne zaman?

İki erkek benim için kavga etti. "Ben kızım galiba" dedim. O zaman 13 yaşındaydım. O yaşa kadar okul üniforması dışında hiç etek giydiğimi hatırlamıyorum.

Röportajın tamamı Tempo şubat sayısında…

Röportaj: Bahar DağlıFotoğraflar: Altan Aykan

Sabah : http: //www.sabah.com.tr

Dilek Serbest Özdemir Asaf Ümit Ünal Magazin Haberler