Haberler

Dha İstanbul Bülteni - 4

BEYAZIT'TA BİR KİŞİ TRAMVAYIN ALTINDA KALARAK HAYATINI KAYBETTİHaber-Kamera: Ersan SAN - İhsan YALÇIN / İstanbul DHABeyazıt'ta bir kişi tramvayın altında kalarak hayatını kaybetti.

BEYAZIT'TA BİR KİŞİ TRAMVAYIN ALTINDA KALARAK HAYATINI KAYBETTİ

Haber-Kamera: Ersan SAN - İhsan YALÇIN / İstanbul DHA

Beyazıt'ta bir kişi tramvayın altında kalarak hayatını kaybetti. Kaza saat 14.00 sıralarında Kabataş- Bağcılar seferini yapan tramvay, Çemberlitaş'tan Beyazıt istikametine giderken bir yayaya çarptı. Tramvay çarpmanın etkisiyle raydan çıktı. Tramvayın çarptığı kişi hayatını kaybederken, sıkıştığı yerden çıkarılması 45 dakika sürdü. Hayatına kaybeden kişinin cansız bedeni, ambulansla Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Tramvayın tekrar raylara oturtulmasının ardından yaklaşık 1 saat sonra seferler her iki yönde de normale döndü.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

Tramvayın görüntüsü

Sağlık ekiplerinin görüntüsü

Detaylar

27.12.2016 - 14.17 Haber Kodu : 161227080

27.12.2016 - 15.01 Haber Kodu : 161227092

27.12.2016 - 15.09 Haber Kodu : 161227093

================

AHMET SEVER'İN MUSTAFA VARANK'A HAKARET DAVASI SONUÇLANDI

Ahmet Sever'e para cezası veren mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını karara bağladı.

Hayati KILIÇ, İstanbulDHA

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski Başdanışmanı Ahmet Sever hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başdanışmanı Mustafa Varank'a hakaret ettiği iddiasıyla 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle açılan dava sonuçlandı. Sever'e 10 bin 620 lira para cezası veren mahkeme sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair kanaat oluştuğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya şikayetçi Mustafa varank katılmazken avukatı Hatice Özay hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan sanık Ahmet Sever de duruşmaya gelmedi. Sever'in avukatı Oya Aydın duruşmaya katıldı.

"MÜVEKKİLE HAKARET EDİLMİŞTİR.."

Mustafa Varank'ın avukatı Hatice Özay şikayet dilekçesini ve önceki beyanlarını tekrar ettiklerini belirterek "Verilen röpörtaj içerisinde müvekkile hakaret edilmiştir. İddaların hiçbir somut karşılığı bulunmamaktadır. Herhangi bir delile dayanmamaktadır. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi.

"BERAAT VERİLMESİ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ.."

Sanık Ahmet Sever'in Avukatı Oya Aydın savunmasında "Müvekkilim bütün Türkiye'nin bildiği gündemdeki olgulara dikkat çekmek için açıklamalar yapmıştır. Benzer konularda daha önce yapılmış benzer yargılamalar vardır. Beraat kararı verilmiştir. AİHM kararlarında yine benzer şekilde bu tür röpörtajların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildiği görülmektedir. Beraat kararı verilmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

Duruşma sonunda, Ahmet Sever'e 10 bin 620 lira para cezası veren mahkeme hakimi, sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair kanaat oluştuğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

İDDİANAMEDEN

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Başdanışmanı Ahmet Sever'in 9 Mayıs 2016 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi'ne verdiği röportajda kendisine hakaret edildiğini öne süren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Mustafa Varank'ın şikayeti üzerine, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Umut Tepe tarafından soruşturma başlatıldı.

Soruşturma sonucunda Sever hakkında, "Basın yoluyla hakaret" suçundan iddianame hazırlandı. İddianamede, Sever'in röportajda sarf ettiği sözlerle Varank'a hakaret ettiği belirtilerek, 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası isteniyordu

=============================

SİLİVRİ'DE BAŞLAYAN DARBE DAVASINDA SAVUNMALAR

Ümit TÜRK İstanbul- DHA

15 Temmuz darbe girişimine ilişkin İstanbul'da 29 polis hakkında açılan davanın ilk duruşmasında sanıklar savunma yapmaya başladı. Duruşmada ilk olarak, 15 Temmuz darbe girişiminde Cumhurbaşkanı'nı koruması için Huber Köşkü'ne gönderilen özel harekat polislerini helikopterle götürmek istemedikleri iddia edilen 2. pilot Tolga Gültekin ile 1. pilot Ender Küçüka savunma yaptı.

