Demirtaş'tan Dersim Çıkışı: Ulan Hepiniz Oradaydınız Be

HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun "Dersim için CHP adına özür dilerim" sözleri sonrası başlayan tartışmalara ilişkin, "Diyorlar ya sen yaptın sen yaptın. Ulan hepiniz oradaydınız be!" açıklamasında bulundu.

ERDOĞAN'I HATIRLATTI

Cumhurbaşkanı Erdoğan da, başbakanlığı döneminde partisinin bir grup toplantısında, yıllar önce Magazin Gazetecileri Derneği'nin gecesinde saldırıya uğrayan Ahmet Kaya ile ilgili "Gezi Parkı'nda bize saldıranlar kimse, Ahmet Kaya'ya saldıranlar da onlardı. Şimdi diyorlar ki, 'Ben o sırada tuvaletteydim, dışarıdaydım', ulan hepiniz oradaydınız. Kamera kayıtlarında hepinizi görüyoruz." demişti.

Demirtaş, bu sözüyle Erdoğan'a atıfta bulunmuş oldu.

Partisinin grup toplantısında konuşan Demirtaş'ın açıklamalarından satır başları:

"Ahmet Kaya'yı sevgiyle saygıyla anıyoruz. Malesef onun bıraktığı Türkiye'de çok fazla şey değişmedi.

"ALEVİLİĞİ ASLA İNANÇ OLARAK GÖRMEYECEKLER"

Aleviliği asla bir inanç olarak görmeyecekler. Göreceksiniz. Cumhurbaşkanının her gün İmam Hatipleri övdüğü bu dönemde, 12 bakanlığın toplam bütçesinden daha fazla para ayrıldığı bu dönemde Alevi inancını asla kabul etmeyecekler.

Aleviliği aslında sapkın bir mezhep, Alevileri de dinden sapmış insanlar olarak görürler. Dertleri Alevileri "yola getirmek"tir. Alevileri asla eşit bir inanç olarak kabul etmiyorlar, etmezler. Tarihe de Aleviliği kabul eden Sünni liderler olarak geçmek istemiyorlar. "Benden yana olanların bu devlette işi görülür" mesajlarının verildiği dönemde, Alevilere yaşam hakkı vermezler.

Alevi açılımı yaptın da senin elini tutan mı var. Getirin Meclis'e hemen yapalım. Kim karşı biz mi karşıyız, CHP mi karşı? Bunları yapmak zor mu 1 haftada yasası çıkar.

"TÜRKİYE'Yİ OYALAMAYA ÇALIŞIYORLAR"

Türkiye'yi oyalamaya çalışıyorlar. Burada ciddi tartışılıyor olabilir ama dünyada gülüyorlar. Konuşacağın başka konu yok mu? Ne zaman sıkışsalar da Dersim katliamını, Alevileri gündeme alıyorlar. 7 çalıştaydan sonra Alevilerin sorunlarını bilmeyen mi var?

Ucuz bir siyasi rant için, Dersim'in tarihindeki en büyük katliamı ucuz malzeme olarak kullanıyor. Zannediyor ki Dersimliler sayın başbakanı alkışlıyorlar diye düşünüyorlar herhalde. İnanılmaz bir gaddarlık vandallık örneği. Acıyla dalga geçme örneğidir.

CHP özür dileyecekmiş. Dersimliyi ilgilendiren bu devletin özrüdür. Birlikte mi özür dilersiniz devlet adına mı siz bilirsiniz. Arşivleri açın, Dersim ismini iade edin, evlatlık verilen kızların akıbetini ortaya çıkartın. Seyit Rıza'nın ve yoldaşlarının mezarlarını ortaya çıkartın.

"ULAN HEPİNİZ ORADAYDINIZ BE"

Bakın o dönemin üç tane gazete manşeti. Üçünün de bugün siyasi partilerde temsilcileri var. O dönem hepsi aynı partinin içinde çalışıyorlardı.

Diyorlar ya sen yaptın sen yaptın. Ulan hepiniz oradaydınız be.

