Haberler

Ek Bilgilerle) - Erdoğan: Bu Eş Başkanın Yaptığı Açık ve Net Olarak Bir Provokasyondur, İhanettir

Tur uçağı ile saat 09.45.de Suudi Arabistan'a giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde yaptığı açıklamada, "Eline saz almakla, Nişantaşı'nda tur atmakla Türkiye Partisi olunmuyor" dedi.

Tur uçağı ile saat 09.45.de Suudi Arabistan'a giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde yaptığı açıklamada, "Eline saz almakla, Nişantaşı'nda tur atmakla Türkiye Partisi olunmuyor" dedi.

"Demokratik Toplum Kongresi'nin "özerklik" açıklamasını da değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu açıklamalar maalesef ismi demokratik ama uygulamaların demokrasi ile alakası olmayan bir yapı bunlar. Halkın iradesi silahtan güçlüdür. Ama bunlar parlamentoya inanmış değiller. Bunlar bir taraftan 'Biz Türkiye partisiyiz' demeye başladılar. Bunların bir Türkiye partisi olmadığı ortaya çıktı. Yani ele saz almakla veya Nişantaşı'nda tur atmakla Türkiye partisi olunmuyor. Türkiye partisi olabilmek için tüm Türkiye'de halkımızın değerlerine saygı duymak gerekir. Bu değerlere saygı duymayanların, kandan beslenenlerin, halkımızı sokağa dökmek suretiyle sadece 6-7-8 Ekim tarihlerinde bu eşbaşkanlardan bir tanesinin sokağa davetiyle, benim Kürt kardeşlerimin bir kısmı maalesef bu davete uydu. Bunun neticesinde 50 Kürt kardeşimiz öldü. Ölenler de öldüren de Kürt'tü. Dün Erzurum İspir'de bir kardeşimizin, bir uzman çavuşumuzun şehit olması neticesinde babasının haykırışı vardı. 'Ben de Kürdüm, eşim de, anam da, babam da Kürt. Nedir bu' diyor. Bunlar ademe mahkum ediliyorlar. Zaten ademe de mahkum edilecekler. Sen hangi hakla Türkiye'nin mevcut üniter yapısı içerisinde Güneydoğu ve Doğu'da bir devlet kurmaktan bahsediyorsun. Zerre kadar parlamento içerisinde olduğunun farkında olsa ki bu kişi daha milletvekili yemini etmiş değil. Anayasamızın 14. Maddesi bir defa bunların attığı bu adımlara karşı konulmuş bir maddedir. Siz böyle bir adımı atamazsınız. Böyle bir şeye zaten bu ülkenin ne mili iradesi müsaade eder, ne güvenlik güçlerimiz buna müsaade eder. Anında bizler gereğini bugüne kadar nasıl yaptıysak, bundan sonra da yaparız. Nasıl açtıkları çukurlarda kendileri boğuluyorsa, bundan sonra da boğulmaya devam ederler. Olay bu kadar açıktır, nettir. Bunların bu camilere olan saldırıları, okullara olan saldırıları, sonlarının geldiğinin akıbetidir. Oradaki samimi esnaf kardeşlerimizin dükkanlarına yaptıkları saldırılar, bunlar benim Kürt kardeşimin temsilcisi değiller. Onları tehdit ile yıldırmak suretiyle gasp eden gaspçılardır."

DEMİRTAŞ 4 GÜN ÖNCE YEMİN ETMİŞ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sözlerinden kısa bir süre sonra kendisine uzatılan bir not üzerine gazetecilere gülümseyerek, " Demirtaş 4 gün önce yemin etmiş. O kadar yakından takip edemiyoruz tabii. Bu da çok manidar " dedi.

FIRAT'IN BATISI

Cumhurbaşkanı Erdoğan bir gazetecinin, YPG'nin Fırat'ın batısına geçtiği haberlerine ilişkin sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Bizim kendi güvenlik güçlerimizin batıya geçtiklerine yönelik kesin bir haber söz konusu değil. Bu bazı kaynakların yapmış olduğu açıklamalardır. Burada özellikle Cerablus'ta DAİŞ'e yönelik koalisyon güçleri olarak attığımız bir adım var. Birinci derecede Cerablus'u DAİŞ'ten temizlemek. Bu devam etmektedir. Bu kesinlikle başarılacaktır. Irak'ta da şu anda Ramadi'de mevcut gelişme DAİŞ'in oradan sökülüp atılması. Diğer yerlerde de bunlar olacaktır. Terör örgütlerinin o ülkenin mili güçlerinin sağlam durması karşısında dayanmaya tahammülü yoktur. Türkiye'de de bu noktada kararlılığımız ortada. PKK'ya karşı verilen mücadele aynı kararlılıkla devam edeceği gibi bölgede de atacağımız adımlar bunun yansımasıdır."