Komiser Pilot Tolga Gültekin savunmasında Cumhurbaşkanı'nı koruması için Huber Köşküne özel harekat timini götürmedikleri iddiasını kabul etmediğini söyleyerek başladı. Ankara Gölbaşı Havacılık Daire Başkanlığı'nda 2. pilot olarak görev yaptığını belirten Gültekin, kalkışma günü İstanbul filosunda geçici görevlendirmeyle bulunduğunu söyledi.

ŞUBE MÜDÜRÜ PERİŞAN HALDEYDİ

Gültekin savunmasında "İstirahatteki personelin şubeye çağrıldığı söylendi. Ne olduğunu şube müdürü Mehmet Tok'un odasına giderek sorduk. Yüzü kıpkırmızıydı, perişan haldeydi. Biz sorunca 'asker darbe yaptı' dedi. Daha sonra da istirahattaki personel geldi. Şube müdürü, Cumhurbaşkanı Edoğan'ı koruması için Özel Harekat polislerinin Huber Köşkü'ne uçurulmasını söyledi" diye konuştu.

"BELKİ BİZİ TESLİM ALMAYA GELEN KİŞİ DİYE DÜŞÜNDÜM"

Bu sırada Filoya üstünde uygunsuz bir şekilde giyilmiş hücum yeleği olan birinin girerek, "Bizi Huber Köşküne götüreceksiniz" diye agresif ve saldırgan konuştuğunu anlatan Gültekin, devamında şunları anlattı; "Bu kişinin şube müdüründen daha yetkili olması söz konusu değil. Ona emir vermeye çalışması normal olamaz. Belki bizi teslim almaya gelen şahıs diye düşündüm. Sonra Ankara'dan geldiğim için filonun asli görevlisidir diye şube müdürünün yanına götürdüm. Şube Müdürü Mehmet Tok, pilot başkomiser Ender Küçüka'nın odasının girişindeydi. Şube müdürümüz, bu şahsa havacılık daire başkanından talimat beklediğini, onaylarsa özel harekat timini Huber'e götürebileceklerini söyledi. Şahıs da 'Siz kimin tarafındasınız, siz görürsünüz' dedi. Daha sonra Ender Küçüka ile birlikte arkasından gittik. Bu şahısın tüfeğini doldurma sesi geldi.

ŞUBE MÜDÜRÜ UÇUŞU İPTAL ETTİRDİ

Tolga Gültekin, savunmasını şöyle sürdürdü: "Küçüka, Tok ile yaptığı bir telefon görüşmesinin ardından bize 'Huber'e gidiyoruz' dedi. Huber'i de arayıp, bize ışıkları açmalarını söyledi. Ancak Mehmet Tok, bir telefon görüşmesi yaptıktan sonra bize 'Arayan daire başkanımızdı. Ankara Gölbaşı bombalanmış. Uçuşu kesiyoruz' dedi. Sonra da 'Işıkları söndürün, helikopter girip çıkmasın' diye talimat verdi. Normalde bizim ışıklarımız 24 saat söndürülmez. Şube müdürü Tok, daha sonra pilotların odasında oturdu. Işığı yanıyor görünmesin diye kendi odasında bile oturmadı. İşin aslı, biz zaten uçuş görevimize başlamamıza rağmen, şube müdürü Tok, 'asker bize hesap sorar' diye uçuşu iptal ettirmiş, kendisini de gizlemiştir" diye konuştu.

