Haberler

Dünya İnsani Zirvesi

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael D. Higgins, "Özellikle Suriye'deki mülteciler konusunda yapılanları düşündüğümüzde acaba burada yaptıklarımız eksik kalmıyor mu? Burada insanların ihtiyacını karşılamaktan ne yazık ki uzaktayız." dedi.

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael D. Higgins, "Özellikle Suriye'deki mülteciler konusunda yapılanları düşündüğümüzde acaba burada yaptıklarımız eksik kalmıyor mu? Burada insanların ihtiyacını karşılamaktan ne yazık ki uzaktayız." dedi.

Birleşmiş Milletler tarafından Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi kapsamındaki oturumda konuşan Higgins, bu toplantıda, insanlık için ortak bir vizyon yaratılmaya çalışıldığını, insanların onuruna saygılı bir gelecek inşa etmek için çaba gösterildiğini dile getirdi.

Yeni ortaklarla çalışılacaksa, bu ortakların şeffaflık konusunda taahhütlerini ortaya koyması gerektiğini vurgulayan Higgins, sivil toplum kuruluşları, devletler, özel sektörün yeni kesimlerinin şeffaflık konusunda taahhütlerini yinelemesi gerektiğini, bu şekilde çatışma, hastalık, ekolojik bozulma gibi sorunlarla mücadele edilebileceğini söyledi.

Bu gibi sorunların giderek artan bir şekilde ülkelerin karşısında durduğunu ifade eden Higgins, "Burada geçen senenin BM zirvesinde ifade ettiğimiz gibi kimseyi geride bırakmadan bu sorunlarla mücadele etmemiz gerekiyor. Burada daha önceki başarısızlıklarımızdan dersler çıkarmalıyız." dedi.

İnsani yardım programlarında 15 milyar dolarlık bir açıklık olduğuna değinen Higgins, "Fakat bunu ele alırken, kalkınma modellerinin geleceğini de göz önünde bulundurmalı ve bunları desteklemeye devam etmeliyiz. Eğer yeni ortaklıklar oluşturacaksak özel sektörle, unutmamalıyız ki insani bir maske oluşturmamalıyız. Başka bir alanda çalışanlar, farklı bir alana bu fonları kaydırarak, bu alandaki desteklerini çekmemeliler. Burada dürüstlük ve doğruluk temel prensipler olmalı." diye konuştu.

Bu kriz çerçevesinde olanlar düşünüldüğünde, ülkelerin kendisine bir ayna tutması gerektiğini belirten Higgins, "Özellikle Suriye'deki mülteciler konusunda yapılanları düşündüğümüzde, acaba burada yaptıklarımız eksik kalmıyor mu? Burada insanların ihtiyacını karşılamaktan ne yazık ki uzaktayız. İnsani açığın kapatılması son derece önemli ama yeni kalkınma modellerinin de bu dürüstlük çerçevesi içinde ortaya çıkması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"3 pasifik ulus yok olabilir"

Fiji Başbakanı Josaia Voreqe Bainimarama, birçok küçük ve dezavantajlı durumdaki ulusların zorluklarını kendilerinin de yaşadıklarını söyledi.

Sadece ekonomik büyümeyle yoksullukla mücadele edilemeyeceğini veya yaşam standartlarının yükseltilemeyeceğini dile getiren Bainimarama, her katkının sürdürülebilir olması gerektiğini kaydetti.

Bainimarama, el değmemiş doğaları, peyzajları ve yüksek kaliteli mal ve hizmetleri sayesinde dünyanın dikkatini çektiklerini dile getirerek, sosyal öncelikleri arasında kız çocuklarının ve kadınların konumlarının yükseltilmesi ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin kaldırılmasının bulunduğunu vurguladı.

Pasifikte büyük bir insani felaketin eşiğinde olduklarını belirten Bainimarama, iklim değişikliğinden kaynaklanan hava olayları, yükselen deniz seviyelerinin kendilerini etkilediğini söyledi.

Diğer dezavantajlı ülkeler gibi kendilerinin de fona ihtiyaç duyduklarını vurgulayan Bainimarama, bununla evlerini ve altyapılarını güçlendireceklerini, afete karşı mücadele edeceklerini kaydetti.

