TÜM KATEGORİLER
Kan Grubuna Bakılarak Babalık Saptanamaz"
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi ve adli tıp uzmanı Prof. Dr. Ersi Abacı Kalfoğlu, kan grubuna bakılarak babalık saptanamayacağını ancak bunun sık yapılan bir hata olduğunu kaydetti.
MURAT EĞİLMEZ - Yeni Yüzyıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi ve adli tıp uzmanı Prof. Dr. Ersi Abacı Kalfoğlu, kan grubuna bakılarak babalık saptanamayacağını ancak bunun sık yapılan bir hata olduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Kalfoğlu, AA muhabirine, "Bombay tipi" denilen babanın kan grubunun çocukla uyuşmuyormuş gibi gözükmesine karşın gerçekte uyuşması durumunun basit bir testle ortaya çıkarılabildiğini anlattı.
Yöntemin DNA testi gibi pahalı olmadığını da belirten Kalfoğlu, "Adana'daki örnek olay, bu şekilde dünya kadar erkeği şaşırtıyor, dünya kadar kadını mağdur ediyor. Çünkü kadınlar birdenbire, 'çocuğu başkasıyla yaptı' konumuna düşüyor. İnsanların hayatları altüst oluyor. Kan grubuna bakılarak babalık saptanamaz. Bu çokça yapılan bir hata ve ne yazık ki bu bilgi doktor ağzından çıkıyor. Doktor ağzından çıkan bilgi de insanları çok etkiliyor." değerlendirmesini yaptı.
Prof. Dr. Kalfoğlu, şunları kaydetti:
"Bir adamın kan grubu 0 ise bu adamın karısı A grubundansa, 'Bu adamın B grubu çocuğu olamaz. Çünkü bu B özelliğini çocuk nereden aldı? Gökten zembille düşmediğine göre de bu B'yi bu çocuğa biri verdi. Bu kim, bu başka bir erkek' deniyor ve ondan sonra deniyor ki '0 grubu olan bir adamın böyle bir çocuğu olamaz, sen baba değilsin, bu kadın bu çocuğu başkasıyla yaptı'. Oysa böyle olmayabilir. A ve B olmak üzere iki tür kan grubu var. ya da hiç yoktur o zaman da 0 grubuyuz demektir veya her ikisini de içinde barındırır AB olur. Şimdi kanımızda dolaşan bu hikayelerin gözle görülebilmesi için bir yere yapışması lazım. Bir yapıştırıcı lazım. Yapışınca biz onları görüyoruz, dolaşınca biz onları göremiyoruz. Bazı insanlarda bu yapışkan yok. Yapışkan olmadığı zaman kanda dolaşıyor ama yapışmıyor, yapışamıyor dolayısıyla onu göremiyorum adamı 0 olarak görüyorum. Oysa adamın kanında A'lar B'ler dolaşabilir. Peki ne oluyor? Şimdi bu adam yapışkanı olan bir kadınla evlenir de bir çocuk doğurursa çocuk kadından yapışkan almış olabiliyor. O zaman babanın dolaşan B'si çocuğa yapışıyor, çünkü çocuğun yapışkanı var. Yapışkan anneden geçiyor. Anneden gelen yapışkan üzerine babanın B'si yapışıyor ve çocukta görülebiliyor. Buna Bombay kan tipi deniyor."
Bombay kan tipinin zannedildiği gibi hiç de nadir olmadığını ifade eden Ersi Abacı Kalfoğlu, Türkiye'de çok insanda görüldüğünü söyledi.
Prof. Dr. Kalfoğlu, Adana'da bu nedenle kadının bebeğiyle evini terk etmesiyle ilgili olayda da benzer bir durumun söz konusu olabileceğini vurguladı.
Kadının kaçma sebeplerinin çoklu olabileceğine değinen Kalfoğlu, "Çocuk ailenin olabilir. Gerçekten çocuğudur ama başkasıyla yapmıştır, çocuk onun değildir ama aşırı sevgi geliştirmiş olabilir, her türlü olabilir. Önemli olan bir doktorun onlara 'Mümkün değil bu çocuk senin olamaz' demesi. Bu adamları doktor olarak yetiştirirken bunları öğretmemişiz." dedi.
Kesin sonucun DNA testiyle olacağını belirten Prof. Dr. Kalfoğlu, "Ancak pahalı bir yöntem olan bu teste başvurmadan önce çok ucuz ve basit bir yöntemle babanın Bombay olup olmadığının sorgulanması gerekirdi." ifadesini kullandı.
- Adana'daki olay
İddiaya göre, hamileliği süresince erkek çocuğunun olacağı söylenen kadın, 31 Temmuz'da doğum yaptığında kızı oldu. Anne, ardından prosedür gereği aile sağlık merkezine gidip bebeğinin topuğundan kan aldırdı ve yapılan kan testinde çocuğun kan grubuyla anne babanın kanının uyuşmadığı iddia edildi, aileye çocuğun kendilerinden olamayacağı söylendi.
Hastaneye başvurup bebeklerin karışmış olabileceğinden şüphelendiklerini ileten aile, inceleme yapılmasını istedi, hastane de bebeklerin karışmasının söz konusu olmadığı yanıtını verdi.
Bunun üzerine savcılığa suç duyuru yapmaya hazırlanan aileden adli tıp, DNA testi için örnek istedi. Baba örnek verirken, anne bebeği de yanına alarak evini terk etti.