ÖZEL HAREKATÇIYLA TARTIŞTIK

Daha sonra 1'inci pilot başkomiser Ender Küçüka savunmasını yaptı. Bir özel harekat polisinin gelip "Bizi Huber Köşkü'ne götürün" dediğini aktaran Küçüka, şunları şöyledi; "Elinde silahlı, tuhaf hareketleri olan birileri gelip Cumhurbaşkanı'nın, ailesinin olduğu yere kendilerini götürmemizi istiyor. Ben 1'inci pilotum, tüm sorumluluk üzerimde. Şube müdürü Mehmet Tok'un yazılı emri olursa götürebileceğimizi söyledik. O da kontrolünü kaybetmiş vaziyetteydi. Zamanında hasbelkader rütbe aldığı için şube müdürü olmuş birisi. O hiçbir şey yapmayınca görevi ben devraldım ve direk daire başkanı Uygar Elmastaş'ı aradım, durumu ilettim. Elmastaş bana kendisini arayacağını söyleyip telefonu kapattı"

"BENİ DARBECİLERİN YANINDA OLMAKLA SUÇLADI"

Küçüka konuşmasının devamında, "Boynunda tüfeği asılı özel harekatçı 'kalkıyor muyuz, kalkmıyor muyuz' diye baskı kurdu. Tartıştık. Beni darbecilerin yanında olmakla suçladı. Ben de ona 'asıl ben senin kim olduğunu nerden bileceğim' deyince durdu. Bu insanlar kötü bişey yapacak olsa onları götüren kişi ben olacağım. Benim helikopterin kapımdan içeri girdiği an Huber'in de kapısından girmiş olacak. Bu kaygılarımı anlatmaya çalıştım. Sonra daire başkanından teyit gelince uçuşa başladık. Ancak helikopterden şube müdürü Mehmet Tok'u gördüm. Bana eliyle işaret yaparak 'uçuşu kesin' dedi. Özel harekatçılara da 'Arıza var' demişler. Tok'un odasına gidip 'Noldu, neden uçuşu kestik' dedim. O da 'Ankara Gölbaşı'ndan Özel Harekat'ı vurmuşlar' dedi. Sonra hepimiz şubede yemekhanenin altındaki sığınağa girdik. Geceyi orada geçirdik. Cumartesi akşama kadar sığınakta kaldık. Daha sonrada bizi gelip gözaltına aldılar" dedi.

"BUNLARI GÖTÜRÜRSEK DARBECİLER BİZİ ASAR"

Şube Müdürü ve Daire Başkanı'nın talimatıyla uçuş yapmadıklarını belirten Küçüka, iddianamede kendisine atfedilen, "Bunları götürürsek darbeciler bizi asar" ifadesini de kabul etmediğini belirtti. Şube müdürünün sorumluluğu atmak için kendileri hakkında tutanak tuttuğunu ve savcılığa tanık olarak ifade verdiğini belirten Küçüka, örgüt üyesi olduğu ve telefonunda Bylock programı bulunduğu iddiasını kabul etmediğini ifade etti.

==================

KANİ BEKO '2017 YILI ASGARİ ÜCRET' TALEBİNİ YİNELEDİ: NET 2000 TL OLSUN

*DİSK Başkanı Kani Beko :

"5,5 milyona yakın asgari ücretle çalışan işçi müjdeli haber bekliyor"

Haber-Kamera: Enver ALAS, İstanbul / DHA

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Kani Beko, Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlenecek 2017 yılı asgari ücretinin açıklanmasına kısa bir süre kala asgari ücretle çalışan 5,5 milyona yakın işçinin müjdeli haber beklediğini belirtti. Asgari ücretle ilgili daha önce kamuoyuna açıkladıkları taleplerini yineleyen Beko, "2017 yılı için asgari ücret en az 2000 TL net olmalıdır" dedi.

Kani Beko, DİSK Yönetim Kurulu Üyeleri ve ona bağlı sendikaların temsilcileriyle birlikte Kadıköy Boğa Heykeli Meydanı'nda 2017 yılı için asgari ücretiyle ilgili olarak bir basın açıklaması yaptı.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda perşembe günü yapılacak son toplantının ardından açıklanacak olan 2017 asgari ücretinin geçim ücreti olması gerektiğini belirten Beko, hükümet ve sermaye çevrelerinin asgari ücreti düşük tutmak için bir süredir abartılı ve gerçek dışı değerlendirmelerde bulunduklarını savundu.

