Haberler

Azra'nın katili intihar edince acılı baba emin olmak için cezaevine koştu: Münevver olayı gibi şüphe olmasın istedim

Güncelleme:

Antalya'da üniversite öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu'nu öldürüp cesedini 13 parçaya ayıran Mustafa Murat Ayhan, tutuklu bulunduğu cezaevinde bileklerini keserek intihar etti. Ayhan'ın öldüğünden emin olmak isteyen genç kızın babası Mustafa Haytaoğlu, Diyarbakır'a geldi. Savcıyla görüşen Haytaoğlu, kızının katilinin öldüğünden emin olduğunu belirtip "Münevver Karabulut olayında böyle bir şüphe oldu. O yüzden işi sağlama almak için geldim." dedi.

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu, geçen yıl 28 Temmuz'da evden çıktıktan sonra kendisinden haber alınamadı. Telefonu da kapalı olan Haytaoğlu'na ulaşılamayınca Adana'dan gelen babası Mustafa Haytaoğlu, polise kayıp başvurusu yaptı. Antalya polisi, Azra'nın cep telefonundan en son inşaat mühendisi ve emlak ofisi sahibi Mustafa Murat Ayhan ile görüştüğünü tespit etti.

Azra'nın babası, intihar eden cani katili tespit etmek için Diyarbakır'a geldi

MÜEBBET CEZASI ALMIŞTI

Cinayet masası ekiplerinin çapraz sorguya aldığı Ayhan, cinayeti itiraf etti. Mustafa Murat Ayhan, Varsak'ta ormanda Azra Gülendam Haytaoğlu'nu gömdüğü yeri ekiplere gösterdi. Cesedin parçalarını bulan ekipler, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna gönderdi. Azra'nın başı tüm aramalara rağmen bulunamadı. Mustafa Murat Ayhan, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı. Ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istenen ve Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan Mustafa Murat Ayhan, 30 Mayıs'ta karar duruşmasına çıktı. Antalya 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 5'inci duruşmada Ayhan'a 'nitelikli kasten öldürme' suçundan 'ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, 'cinsel saldırı' suçundan 16 yıl hapis cezası verildi.

Azra'nın babası, intihar eden cani katili tespit etmek için Diyarbakır'a geldiMustafa Murat Ayhan

BİLEKLERİNİ KESTİ

Mustafa Murat Ayhan, gece yarısı sıralarında tutuklu bulunduğu Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde bileklerini keserek intihar etti.

"MÜNEVVET OLAYINDAKİ GİBİ ŞÜPHE OLMASIN İSTEDİM"

Azra'nın babası Mustafa Haytaoğlu ise Diyarbakır'a gitti. Acılı baba kafasında soru işareti kalmasın diye geldiğini belirterek, "Münevver Karabulut olayında böyle bir şüphe oldu. Babası bunu dile getirdi. O yüzden işi sağlama almak için geldim. Ben ona Allah rahmet eylesin de diyemiyorum, ateşi bol olsun da diyemiyorum. Her şeyi Allah'a havale ediyorum. Onu avukatlar savunamayacak. Orada tek başına. Belasını buldu. Bir nebze de olsa benim yakınlarımın, ailemin çevremin hepsinin yüreğine su serpildi." dedi.

Azra'nın babası, intihar eden cani katili tespit etmek için Diyarbakır'a geldi

"KEŞKE ÇOCUĞUMUN KAYBOLAN UZUVLARININ YERİNİ SÖYLEYİP ÖLSEYDİ"

Haytaoğlu açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Ama içimde kalan şu; bize bu iyiliği yaptı, intihar etti. Keşke çocuğumun kaybolan kafasını, kaybolan ellerini, bazı uzuvlarının yerini söyleyerek kendini öldürseydi. Artık kızımın mezarına çok rahat gitmek istiyorum. Bu haberi duydum, emin oldum ama vicdanımı rahatlatmak için buraya geldim. Herkesten Allah razı olsun. Devlet bize sahip çıktı. Hükümetimiz, memleketimiz sahip çıktı. Öldüğünden emin oldum. Konuştum, ailesinin gelip alacağını, başka bir cenazeyi almayacağını öğrendim. Kafam rahat olmazsa burada yatarım, gitmem dedim. Sağ olsun savcı bey beni ikna etti. İkna oldum. Sonuçta inançlı insanlarız.

"ÖLDÜĞÜNDEN EMİN OLDUM"

Her şeyden şüphe duymaya gerek yok. Ben sadece emin olmak için geldim ve emin oldum. Cani için çok şeyler konuşmak istemiyorum. Zaten herkes ona gerekli 'dua'ları ediyor. Kuzumun mekanı cennet olsun. Babasının kendisi için savaştığını gördü eminim. Işıklar içinde uyusun. Karmakarışık duygular içerisindeyim. Saat 20.00 sularında kesici bir aletle intihar ediyor. Daha sonra ambulansta vefat ediyor. Hastaneye naklediliyor. Tek tek dinledim. Sonuçta biz hayatın içindeyiz. Yalan söyleyecek halleri yok. Emin oldum. Benim kızım bir gazeteci adayıydı. Meslektaşınız olacaktı. Haber yapacaktı haber oldu. Mekanı cennet olsun"

MÜNEVVER KARABULUT OLAYI NEDİR?

Lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde Cem Garipoğlu tarafından öldürülmüştü. Cinayet duyulduktan sonra Türkiye kamuoyunda büyük tepki oluşmuştu. Katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten 197 gün sonra teslim olmuştu. Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde Silivri'de cezasını çektiği 5 No'lu L Tipi Kapalı Cezaevi'nde kendini asarak intihar etmişti. Karabulut'un babası, katil Cem Garipoğlu'nun mezarını açtırmak istediğini ve şüphelerinin ancak mezarın açılmasıyla giderileceğini söylemişti.

Azra'nın katili cezaevinde intihar edince acılı baba emin olmak için cezaevine koştu: Münevver olayı gibi şüphe olmasın istedimCem Garipoğlu - Münevver Karabulut

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Azra Gülendam Haytaoğlu Diyarbakır Haberler

500

Yorumlar (4)

Denden Semsem:

görülüyor ki katilin ölmesi ancak yüreklerdeki sızıyı dindiriyor. ohalde adaleti devlet de sağlamalı. bu aynı zamanda başka acıların da önüne kısmende olsa geçmiş olur.

77
0
yanıtYanıtla
hakan gardas :

Senin istediğin idam gelmez, sonra AB ye ne deriz? ABD ye ne deriz?

yanıt32
yanıt4
Ütopik Yorumcu:

Bu daha güzel bir haber olmuş aile için allah rahmet eylesin

45
0
yanıtYanıtla
TIRNAKÇI CEMİL AMCANIZ:

İlk okurken sevindim emin oldum deyince gösterdiler sandım, şaşırdım iyi göstermişler dedim ama okudum ki yine birebir konuşma ile ikna olmuş şüphelerim yine yumuşamadı cesedi gizlice göstermeleri lazımdı. Cem Garipoğlu olayı gibi hava da kaldı.

27
2
yanıtYanıtla
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title