Selahattin Demirtaş, İlk İftarını Çadırda Açtı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ilk iftarını Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin Şeyh Sait Meydanı'nda kurduğu iftar çadırında vatandaşlarla birlikte açtı. Burada açıklamalarda bulunan Demirtaş, Türkiye'nin hükümetsiz kalmayacağını, kendilerinin de savunduğu ve benimsediği ilkeler üzerinden bir koalisyon hükümeti kurulması durumunda dayanışma içerisinde olacaklarını ve destek sunacaklarını vurguladı.

İftara, HDP Diyarbakır milletvekilleri, il eş başkanları ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı da katıldı. İftarını açtıktan sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Demirtaş, Ramazan ayının sadece nefsi terbiye etme süreci olmadığını belirterek, aynı zamanda açlıkla ve yoksullukla mücadele etme ve bu mücadeleyi verenlerin halini anlama süreci olduğunu ifade etti. Yeryüzünde açlığın olmaması gerektiğine inananların Ramazan ayını buna vesile etmesi gerektiğini kaydeden Demirtaş, "Yoksulluğu, açlığı bitirecek sorumlulukta olan kişiler olarak, siyasetçiler olarak orucun anlamını daha iyi idrak etmek istiyorsak daha çok yoksullukla ve açlıkla mücadele etmeliyiz. Herkesin emeği ile alnının teri ile helal lokma yiyebileceği, çalışıp üretebileceği toplumsal bir düzen inşa etmeliyiz. İnşallah Ramazan ülkemizde bütün bunlara vesile olur" dedi.

"İLKELER UYARSA DESTEK SUNARIZ"

Koalisyon tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Demirtaş, şunları kaydetti:

"Teamüller gereği Cumhurbaşkanı seçimden birinci çıkmış partinin bir milletvekiline hükümeti kurma görevi verir. Bu teamül gereğidir, yasa gereği değil. Ama uygulama hep böyledir. Bu görevi alan milletvekili de ilk olarak seçimden çıkmış ikinci partiye gider ve koalisyon teklif edilir. Bu da teamül gereğidir. Bunu isimlendirirsek AK Parti ve CHP teamüller gereği ilk koalisyon görüşmelerini yapma durumunda olan partilerdir. Biz de diyoruz ki bu iki parti bizim de savunduğumuz ve benimsediğimiz partimizi de kucaklayacak temel ilkelerde anlaşabilirse biz böylesi bir koalisyonun iyi ve hızlı çalışması için dayanışma içerisinde oluruz, destek sunarız. İlla içerisinde oluruz diye bir şey yok. İşlerini kolaylaştırırız. Ama buradaki en hassas nokta ilkelerdir. Bakanlık, koltuk paylaşımı tartışması mevzusu değildir. Örneğin yeni anayasa, çoğulcu, sivil, özgürlükçü, demokratik bir anayasa yapılacak mı? Bu ilkelerde anlaşma uzlaşma olacak mı? Çözüm süreci kesintiye uğramadan hızla kalıcı barışa ulaştırılacak mı? Toplumdaki güvenlikçi yasalar yerine özgürlükçü demokratik yasalar yapılabilecek mi? Meclis iç tüzüğü, siyasi partiler kanunu, seçim barajı gibi mevzular düzeltilecek mi? Bütün bunlar ilkelerdir. Temel insan hakları, kadın hakları, çocuk hakları, çevre, doğa ekoloji meselesi bunların hepsi ilkesel yaklaşımlardır. AK Parti ile CHP'nin bütün bu ilkelerle ilgili ne diyorlar duymak istiyoruz. Bir koalisyon programı çıkaracaklarsa duymak istiyoruz. Eğer bizim ilkelerimizi de kapsar, onu da kucaklar genişlikte olursa biz öyle bir hükümet programının başarısı için destek sunarız. Dayanışma içerisinde oluruz. Bu sorumluluğumuzun gereğidir. HDP'ye oy veren herkes bu ilkeler hayata geçsin diye oy vermiştir. Bunların olması için parlamentoda çaba sarf edeceğiz ve Türkiye hükümetsiz kalmasın diye de elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz."

"HALK SAVAŞ DEĞİL, BARIŞ İSTİYOR"

Koalisyonun felaket olmadığını ve bundan korkulmaması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, şunları söyledi:

"Tek başına bir kişinin ülkeyi yönetmesi felakettir. Koalisyon birlikte çalışma, birlikte mücadele etme kültürünün gelişmesinin fırsatıdır. İyi değerlendirilebilirse aslında toplumda var olan bütün gerilimler ve kutuplaşmalar da nefes alma ile rahatlayacak bir ortama kavuşabilir. İlkeler noktasında seçim öncesinde neysek sonrasında da aynı noktadayız. Türkiye hükümetsiz kalmayacak. Nasıl bir hükümet çıkarsa çıksın şunu da tekrar ediyorum. Bir savaş hükümeti bu ülkede görev yapamayacaktır. İçeride ya da dışarıda savaşı dayatan hükümetler bu parlamentoda çalışamayacaktır. Çünkü halk bu seçimlerde diyalogla barışı sağlayın diye partilere görev dağıtmıştır. Bu mesajı doğru anlamayıp bizler üzerinden hakaretvari bir tutumla partimizi içselleştirmeye çalışanlar ve savaş koalisyonu çıkarmaya çalışanlar kesinlikle kaybedecektir. Ülke savaş değil barış istiyor. Bizler de bunu yapmak üzere görev almış, yeni seçilmiş siyasetçilersek ellerimizi taşın altına koyacağız."

"KOALİSYON TARTIŞIYORSANIZ SAYEMİZDEDİR"

Bazı partilerin milletvekillerinin kendilerine her mikrofon uzatıldığında önce partilerine hakaret ettiğini ve daha sonra ise partilerinin meşruiyetini tartışarak konuşmalarını başladığını anlatan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onlara şunu söylemek istiyorum. Hangi parti olduğu biliniyor. Eğer HDP barajı geçemeseydi siz şu anda koalisyon falan tartışıyor olmayacaktınız. Bizim sayemizde koalisyonu tartışıyorsunuz Türkiye'de. Biz barajı geçmemiş olsaydık şu anda AK Parti'nin tahakkümü altında inliyor olacaktınız ve koalisyonu değil yeni genel başkanı tartışıyor olacaktınız. Muhtemelen genel başkanlarınınız istifa süreci yaşıyor olacaktı. ve siz yeni genel başkanlarınızı tartışıyor olacaktınız. Şimdi koalisyon tartışıyorsanız sayemizdedir."