"BİR İŞÇİNİN AİLESİYLE BERABER İNSANCA YAŞAYABİLECEĞİ BİR ÜCRET BELİRLENMELİDİR"

Kani Beko, 2017 yılı asgari ücretinin belirlenmesi için yaptıkları çalışmalar neticesinde asgari ücretin 2000 TL net olması gerektiğini kamuoyuyla paylaştıklarını anımsattı. Bu taleplerini gerekçeleriyle birlikte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na da ilettiklerini kaydeden Beko, asgari ücret taleplerini 2000 TL olarak bir kez daha yineleyerek, "Bir işçinin ailesiyle beraber insanca yaşayabileceği bir ücret belirlenmelidir. Asgari ücret tümüyle vergi dışı bırakılmalıdır. 2017 yılı için asgari ücret en az 2000 TL net olmalıdır" ifadelerini kullandı.

TALEPLER...

5,5 milyona yakın asgari ücretle çalışan işçinin müjdeli haber beklediğini kaydeden Kani Beko, asgari ücretle ilgili taleplerini şu şekilde sıraladı:

"Asgari ücret geçim ücreti olmalıdır. Bir işçinin ailesiyle beraber insanca yaşayabileceği bir ücret olarak belirlenmelidir. Asgari ücret hebasında uluslararası standartlara uyulmalı, işçinin ailesi de dikkate alınmalıdır. Asgari ücret tespitine ilişkin 131 ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı'na konulan çekince kaldırılmalıdır. Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalıdır. Asgari ücret bütün çalışanlar için ortak saptanmalıdır. Ülke büyürken işçilerin bundan pay almaması adaletsizliktir Asgari ücret tespitinde geçim koşulları, verimlilik ve milli gelir artışı dikkate alınmalıdır."

BİLDİRİ DAĞITTILAR

Basın açıklamasının ardından Kani Beko, DİSK üyeleri ve sendika temsilcileriyle birlikte Boğa Heykeli Meydanı'nda asgari ücret ile ilgili hazırlanan DİSK'in bildirisini vatandaşlara dağıttı. Grup, zaman zaman 'Asgari ücret 2000 net', 'Asgari yaşamak istemiyoruz' şeklinde slogan attı.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Boğa Meydanı'nda toplananlar

-DİSK Yönetim Kurulu Üyeleri

-Pankartlar

-Kani Beko'nun basın açıklaması

-Slogan atılması

-Bildiri dağıtılması genel ve detaylar

27.12.2016 - 14.51 Haber Kodu : 161227091

====================

METRELİK DUVARDAN CAMİ AVLUSUNA ATTI, BELİ KIRILAN GENÇ KIZA TECAVÜZ ETMİŞ

Ali AKSOYER / İstanbul DHA

İstanbul'da gece kaldığı yurda dönen bir üniversite öğrencisini, 4 metrelik bir duvardan camii avlusuna atıp daha sonra sürükleyerek götürdüğü odunlukta tecavüz eden Moğolistan uyruklu şüpheli Tuvshınbayar E.(32) polis tarafından yakalandı. Şüphelinin genç kızdan gasp ettiği telefon sakladığı yerde bulundu. Şüpheli adliyeye sevk edildi

Şişli, Meşrutiyet mahallesi, Dere sokak üzerinde 23 Aralık 2016 tarihinde meydana gelen olay polis kayıtlarına göre şöyle gelişti; Almanya'da okuyan ve öğrenci değişim programı Erasmus'la İstanbul'a gelen Türk vatandaşı A.Ç.(22) akşam arkadaşları ile gittiği bir kafetarya'dan saat 01.00 sıralarında ayrılarak kaldığı yurda doğru yürüyemeye başladı. 19 Mayıs mahallesinde kaldığı yurda doğru yürüyen A.Ç.'nin önü Osmanbey civarı önünde bir kişi tarafından kesildi. Şüpheli şahıs genç kızın önce cep telefonunu gasp etmeye çalıştı, ancak direnmesi üzerine onu yaklaşık 4 metrelik bir duvardan aşağı camii avlusuna attı. Yaralı haldeki kızı, avluda sürükleyerek caminin odunluğuna götüren şüpheli burada genç kıza tecavüz etti. Şüpheli genç kıza ait cep telefonunu gasp ederek kaçarken, A.Ç. bulunduğu yerden yaralı halde çıkarak polis ekiplerinden yardım istedi. Yarı baygın bir halde bulunan A.Ç. hastaneye kaldırıldı. Yapılan ilk kontrollerinde belinin kırık olduğu tespit edilerek tedavi altına alındı.

