TÜM KATEGORİLER
İshal Hayvanlara Aspirinli Kolalı Tedavi
Elazığ'ın Ağın ilçesinde tarım ve hayvancılıkla uğraşan Mehmet Öztürk'ün (53), ishal olan küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarını aspirinli kola içirerek tedavi etmesi görenleri şaşırtıyor Öztürk: "Küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarıma, keçi yavrularıma, kuzularıma içiriyorum, ishallerini kesiyor" FÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Özen: "Bu tür yöntemler bilimin denetimi içerisinde olduğu ve akıl dışı uygulamalar içermediği sürece yararlı sonuçlar doğurabilir"
İSMAİL ŞEN / MEHMET AĞIN - Elazığ'ın Ağın ilçesinde tarım ve hayvancılıkla uğraşan Mehmet Öztürk'ün (53), ishal olan küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarını aspirinli kola içirerek tedavi etmesi görenleri şaşırtıyor
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babadan kalma hayvancılık mesleğini uzun yıllardır sürdürdüğünü söyledi.
On yıl önce hayvanlarının sık sık ishal olduğunu ve o dönemlerde ilçede veteriner ilacı satan herhangi bir yer olmaması nedeniyle zamanında ilaç bulamadığından tedavisi geciken hayvanlarının zayıfladığını, et ve süt verimlerinin düştüğünü dile getiren Öztürk, bu durumun kendisini sıkıntıya soktuğunu ifade etti.
İshal olduğunda arkadaşının önerisiyle aspirinli kola içtiğini ve iyileştiğini anlatan Öztürk, bunun üzerine, onlarda da etkili olabileceği düşüncesiyle karışımı hayvanlarına içirmeye karar verdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"'Kolanın içine at aspirini, iç keser dediler', attım, benimkini kesti. 'Tamam' dedim 'ilacı bulduk.' Kendime uyguladığım gibi hayvanlarıma da uyguladım, içirdim hemen kesti. İki gün sonra kupkuru ediyor. O günden sonra 10 senedir bunu kullanıyorum. Küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarıma, keçi yavrularıma ve kuzularıma içiriyorum, ishallerini kesiyor. Başka hiçbir şey kullanmıyorum."
-Uzman görüşü
Fırat Üniversitesi (FÜ) Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Abdullah Özen de halk arasında görülen bu tür tedavi yöntemlerine veterinerlikte folklorik veteriner hekimliği adının verildiğini söyledi.
Halk ilacı ya da halk hekimliği olarak da adlanıdırılan bu tür tedavi yöntemlerinin bin yıllardır insanlar tarafından atadan dedeye, dededen babaya veya usta çırak ilişkisiyle öğrenilerek, ya kendilerinin ya da hayvanlarının tedavisi için kullanıldığını ifade eden Özen, "Biz bu yöntemlerin tamamına 'ampirik yöntemler' yani deneme yanılma yoluyla öğrenilmiş yöntemler diyoruz. Aslında bu tür tedavi yöntemleri hepimizin gündelik hayatında vardır. Örneğin, hafif bir soğuk algınlığında nane kaynatırsak, çayımıza limon sıkarsak ya da birtakım gündelik tedbirler alırsak bunlar ampirik yöntemlere dayanır" diye konuştu.
Halk arasında bilimsel metodlara başvurarak hayvanlarını tedavi etmek isteyenler olabileceği gibi bu tür metodlara başvuran insanların da bulunabileceğini aktaran Özen, şunları kaydetti:
"Ne kadarın doğru ya da ne kadarın yanlış olduğunu söylemekle ilgili tartışmalarda, doğruda da durmak yanlıştır, yanlışta da durmak yanlıştır. Çünkü modern eczacılık bilimi aslında ampirik metodlarla geliştirilmiş tedavilerden bugünkü seviyesine ulaşmıştır. İnsanlar ampirik yöntemlerle yapılan tedavilerin neden uygulandığı ve canlıyı iyileştirdiği sorusuna buldukları cevaplarla bilimi geliştirmişlerdir ki folklorik veteriner hekimliğinin içerisinde modern bilimin işine yarıyacak çok sayıda veri bulunmaktadır ve bulunacaktır. Bu tür yöntemler bilimin denetimi içerisinde olduğu ve akıl dışı uygulamalar içermediği sürece yararlı sonuçlar doğurabilir. Ne var ki modern bilimin denetimi folklorik uylamaların da üzerindedir. Dolayısıyla hayvancılıkla uğraşanların ya da kendisini tedavi etmek isteyenlerin uzmanların görüşlerini dikkate almaları tavsiye olunur."
Prof. Dr. Özen, halk arasında görülen bu tür tedavi yöntemleri ile ilgili bilimsel araştırmaların devam ettiğini sözlerine ekledi. - Elazığ
