Haberler

Demokrasi ve Şehitler Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, camiye, kışlaya ve adliyeye siyasetin sokulmaması gerektiğini belirterek, "Camiye sokarsak toplumu böleriz. Adliyeye sokarsak adaleti bulamayız. Askeriyeye, kışlaya sokarsak darbeyi önleyemeyiz.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, camiye, kışlaya ve adliyeye siyasetin sokulmaması gerektiğini belirterek, "Camiye sokarsak toplumu böleriz. Adliyeye sokarsak adaleti bulamayız. Askeriyeye, kışlaya sokarsak darbeyi önleyemeyiz. Adalet arıyorsak onları başka yerde, bağımsız bir şekilde aramamız lazım." dedi.

Kılıçdaroğlu, Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"ndeki konuşmasında, bu darbe girişiminden çıkarılacak dersleri paylaşmak istediğini söyledi.

Sadece buradakilerin değil diğer illerdeki vatandaşların da kendilerini dinlediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bir musibetle karşı karşıya kaldık, o zaman neler yapmalıyız, neleri söylemeliyiz? Sizin için 12 madde hazırladım. Benim görüşüm, partimizin görüşü, 12 maddeyi diğer liderler de kabul ederlerse sözüm söz göreceksiniz Türkiye gerçekten de çağı yakalamış, gerçekten de uzlaşma kültürünü benimsemiş, gerçekten de sokaklarında, caddelerinde, parklarında, fabrikalarında güler yüzlü insanların olduğu, yaşadığı bir Türkiye haline gelecek." diye konuştu.

Birinci maddenin, camiye, kışlaya, adliyeye siyasetin sokulmamasını kapsadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Camiye sokarsak toplumu böleriz. Adliyeye sokarsak adaleti bulamayız. Askeriyeye, kışlaya sokarsak darbeyi önleyemeyiz. O zaman yapacağımız ilk iş camide, kışlada, adliyede siyaset olmayacak. Adalet arıyorsak onları başka yerde, bağımsız bir şekilde aramamız lazım. Bizim soylu bir uzlaşmaya ihtiyacımız var. Bizim kavga değil, bizim milleti kardeş kılma gibi bir görevimiz var. Siyasette öz eleştiri yapmak, geçmişi iyi tahlil etmemiz gerekiyor. Eğer geçmişi iyi tahlil edebilirsek, gelecekte çok daha güzel bir Türkiye'yi inşa edebiliriz. Tarihin tekerrürünü değil, tekerrür ettirmemeliyiz tarihi. Milleti kardeş kılma yolunda kararlılığımızı sürdürmeliyiz. Devletin inşasında liyakat sistemini esas almalıyız. Yani liyakat sisteminden vazgeçmemeliyiz. İnancımız da bunu böyle öngörüyor zaten. Liyakat sistemi önemlidir. İşi ehline ver, diyor yüce yaradan. İşi ehline verdiğimiz zaman göreceksiniz ki Türkiye çok daha güzel yönetilecektir. Bu bizim tarikattan, bu bizim cemaatten, bu bizim partiden değil, kim o işi iyi yapıyorsa işi ehline teslim etmek gibi bir geleneği artık Türkiye'de başlatmak zorundayız. Garibanın oğlu, sizin çocuklarınız KPSS'de beklerken, sınav için alın teri dökerken birileri sınav sorularını çalıp, eğer sınav yapıyor ve devletin önemli yerlerine geliyorsa buna hep beraber itiraz etmek zorundayız.

"Her şartta ve koşulda demokrasiye sahip çıkılması gerekir"

Kılıçdaroğlu, her şartta ve koşulda demokrasiye sahip çıkılması gerektiğini, 15 Temmuz darbe girişiminin, demokrasinin ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini belirterek, halkın, direnme gücünü kullanarak, tankların önüne siper alarak, canını siper ederek demokrasiyi savunduğunu söyledi.

Canını siper eden, tankın üstüne çıkan, mücadeleyi yapan kadın, erkek, yaşlı, genç herkese şükranları sunan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Siz bir tarih yazdınız. Türkiye'ye bir tarih kazandırdınız. Sadece darbe değil, demokrasi üzerinde tüm vesayetleri reddetmeliyiz. Demokrasi milletin iradesidir. Milletin iradesi üzerindeki her türlü gölgeye son vermeliyiz. Bu azim ve kararlılıkla yola çıkmalıyız. Onun için diyoruz; 'Ne darbe, ne dikta, yaşasın tam demokrasi' diyoruz. Birinci sınıf demokrasi diyoruz. 21. yüzyılın insanı tam demokrasiye layıktır ve bunun mücadelesini vermeliyiz. Cumhuriyetin kurucu değerlerine sahip çıkmalıyız. Mustafa Kemal ve arkadaşları Cumhuriyeti kurarken 1921'de bir Anayasa yaptılar. Anayasanın birinci maddesi 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' diyor. Evet hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Bakın 'hakimiyet milletindir' değil. 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' diyor. Milleti yüceltiyor. Vatandaşı yüceltiyor."

Hiçbir kimseye, aileye, gruba, zümreye imtiyaz tanınmadığını, vatandaşların eşit olduğunu, kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun bütün vatandaşların kanun önünde eşit olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, Cumhuriyetin eşitlik değerlerine, 'hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' değerlerine herkesin sonuna kadar sahip çıkması gerektiğini anlattı.

"Cumhuriyeti yaşatmak herkesin görevi"

Kılıçdaroğlu, Gazi Mustafa Kemal'in "Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir" dediğini dile getirerek, Cumhuriyetin herkesin alın teri olduğunu, Cumhuriyeti korumak ve yaşatmanın herkesin görevi olduğunu kaydetti.

Elbette ki tek başına bunları Mustafa Kemal Atatürk'ün yapmadığını belirten Kılıçdaroğlu, İsmet İnönü, Fevzi Çakmak, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fahrettin Altay'ların büyük emekleri bulunduğunu anlattı.

Kılıçdaroğlu, "Eğer bugün Cumhuriyet olmasaydı, Sayın Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olamazdı. Eğer bugün Cumhuriyet olmasaydı Sayın Karaman TBMM Başkanı olamazdı. Eğer bugün Cumhuriyet olmasaydı Sayın Binali Yıldırım Başbakan olamazdı. Eğer bugün Cumhuriyet olmasaydı, Anadolu'nun kuş uçmaz köyünde doğan Kemal Kılıçdaroğlu CHP'ye Genel Başkan olamazdı. Cumhuriyet bu kadar değerli, bu kadar önemlidir. O nedenle de hepimiz Cumhuriyete ve demokrasiye birlikte sahip çıkacağız."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Mustafa Kemal Atatürk Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye Politika Güncel Haberler

title