Gasp Büro Amirliği ekipleri tarafından olayla başlatılan soruşturmada polis olay yerinden 6 kilometre çapında bir alanda bulunan yüzlerce saat güvenlik kamera görüntülerini incelemeye aldı. 380 saatlik görüntünün titizlikle incelemesi sonucunda şüphelinin olay yerine 3-4 kilometre uzaklıkta oturduğu belirlendi. Evi tam olarak tespit edilemeyen şüpheliyi yakalamak için bölgeye pusu kuruldu. Önceki gün olayı gerçekleştirdiği tespit edilen Tuvshınbayar E., Yalvaç sokak üzerinde gözaltına alındı. Şüphelinin evinde yapılan aramada doğalgaz kutusunun üzerine saklandığı tespit edilen A.Ç.'ye ait cep telefonu ele geçirildi.

Asayiş şube müdürlüğüne getirilen şüpheli olayla ilgili sorgulandı. Geçtiğimiz Temmuz ayında turist olarak Türkiye'ye giriş yapan Tuvshınbayar E.'ni bir tektil atölyesinde çalıştığı tespit edildi. Şüpheli resminden hastanede tedavi gören A.Ç. tarafından teşhis edildiği öğrenildi. Poliste işlemleri tamamlanan şüpheli adliyeye sevk edildi.

Öte yandan saldırı sonucu 4 metrelik duvardan düşme sonucu beli kırılan ve vücudunun çeşitli yerlerinden yaralar bulunan mağdur A.Ç. ise Almanya'dan gelen ailesi tarafından Almanya'ya geri götürüldüğü öğrenildi. A.Ç.'nin tedavisine Almanya'da devam edileceği öğrenildi.

Görüntü Dökümü:

--------------------

Şüphelilerin polis merkezinden çıkışı

27.12.2016 - 15.25 Haber Kodu : 161227096

=====================================

(ÖZEL) ARAP TURİSTLERİN ODASINDA KEMERLİ DAYAK, HIRSIZLIK İDDİASI

2'si kadın 4 arap arkadaş grubunun kaldığı otel odasının penceresinden atlayarak kaçan erkek kemerle dövüldüğünü, onu döven arkadaşı da parasının çalındığını iddia etti.

Zeki GÜNAL, İstanbulDHA

Beyoğlu'nda bir apart otelde aynı odada kalan 2'si kadın 4 turist arasında tartışma çıktı. Kavgada kemer ile dövülen bir kişi dayaktan kaçmak için camdan aşağıya atladı. Önce bir otomobilin üstüne sonra da yere düşerek yaralanan kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı.

TARTIŞMA KAVGAYA DÖNÜŞTÜ

Olay bugün Katip Mustafa Çelebi Mahallesi' ndeki bir apart otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre aynı odada kalan ikisi kadın 4 Arap turist arasında tartışma çıktı.

KEMERLİ DAYAKTAN KAÇMAK İÇİN CAMDAN ATLADI

Tartışma kavgaya dönüştü, erkeklerden biri diğerine kemerle saldırdı. Saldırıya uğrayan turist otelin 1'inci katındaki odanın camından aşağıya atladı. Önce park halindeki bir otomobilin üstüne baş üstü düşen kişi sonra beton zemine düştü. Yaralanan turistin yardımına çevredekiler koştu, bir taraftan da polisi haberdar etti. Bir süre sonra gelen sağlık ekipleri yaralıya olay yerinde ilk müdahalede bulunarak ambulansa taşıdı.

"HEPİMİZ ARKADAŞIZ, PARAMI ÇALDI GERİ VERMEDİ"

Görgü tanıklarından bazıları camdan atlayan kişiyi kemerle dövdüğünü iddia ettikleri turisti etkisiz hale getirip, polis gelene kadar bırakmadı. Tercüman aracılığı ile sivil polislere beyanda bulunan kişi "Biz hepimiz arkadaşız aynı odadaydık 600 dolar ve 200 euro paramı çaldı. Parayı istedim vermedi, kemerle onu sıkıştırdım sonra camdan atladı" dedi. Turistlerin kimlikleri ve hangi ülkenin vatandaşı olduklarıyla ilgili bilgi verilmedi