"ANAYASA İÇİN GEREKİRSE HALKLA ARAMA KONFERANSLARI YAPILABİLİR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yeni anayasa çalışmaları için sorulan bir soruya " Gerekirse halkla arama konferansları yapabiliriz" diyerek şunları söyledi:

"Hemen hemen bütün siyasi partiler de bunun sözünü seçimlerde verdiler. Seçimlerde verilmiş olan bu sözün temenni ederiz ki yerine geldiğini görürüz. Daha önce Başbakanlığım dönemimde biliyorsunuz parlamento içindeki 4 siyasi partinin kurmuş olduğu bir uzlaşma komisyonu ile başlattığı çalışma vardır. 47 madde bir mutabakat sağlanmıştı. O zaman ana muhalefet genel başkanı 'bu 47 maddeyi parlamentodan geçirelim' demişti. Ben de gruptaki arkadaşlarıma 'hemen bunu halledelim' demiştim. Arkadaşlarımız görüşmeyi yaptıklarında aldıkları cevap şuydu. 'Bu yetmez 4 siyasi parti liderinin buna evet demesi lazım' Her ne kadar ısrar ettiyse de arkadaşlar o süreçte ne yazık ki CHP ve AK Parti bu işi 47 madde çıkabilirdi ama olmadı. Daha sonra 60 maddeye geldiğimizde bu kez ben söyledim. 'Şu 60 maddeyi bir görüşelim, parlamentoda çıkmasını sağlayalım. Ondan sonra oturalım burada asgari müştereklerde bir araya gelelim ve yamalı bohça olmaktan çıkan ama en azından toplumun çoğunluğunun üzerinde ittifak ettiği bir sivil anayasayı çıkarmış olalım'. Maalesef ona da hayır cevabı aldık.

Şu anda sayın başbakanın yapacağı ziyaretle iki siyasi partinin ana muhalefet ve MHP'nin düşüncesini biz de takip edeceğiz. İnşallah bir mutabakat sağlanır, en azından bir asgari müşterek sağlanır ve böylece artık 12 Eylül darbesinin anayasası ile yaşamak değil, sıfır kilometre bir anayasayı tesis etmek suretiyle ülkemiz yarınlara toplumsal mutabakatın, milletin kendi iradesinin güç verdiği bir anayasa tesis edilmiş olur. Bu yüzde yüz olur diye bir şey yok ama bu çalışma iktidar-ana muhalefetle, iktidar - MHP ile, her ikisinin oluşturacağı bir mutabakatla referandum ya da parlamento içi çalışmayla yapılır. Her iki halde parlamentodan geçtikten sonra millete gitmek suretiyle tam manasıyla bir çift dikiş, sağlam irade tecelli eder. Millet der ki ben buna kararımı verdim. Gerekirse halkla arama konferansları yapmak suretiyle, halka, oluşturulacak bir anayasa maddeler manzumesinde bir adım atılabilir. Bu adımı attıktan sonra da artık milletçe 'biz milli bir anayasa kurduk."

EMRİVAKİLERLE YOL ALINMAZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan gezisiyle ilgili da şunları söyledi:

" Dostumuz kardeşimiz ve stratejik ortağımız olan Suudi Arabistan'la münasebetlerimize özel bir önem veriyoruz. Hamd olsun ortak gayretlerimiz neticesinde son dönemlerde işbiriliğimiz ziyadesiyle artmaya başlamıştır. Bu ziyaretimde başta Selman Bin Abdülaziz olmak üzere veliaht Prens Muhammed Bin Naif ve veliaht vekili Muhammed Bin Selman'la ikili ilişkilerimizi ve bölgemizdeki gelişmeleri ele alma fırsatımız olacak. Enerji, güvenlik işbirliği terörle mücadele ekonomik ve ticari meseleler gündemimizin en önemli başlıklarını teşkil ediyor. Türkiye olarak enerji kaynaklarımızın çeşitlendirilmesinden tutunuz, arz güvenliğimizin güçlendirilmesine kadar önem verdiğimiz bu konuları değerlendireceğiz. Son hadiseler uzun süredir planladığımız bazı adımlar noktasında da atacağımız adımlara hız vermemizi sağladı. görüşmelerimizde Suriye,Yemen,Irak,Libya başta olmak üzere bölgemizdeki kritik konularla ilgili değerlendirmelerde bulunacağız. "

