İso Başkanı Bahçıvan Soruları Yanıtladı Açıklaması

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) işini gayet iyi yaptığını belirterek, "TCMB'nin bugün de Türkiye içindeki ve dışındaki tüm dengeleri, dünya finans piyasalarındaki dengeleri gözetecek bir karar alacağını düşünüyoruz. Genel ortalamanın beklentisi civarında bir faiz indirimi olacağını öngörüyoruz" dedi.

Bahçıvan, İSO tarafından hazırlanan "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" 2013 yılı araştırması sonuçlarının paylaşıldığı toplantın ardından basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde yer alan şirketlerin Ar-Ge harcamalarıyla ilgili bir soru üzerine Bahçıvan, sıralamayı tek tek şirketler bazında yapmadıklarını genel bir bakış açısının söz konusu olduğunu belirterek, Türkiye genelinde Ar-Ge' ye ayrılan payın artırılması gerektiğini söyledi.

Bahçıvan, faizlerdeki artışın sektöre ve kura yansımasıyla ilgili bir soruya şöyle cevap verdi:

"Kurdaki dalgalanma geçen yıl kadar yüksek değil ama TCMB'nin faizlerle ilgili uyguladığı politikada TCMB'nin proaktif değerlendirmelerinde Türkiye'nin günlük rekabeti kadar, şirketlerin bilançoları üzerindeki yüksek döviz borcunun da etkisi var. Bu konuyu TCMB'nin çok ciddiye aldığını, bu konudaki hassasiyetini ve siyasilerden çok daha faklı değerlendirdiğini yakinen görüyoruz. Bu konudaki değerlendirmenin ne kadar doğru olduğunu, Türkiye'nin aşırı kur volatilitelerine karşı dayanma gücünün çok yüksek olmadığını ve bu konuda oluşabilecek olumsuzlukların Türk ekonomisine ödeteceği bedelin çok büyük olduğunu bugün veriler bir kez daha gözler önüne sermiştir. Günübirlik faiz üzerindeki baskı çalışmalarının veya TCMB'nin sürekli faiz indirme yönündeki aktivitelerinin Türkiye'nin uzun vadeli dengelerinin bozulmasında oluşabilecek riski hesaba katarak, TCMB'nin günlük politikalarına müdahale etmek gerektiğini düşünüyorum. O bakış açısını TCMB'nin çok sağlıklı yaptığını düşünüyorum."

Bahçıvan, "TCMB'nin bugünkü toplantısından faizle ilgili nasıl bir karar çıkar?" sorusuna karşılık, TCMB'nin kararlarına günlük müdahaleler noktasında bir katkı yapma ihtiyacı hissetmediklerini belirtti.

Erdal Bahçıvan, "TCMB'nin işini gayet iyi yaptığını, TCMB ekibinin Türkiye ekonomisinin ve reel sektörünün uzun vadeli hedeflerini çok iyi bir nabız tutarak gözlemlediğini düşünüyoruz. Bugünkü kararlarda da Türkiye içindeki ve dışındaki tüm dengeler, dünya finans piyasalarındaki dengelerini gözetecek bir kararın alınacağını öngörüyoruz. TCMB'nin kararını saygıyla karşılayacağız. Genel ortalamanın beklentisi civarında bir faiz indirimi olacağını düşünüyoruz. Bu konuda asla bir müdahalemiz olamaz. Bizim işimiz üretimi en iyi şekilde yapmak. Türk Lirası'nı emanet ettiğimiz TCMB'nin görevini en iyi şekilde yapacağına inanıyoruz. Bu kurumun da kredibilite noktasında güçlü tutulması gerektiği düşüncesindeyiz" diye konuştu.

Türkiye'nin yeni bir sanayi modeli oluşturması gerektiğine işaret eden Bahçıvan, devletin lokomotif bir rol üstlenmediği ülkelerde sanayinin güçlü bir şekilde büyümediğini kaydetti.

"Bu yıl tahmin edildiği kadar olumsuz bir büyüme olmayacak"

Bahçıvan, her şeyi devletten bekleyen bir anlayış içinde olmadıklarına dikkati çekerek, "Bugün Türk sanayisinin en eksik olan noktalarından biri, hala daha ataerkil usullerle bir finans yönetimi, bir risk yönetimi mantığı içinde olmak. Türk sanayisinin mutlaka finans yönetimi noktasında kendini geliştirmesi, daha modern bir finans yönetimine ulaşması şart" dedi.

Bu yıl Türkiye'nin büyüme rakamları hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bahçıvan, şunları söyledi:

"Şu an büyüme rakamlarına bakıldığında, herhalde son yılların üzerinde en çok oynanan tahminlerin en çok değiştiği yılı olarak tarihe geçecek. Yıla girerken çok karamsar bir görüntü vardı. Sonra bu her ay olumlu noktaya gitmeye başladı. Şu anda da yüzde 2 ile 4 arasında bir büyümeden bahsediliyor. Gözüken o ki, tahmin edildiği kadar olumsuz bir büyüme olmayacak ama tabii önümüzdeki günlerin ne getireceği de net değil. Biz büyümeye yönelik beklentimizi çok olumsuz noktada tutmuyoruz ama temel olay büyümenin kalitesi. Eğer büyüme yine tüketim, gayrimenkul bazlı büyüme olacaksa bu bizi mutlu etmez."

Bu yılki ilk çeyrek büyümesinde kendileri için en olumsuz göstergenin, özel sektör yatırımlarının payının yüzde 0,5'te kalması olduğunu dile getiren Bahçıvan, bunun da sanayinin kapasitesini doğru kullandığını ama bunu tamamlayacak yeni yatırımların o seviyede olmadığını gösterdiğini söyledi.

Bahçıvan sanayi sektörü için 2014 yılının nasıl geçmesini beklediğinin sorulması üzerine, "Falcılık yapmaya gerek yok. Gündem o kadar hızlı değişiyor ki, temel bakış açısının değiştiğini görürsek bu iyimserliğin daha güçlü olduğunu söyleyebiliriz. Finansmandan dolayı 2014 daha istikrarlı giderse belki olumlu bir tabloyla karşı karşıya kalabiliriz ama asıl bizim için önemli olan bir gün eğer ilk 500'ü 'yüksek teknolojinin payı yüzde 10'lara 15'lere geldi' diye açıklarsak, 'daha rekabetçi bir sanayi gücüne gitti' diye açıklarsak, o zaman buradan daha huzurlu şekilde ayrılırız" yanıtını verdi.

"Irak'ta yaşanan gelişmelerden dolayı sanayicinin tedirgin olup olmadığı" sorusu üzerine Bahçıvan, "Pazar kaybeden herkes endişeli olur. Bir pazarınızı kaybediyorsanız ve bu pazar sizin en önemli ihraç pazarlarınızdan biriyse ve bunun ne kadar sürede çözüleceğine dair bir belirsizlik de varsa 'bundan endişelenmiyoruz' demek fazla iyimserlik olur. Özellikle birtakım sektörlerde tabii ki bir endişe var, umuyoruz uzun sürmez. Devam ederse, ihracatımız için de, sanayimizin bazı sektörleri için de el atılması gereken bir boyuta gidebilir. Devlet orada mutlaka desteğini göstermek zorunda, bu firmaların yalnız bırakılması gibi bir lüksü yok" değerlendirmesini yaptı.

- İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi