Haberler

Siirt'te Kadın Yürüyüşüne Polis İzin Vermedi

Siirt'te Kesk ve Halkeveleri'ne Bağlı Bir Grup Kadının Kadına Yönelik Şiddeti Kınamak İçin Yapmak İstediği Yürülüşe Polis İzin Vermedi.

SİİRT'te KESK ve Halkeveleri'ne bağlı bir grup kadının kadına yönelik şiddeti kınamak için yapmak istediği yürülüşe polis izin vermedi. Yaşanan sözlü tartışmanın ardından kadınlar ketten ayrıldı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfedarasyonu (KESK) ve Halkevleri üyesi kadınların, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü için 9 Kasım günü Van'dan başlattıkları yürüyüş ve eylem bugün Siirt'te devam etti. Ellerinde Türkçe ve Kürtçe yazılı dövizler ile önce Siirt Belediyesi'ne gelen kadınları, Bağımsız Belediye Başkanı Selim Sadak karşıladı. Kadınlar adına basın açıklaması yapan Ankara Halkevi üyesi Tuğçe Çetin, Nisan ayında Siirt'te yaşanan tecavüzlere dikkat çekerek, hükümet üyesi bakanların bu olayı gizleyerek suça ortak olduklarını iddia etti. "Kadına yönelik şiddet suçtur ve bu suça göz yuman erkek egemenliğine esastan itirazımız var" diyen Tuğçe Çetin, çocuk istismarı suçunu işlemekten hüküm giyen Hüseyin Üzmez'in raporlarına müdahale edilerek aklanmaya çalışıldığını ileri sürdü.

Mardin'in Bilge Köyü'nde öldürülen kadın ve çocukları, Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde patlama sonucu ölen Ceylan Önkol'un ölümlerini hatırlatan Çetin, "Devlet kendi işlediği suça bizleri de ortak etmeye çalışıyor. Siirtte aile içi şiddet derinleşirken, cinsel istismar, taciz ve tecavüzler kadınların yaşadığı veya yaşayabileceği münferit olaylar olarak anılmaktadır. Bu suçu işleyen erkeklerin ve devletin arasındaki dayanışma ise 'gizlilik' kisvesi altında güçlendirilmektedir. Bunun içindirki olaya ilk müdahale edebilecek Vali ve Emniyet Müdür organize bir biçimde çalışarak Siirt'in adı kötüye çıkmasın diye, 7 kız çocuğunun tecavüz edildiği bilgisini ilin sınırları dışına taşırmayacak kadar itinalı hareket etmişlerdir. 7 kız çocuğunun 2 yıl boyunca 100 erkek tarafından cinsel istismara maruz kalmasına göz yummuşlardır. İlenen apacık bir insanlık suçudur, Hem de bu kadar 'kolektif organize' işlenmiş bir insanlık suçudur" dedi.

Basın açıklamasından sonra grup halinde Kürtçe ve Türkçe yazılı dövizler açarak yürümek istedi. Güvenlik güçlerinin izin vermemesi üzerine kadınlarla-polis arasında kısa süreli sözlü tartışma yaşandı. Kadın gurupları, daha sonra açıklama yapılan alana gelen özel otübüslerine binerek, kentten ayrıldı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title