Bainimarama, Fiji'yi vuran kasırga nedeniyle 44 kişinin yaşamını yitirdiğini, 30 bin binanın yıkıldığını belirterek, "1,4 milyar ABD doları tutarında zarar yaşadık. Fiji tüm dünyaya yeni, zorlu ve korkutucu bir döneme girdiğimizi hatırlattı. Daha fazla sel, kuraklık ve yükselen deniz seviyeleri 3 pasifik ulusu da bizimle beraber yok edebilir. Fiji ve pasifik adalarının diğer üyeleri bir forum geliştirdi. Pasifik adalarında biz de finansal imkanlarımız el verdiğince adapte olmaya çalışacağız." diye konuştu.

- İklim değişikliği uyarısı

Nauru Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Baron Divavesi Waqa, hükümetlerin hatasının, iklim değişikliği etkilerine odaklanmamak olduğuna işaret ederek, "Bugün artık öyle bir geleceğe kilitlendik ki tehlikeli iklim değişiklikleri karşımıza çıkacak. İklim değişikliği bir insani kriz, konvansiyonel silahlar kadar tehdit. İklim değişikliği fiziksel ve doğal sistemleri etkileyebilir. Önemli olan buna nasıl tepki göstereceğimiz." dedi.

Yemen Başbakanı Ahmet Abid bin Dağr, insani yardımın önemine işaret ederek, savaş ve kanlı çatışmalar yaşayan ülkelerde siyasi çözümlerin yerini alamayacağını belirtti.

Dağr, ülkede 2004'ten beri 40 bin sivilin ya hayatını kaybettiğini ya da yaralandığını, 2,5 milyon kişinin yerinden edildiğini aktararak, 26 milyon kişinin yüzde 80'inden fazlasının çok ciddi insani yardıma ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Yemen'de özellikle gıda, ilaç ve yakıt bulunmadığını, elektrik ve su kaynakları gibi temel hizmetlerin durdurulduğunu, altyapının tahrip edildiğini kaydeden Dağr, "Alarm verici düzeyde hastalık salgınları olduğunu görüyoruz. Döviz rezervlerimiz tükendi. Mali ve parasal politikalarımız maalesef zarar gördü." diye konuştu.

Kuveyt'te barış görüşmelerinin devam ettiğini hatırlatan Dağr, milisler ve saray destekçilerinin, şu ana kadar BM'nin yol haritasını kabul etmediğini aktardı.

Dağr, ülkede barışın tesis edilmesini istediklerini vurgulayarak, Arap koalisyonu ülkelerinin meşru hükümeti desteklemesini ve Yemen halkına verilen insani yardımın da devam ettirilmesini talep ettiklerini söyledi

Slovenya Başbakanı Miro Cerar, ülkesinin her zaman ilkeli, zamanında ve etkili insani yardımın destekçisi olduğunu söyledi.

Dünyadaki insani zorlukları çözmek üzerine odaklandıklarını anlatan Cerar, özel ilgilerini en zor durumda olan ve en arkada kalanlara verdiklerini kaydetti.

Cerar, "Daha yapılması gereken çok şey var. İnsani gündemi çok daha ileriye götürmeye kendimizi adadık. Slovenya tüm önerilen taahhütleri imzalamaya karar vermiştir. Aynı zamanda insani normlara saygı duyulması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve etkili ortaklıkları daha fazla geliştirebilmek için bu zirve esnasında yapılan diğer somut taahhütleri de desteklemeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

3 günlük yoldan geldiler

Tuvalu Başbakanı Enele Sosene Sopoaga, kendisi ve heyetinin zirveye katılmak için 3 günü yolda geçirdiklerini anlatarak, "Bizim için uzak, çok uzun ve zorlu bir yolculuktu, gelişmekte olan bir ada ülkesi için." dedi.

Seslerini duyurmak için zirveye katıldıklarını belirten Sopoaga, küresel çalışmalara katkıda bulunduklarını ifade etmek istediklerini anlattı.

Çatışmalardan ve krizlerden etkilenen kişilerin haysiyetini korumanın önemine işaret eden Sopoaga, iklim değişikliği sorunlarının çözülmesi gerektiğini söyledi.

İnsani görevler ve sorumlulukların yerine getirilmesi gerektiğini ifade eden Sopoaga, "BM'deki diyalog daha fazla konuşma, müzakere, tanım, görüşme üzerine değil, uygulamaya geçirme yöntemleri üzerine odaklanmalıdır. Dünya İnsanı Zirvesi'nin sonucu mutlaka evrensel hedeflerle uyumlu olmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA / Güncel

Birleşmiş Milletler Türkiye Suriye Yemen Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title