Bu Son Posta gazetesi, bugünün sağcılarının belki temsilcileri. Asiler sığındıkları sarp dağlarda imha ediliyorlar. Dersim meselesi tarihe karıştı, açlık baş gösterdi. Büyük bir şehvetle heyecan

"TANIDIK GELİYOR DEĞİL Mİ, ÇAPULCULAR"

Solcu Tan Gazetesi, sözde solcu Tan Gazetesi: Tunceli'de tam asayiş teessüs etti.

"Çapulcular mahkemede hesap veriyorlar." Tanıdık geliyor değil mi, çapulcular. O dönemin çapulcuları da Dersim'den çıkıyormuş demek ki.

Dönemin Cumhuriyet gazetesi. "Şakilerden 32 kişi maktul düştü, mağaralara sığınan haydutlar takip ediliyor."

"ALAYINIZ SUÇLUSUNUZ"

Birbirinizi suçlamanıza gerek yok. Hepiniz Dersim'in sorumlususunuz. Topu birbirine atmanıza gerek yok. Alayınız suçlusunuz. Devlet olarak parti olarak hepiniz özür dileyeceksiniz ayrı ayrı.

İşte Dersim özrü kendi aralarında bu kadar samimiyetsiz tartışma şeklinde yürüyor. Bizler bu ülkenin eşit yurttaşlarıysak, mezhebimiz inancımız yaşam tarzımız devleti ilgilendirmez. Biz devlete eşit ortaklar olarak birlikte yöneteceksek bu devletin hepimize eşit hizmet sunması döneminde hiçbir çözüm yoktur.

"HEPSİ HDP'Yİ ORTAK DÜŞMAN OLARAK GÖRÜYOR"

Kim devleti ele geçirirse kendi malı gibi görüp öyle yönetiyor. Bir kişi kendi şirketini dükkanını nasıl yönetiyorsa bunlarda aynı şekilde yönetiyor. Cumhuriyet tarihi boyunca devleti böyle yönettiler. Kardeşlik barış demokrasi özgürlük asla olmayacak, bunun panzehirini kurduk işte Halkların Demokratik Partisi. Bu demokrasi anlayışı, faşizan mezhep anlayışını kırmak üzere, emekten işçiden yana bir çizgiyi, halkların iktidarı olarak oluşturmak için bir alternatif kurduk. Hepsi tamamı HDP'yi hedef alan çalışmalar yürütüyorlar. Yayın organlarına bakın, tamamı HDP'nin aleyhine yazıp çiziyor. Hepsi ortak düşman olarak görüyorlar. Bu yönüyle onların penceresinden bakınca haklıdırlar. Çünkü bütün bu partiler tekçi faşizan temelden beslenen partilerdir.

"BAŞKALARININ KUTSALINI AYAKLAR ALTINA ALMAKTAN VAZGEÇMEYECEKLER"

Bunları bu ülkede halk nezdinde teşhir etmeden, halkın gönlünde mahkum etmeden gerçek kardeşliği bulamayacağız. Bizi birbirimize düşman, aynı mahallede şehirde, giderek aynı ülkede yaşayamaz hale getirecektir. Her birinin kutsalı diğerinin kutsalından bin kat kıymetlidir. Başkalarının kutsallarını ayaklar altına almaktan vazgeçmeyecekler.

Mücadele o nedenle uzun solukludur. Çözüm süreci de böyledir, müzakere süreci de böyledir. Bunlar inanın ki içinde büyük mücadeleleri barındırıyor.

"BU ÜLKEDE BU CÜMLEYİ KURAMIYORLAR"

G20 zirvesinde Başbakan sesleniyor "gelin sorunlarımızın çözümünde ortak yol bulalım" diyor. Bize demiyor bunu tabi. Muhalefet partilerine falan söylemiyor. Dünyanın zengin G20 zirvesinde patronlarına aslında söylüyor. Bu ülkede bu cümleyi kuramıyor. Ülkenin cumhurbaşkanı bunu söyleyemiyor. Biz o nedenle bu mücadelede bu siyasi partilerle birlikte demokrasiye özgürlüğe kolay kolay ulaşamayacağız. Gözümüzü hep halkımızın hizasında tutacağız.