Görüntü dökümü

-----------------------------------

-Yaralının sedye ile ambulansa taşınması

-Vatandaşların camdan atlayan kişiyi kemerle dövdüğünü iddia ettikleri kişiyi tutmaları

-Arkadaşını kemerle döven kişinin tercüman aracılığı ile polise beyanda bulunması

-Camdan atlayan kişinin oda arkadaşlarının çekim yapan kameraya tepki göstermeleri

-Otomobilin üstündeki göçük

-Ambulansın gidişi

-Genel vedetay görüntüler

dhafeed

27.12.2016 - 15.57 Haber Kodu : 161227113

==============================

HAVA HARP OKULU ÖĞRENCİLERİ HAKKINDA İDDİANAME... (1)

Haber: Özden ATİK / İstanbul,DHA

15 Temmuz Darbe girişimine ilişkin Hava Harp Okulu öğrencilerine yönelik olarak yürütülen soruşturma tamamlandı. Savcılık, 70'i Hava Harp Okulu öğrencisi, 3 rütbeli ve 2 er hakkında üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etti. Savcılık, 73 asker hakkında ayrıca "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası da talep etti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Hikmet Pak ve Bülent Başer tarafından tamamlanan 180 sayfalık iddianamede, toplam 75 kişi "şüpheli" sıfatıyla yer alıyor. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianame, kabul edilirse şüpheliler önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.

======================================

EMEKLİ BÜYÜKELÇİLER ŞEHİTLER TEPESİ'Nİ ZİYARET ETTİ

Hakime TORUN - İdris TİFTİKÇİ / İSTANBUL DHA

İstanbul'da yerleşik, Türkiye Cumhuriyeti'nin emekli Büyükelçileri ve Başkonsolosları, Dolmabahçe Camii'nin önünde biraya gelerek, Şehitler Tepesi'ni ziyaret ederek, karanfil bıraktılar ve saygı duruşunda bulundular.

Meslek yaşamları boyunca terörle mücadele etmiş ve teröre en fazla şehit vermiş Dışişleri Bakanlığı gibi sivil bir kurumun eski mensupları olarak terör hususunda özel bir hassasiyet duyan Büyükelçiler, teröre kurban verilen tüm şehitleri anarken, yaralılara acil şifalar diledi. Aralarında Volkan Vural, Güner Öztek, Hakkı Akil, Ender Arat, Celalettin Kart, Uğur Arıner, Osman Ulukan, Ali Yakıtal, Tahsin Burcuoğlu, Önder Özar, Fuat Tanlay, Beyza Üntuna, Namık Tan'ın da olduğu Büyükelçi ve Başkonsoloslar şehit ve gazilerin aileleri ile dayanışma içinde bulunulmasının önemine işaret etti. Şehitler Tepesi'ndeki anmaya, şu anda görevli olan Dışişleri İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Kenan İpek, İstanbul İlçe Emniyet Müdürü Caner Coşar, Beşiktaş Kaymakamı Abdullah Kalkan da katıldı.

"MESLEK HAYATIMIZIN ÇOĞU TERÖR İLE MÜCADELEDE GEÇTİ"

Emekli Büyükelçi Volkan Vural, grup adına yaptığı basın açıklamasında, "Emekli büyükelçileriz. Devletimize uzun yıllar hizmet ettik. Türkiye'de teröre en fazla kurban vermiş sivil kuruluşun eski üyeleriyiz. Terör konusunda bizim özel bir hassasiyetimiz var. Meslek hayatımızın çoğu terör ile mücadelede geçti. Bu bakımdan tüm şehitlerimizi anmak gazilerimize acil şifalar dilemek aileleri ile dayanışma içinde olmak için buradayız. Bizim teröre karşı toplum olarak duyarlılığımızı paylaşmak, göstermek istedik" diye konuştu.

