Haberler

Dr. Aslan Uyardı: Ramazan Beslenmeye Dikkat

Güncelleme:

Halk Sağlığı Diyarbakır İl Müdürü, Dr. Fatih Mehmet Aslan, ramazan ayında beslenmeye dikkat edilmesi uyarısında bulundu.

Halk Sağlığı Diyarbakır İl Müdürü, Dr. Fatih Mehmet Aslan, Ramazan ayında beslenme ile ilgili önemli bilgiler verdi.


Toplumsal yaşantıda önemli bir yer teşkil eden Ramazan ayında dini bir vecibeyi yerine getirmek için oruç tutulduğunu kaydeden Halk Sağlığı Diyarbakır İl Müdürü, Dr. Fatih Mehmet Aslan, bununla birlikte bireylerin günlük yaşantılarında önemli değişikliklerin meydana geldiğini söyledi.

Ramazan ayında yapılan en önemli beslenme değişiklikleri arasında oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekli ve öğün sayısını değiştirip üç ana öğün olan günlük beslenme düzeninin iki öğüne indirilmesi olduğunu ifade eden Aslan, "Özellikle hamur işleri, tatlılar, kırmızı et, ekmek, pilav ve makarna tüketiminin artması yer almaktadır. Oysa oruç tutarken sağlıklı ve çeşitli besin seçenekleri ile yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması esas olmalıdır" dedi.

Dr. Aslan, Ramazan ayında bireylerin yaş, cinsiyet ve fiziksel aktivitelerine göre günlük almaları gereken enerji, protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral oranlarının değişmediği ve bu süre zarfında da sağlığın korunması açısından yeterli ve dengeli beslenmenin gerekli olduğu unutulmaması gerektiği uyarısında bulundu.

"KRONİK HASTALIĞI OLAN KİŞİLERİN İLGİLİ UZMAN HEKİME DANIŞMADAN ORUÇ TUTMAMALARI GEREKLİDİR"

Oruç tutmanın sağlıklı insanların metabolik dengesinde çok önemli değişiklikler yapmadığını belirten Dr. Aslan; "Ancak bazı hastalıklarda (şeker hastalığı, karaciğer yetmezliği vb.) veya özel durumlarda (hamilelik ve emziklilik) olumsuz sonuçlar doğurabileceği göz ardı edilmemelidir. Kronik hastalığı olan kişilerin ilgili uzman hekime danışmadan oruç tutmamaları gereklidir" tavsiyesinde bulundu.

"ORUÇ TUTANLAR İÇİN SAĞLIKLI BESLENME ÖNERİLERİ"

Ramazan ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmesi gerektiğini ifade eden Dr. Aslan; "Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün ile iftardan sonra 1-1.5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Oruç tutanların mutlaka sahur yapmaları sağlığın korunması açısından önemlidir. Sahur yemeğinde süt, yoğurt, peynir gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir. Ancak gün içerisinde aşırı acıkma problemi olanların midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktiren kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi yemekleri tüketmesi; aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile unlu gıdalardan uzak durulması uygundur.


KAHVALTILIKLAR VE ÇORBA İLE İFTARA BAŞLANMALI

İftara peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlanılması, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi uygundur. Yine enerji veren ancak kan şekerini dengeli bir biçimde yükselten besinler (beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek veya kepekli makarna gibi posalı besinler) tercih edilmelidir.

GÜNDE 2-2,5 LİTRE SU TÜKETİN

Günde ortalama 2- 2,5 litre su içmeye, bununla birlikte enerji verirken sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve suları, soda, sebze suları vd. içmeye özen gösterilmelidir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları tercih edilmelidir. Yemekleri hızlı yemekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yenilmelidir. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir. İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından yararlı olmaktadır.

PİŞİRME YÖNTEMLERİ ÇOK ÖNEMLİ

Ramazan ayında yemeklerin pişirme yöntemleri de çok önemlidir. Özellikle ızgara, haşlama ve fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için, yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar (kurubaklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler) ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler tercih edilmelidir." önerilerinde bulundu.

Dr. Aslan;" Tüm halkımıza sağlıklı, huzurlu bir ramazan temenni ederiz." diyerek sözlerini bitirdi.

Kaynak: Temsilci / Güncel

Diyarbakır Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title