3 BİNDEN FAZLA TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

Erdoğan son zamanlarda içte ve dışta 3 binden fazla teröristin etkisiz hale getirildiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Suriye'deki son gelişmelerin PKK terör örgütünün ülkemizin birlik ve beraberliğine yönelik iştahını da kabarttığını görüyoruz. PKK'nın Suriye kolu PYD, YPG'nin elde ettiğini düşündüğü bazı kazanımları ülkemize taşıma gayreti, son terör olaylarının gerisindeki sebeplerden birisidir. Biz bunlara fırsat vermedik asla da vermeyeceğiz. Şu an güvenlik güçlerimiz son derece başarılı operasyonlara imza atıyorlar. Yurtiçinde ve yurtdışında etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bini aşmış vaziyette. Bu operasyonlar ülkemizde terörü tamamıyla yok edene kadar ve bu noktada bölgeye refah, huzur getirinceye kadar kararlı bir şekilde milli güvenliğimiz için bunu tehdit olmaktan çıkarıncaya kadar devam edecektir. Tabii burada şunu da ifade etmek durumundayım, bölücü örgütün siyasi uzantıları mevcut konjöktürden istifade ile ağızlarındaki baklayı çıkarmaya başladılar. Bu süreç maskelerin düştüğü gerçek yüzlerin de görüldüğü bir süreçtir. malüm eşbaşkan hafta sonu Rusya ziyareti sonrasında kulaklarına üflenen suflelerin de etkisiyle olsa gerek bir takım hezeyanlar ifade etmiştir. Bu eşbaşkanın yaptığı açık ve net olarak bir provokasyondur, ihanettir. Türkiye üzerinde operasyon yapmak ameliyat yapmak isteyen herkes boyunun ölçüsünü almıştır ve bunlar da alacaktır. terör örgütü ve onun kuklası olan siyasetçiler bu noktada attıkları adımlarda bugüne kadar yaptığımız uyarılarla hep dikkatli olmalıdır derken bunlar tam aksini şu ana kadar icra etmişlerdir. biz bu açıklamaların gerçek sebebini de biliyoruz. "

HENDEĞE GÖMÜLEN TERÖR ÖRGÜTÜNE SUNİ TENEFFÜS YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR

Bu tür açıklamalar kazdığı hendeğe gömülen terör örgütünün başarısızlıklarını örtme çabasının ürünüdür. Bölgedeki kardeşlerimizin sağ duyusu güvenlik kuvvetlerimizin başarılı operasyonlarıyla adım adım yok olan terör örgütüne bu tür provokasyonlarla suni teneffüs yapmaya çalışmaktadırlar. Ne örgüt ne de onun kuklası olanlar kendilerini bekleyen akıbetten kurtaramayacaklardır. Bu Eşbaşkanın açıklamalarıyla ilgili Diyarbakır ve Ankara Başsavcılıklarımız gerekli soruşturmayı bildiğiniz gibi başlatmışlardır. daha önce diğer eşbaşkanın da buna benzer birçok açıklamaları olmuştu. Bölge insanı da bu terörist ve siyasetçi güruhunun hangi senaryoların figüranlığını yaptığını gördükçe onlarla arasına mesafe koymuştur. ülkemizin birliğine beraberliğine huzuruna kardeşliğine balta vuran bu ihanet şebekesinin hak ettikleri dersi milletimizden ve hukuktan en kısa sürede alacaklarına inanıyorum.

Bu ziyaretimin Suriye ve Irak başta olmak üzere tüm bölgede barışın huzurun ve istikrarın hakim olması için bir vesile teşkil etmesini diliyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yanında eşi Emine Erdoğan ile birlikte TC-TUR uçağı ile Riyad'a hareket etti. - İstanbul

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Politika

Recep Tayyip Erdoğan Suudi Arabistan Nişantaşı Politika Haberler

title