"GERİDE KALANLARIN OCAKLARINA DÜŞEN ATEŞİN NE KADAR BÜYÜK OLDUĞUNU BİLİYORUZ"

Emekli Büyükelçi Namık Tan, "Terör ile mücadele konusunda çok ciddi özverilerde buluna canlarını veren güvenlik görevlilerimize şükran ve minnet duygularımızı ifade edebilmek geride kalanlara manevi de olsa destek verebilmek amacıyla, yine terörde ene ön saflarda çok şehit vermiş kurumun emekli temsilcileri olarak buradayız. Ne büyük acı olduğunu biliyoruz. Geride kalanların ocaklarına düşen ateşin ne kadar büyük olduğunu biliyoruz. Bir ölücüde acaba teselli olabilir miyiz? Diye buraya geldik. Bundan sonra da bu mücadele devam edecek tüm kurumlarımız bu mücadeleye destek verecek. Bugünleri mutlaka geride bırakacağız. Alternatifi de yok. Türkiye güçlü bir ülkedir bunun üstesinden gelecektir. Hiç kimse bu mücadele bizi diz çöktüreceğini düşünmesin. Böyle olmayacak" ifadelerini kullandı.

Görüntü dökümü:

------------------------

-Şehitler Tepesi'ne yürüyen büyükelçilerin görüntüsü

Şehitler Tepesi'ne karanfil bırakılması

Volkan Vural'ın basın açıklaması

Namık Tan ile röp.

-Detaylar

27.12.2016 - 17.06 Haber Kodu : 161227131

======================================

TECAVÜZ ÖNCESİ GENÇ KIZI BÖYLE SÜRÜKLEMİŞ...

Haber - Kamara: Ali AKSOYER / İSTANBUL DHA

Şişli'de öğrenci değişim programı Erasmus'la İstanbul'a gelen Üniversite öğrencisi A.Ç.'ye Moğolistan uyruklu bir şüphelinin tecavüz etmesiyle ilgili görüntüler ortaya çıktı. Kamera görüntülerinde şüphelinin genç kızı önce bir süre takip ettiği daha sonra 4 metrelik bir duvardan camii avlusuna atışı görülüyor.

Olayla ilgili ortaya çıkan güvenlik kamera görüntülerinde mağdur Üniversite öğrencisi A.Ç.'nin arkadaşlarından ayrıldıktan sonra kaldığı öğrenci yurduna yürüdüğü görülüyor. Yağmur yağdığı için elinde şemsiye bulunan A.Ç.'nin hemen arkasından ise olayın şüphelisi görüntüye giriyor. Genç kız takip edildiğini fark etmeden bir süre böyle yürürken, Osmanbey, Dere Sokak üzerinde, Osmanbey Camiinin önüne geldiğinde aniden şüphelinin saldırısına uğruyor. Görüntülerde genç kızla, şüphelinin bir süre mücadele ettiği görülürken, bir süre sonra şüpheli, genç kızı kaldırarak 4 metrelik bir yükseklikten caminin avulusuna fırlatıyor. Olay sırasında oldukça soğukkanlı görülülen Moğolastin uyruklu Tuvshınbayar E. genç kızı aşağı attıktan sonra etrafına bakınıp peşinden aşağı iniyor. Bu görüntülerden sonra şüphelinin gençkızı cami avlusunda bulunan odunluğa sürüklediği ve ardından tecavüz ettiği tespit edilmişti.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

Güvenlik kamera görüntüleri

-Şüphelinin genç kızı takip etmesi

-Genç kızı yakalyıp yerde sürüklemesi

-Genç kızı camii avlusunda fırlatması

27.12.2016 - 17.02 Haber Kodu : 161227128

===================================

SİLİVRİ'DE DARBE DAVASININ GÖRÜLDÜĞÜ DURUŞMA SALONU HAVADAN GÖRÜNTÜLENDİ

Haber - Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İSTANBUL DHA

İstanbul'da 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin 29 polis hakkında açılan dava, Silivri Cezaevi'nde başladı. Jandarma ekipleri davanın görüldüğü duruşma salonun çevresinde güvenlik önlemi aldı. Jandarma ekipleri, duruşma başlamadan önce drone uçurarak duruşma salonunun etrafını havadan görüntüledi. Alınan güvenlik önlemleri havadan alınan görüntülerle tekrar gözden geçirildi. Jandarma o görüntüleri basın mensuplarıyla da paylaştı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Havadan duruşma salonu

-Duruşma salonun etrafında alınan güvenlik önlemleri

Detaylar

27.12.2016 - 17.31 Haber Kodu : 161227142

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Mehmet Tok Kani Beko Politika Güncel Haberler

title