HDP'li Vekil Meclis Kürsüsünde Osmanlıca Konuştu
HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Osmanlıcanın zorunlu ders olması tartışmalarına atfen TBMM'de yaptığı konuşmaya, Osmanlıca ile başladı.
HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Osmanlıcanın zorunlu ders olması tartışmalarına atfen TBMM'de yaptığı konuşmaya eski Türkçe ile başladı.
"MECLİS-İ KEBİR-İ MİLLİ REİSİ HAZRETLERİ"
HDP'nin Soma ve Ermenek başta olmak üzere madenlerde meydana gelen kazalarda sorumluluğu olduğu gerekçesi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hakkında verdiği gensoru önergelerinin gündeme alınıp alınmaması görüşmelerinde partisi adına söz alan HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, konuşmasına Osmanlıca olduğunu söylediği eski Türkçe ile başladı. Kürkçü, "Meclis-i Kebir-i Milli Reisi Hazretleri, muhterem mebusefendiler ve hanımefendiler; Kuvvet ve Menba-i Servet-i Tabii Nazırı Devletlü Taner Yıldız Beyefendi'nin kanunen memur idüldüğü vazaifin ifasında irae eylediği acz, maadinde, icraında mesul olduğu tanzimattan sarfınazar iderek amaleyi sermayedarın keyf ve arzusuna terki, kendü Adalat-ü İnkişaf Fırkasının tarafdaranını memleketin menba-i servet-i tabiinin yağması içün muktedir kılması ve nihayet vazife esnasında ifası muktezi tedabirden imtinası ve maadin civarlarındaki istihsalin kanun ve nizamnameleri ihlaliyle tamamiyle taşeron dimekle maruf kumpanyalara terki neticesiyle vuku bulan amele cinayatında evleviyetle mesul bulunduğuna mebni merkum müma-ileyhin istifasını talep eyleyeceğiz. Evet, tefhimde müşkülatla düçar olduğunuzu rü'yet eyliyorum, o yüzden ne dediğimi anlatayım, anlamadığınızdan eminim" dedi.
"SEN ANLAT BİZ ANLADIK"
AK Parti sıralarından gelen "Sen anlat biz anladık" sözleri üzerine "Hakikaten mi, ne dedim? Hiçbir şey anlamadınız. Ama işte bu boş işlerle bizi uğraştırıyorsunuz, ister istemez üç-beş dakikamız buna gidiyor" diyen Kürkçü, "Aslında bizim ecdadımızın lisanı değildir. Bizim ecdadımız böyle konuşmaz. Osmanlı sülalesi ve onların memurları böyle konuşurdu. Şimdi 'ecdadın dili' diye bize bunları söylüyorsunuz ama bizim ecdadımız göçebe Türkmenler, göçebe Kürtler, Türkiye'nin dört bir tarafındaki rençper, çoban, amele insanlardır. Onlar, bu insanlar hakkında şöyle derler; 'şalvarı şaltak Osmanlı, eğeri kaltak Osmanlı, ekende yok, biçende yok, yemede ortak Osmanlı' Biz, bu Osmanlı'nın adetlerini, usullerini sürdürerek üzerimizdeki kapitalist baskıya ek olarak bir de böyle çökertilmiş, geriye savrulmuş bir iktidar ve sömürü mekanizmasının hayaletini, gölgesini üzerimizde taşıyarak iktidar eylemeye kesinlikle karşı olarak bugün karşınızdayız. Biz, Sayın Taner Yıldız'ın istifasını istiyoruz ve elle tutulur sebeplerimiz var" açıklamasında bulundu.