CHP'li İnce: Seçimler Yaklaştıkça Ağlayan Bir Yapıyla Karşı Karşıyayız

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, partisinin Erzurum Milletvekili adaylarına destek vermek için geldiği Erzurum'da iktidara ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yüklendi. Muharrem İnce "Seçimler yaklaştıkça ağlayan bir yapıyla karşı karşıyayız. ya Bülent Arınç ağlıyor ya Tayyip Erdoğan ağlıyor" dedi.

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Erzurum'da seçim standı olarak kullanılan TIR'ın 'tarihi alana zarar verdiği' gerekçesiyle polis zoruyla kaldırılmasının ardından geldiği kentte önce CHP ile komşu olan MHP İl teşkilatını ziyaret etti.

TIR'A İZİN VERMEYEN BAŞKANA TOP SAHİBİ ÇOCUK BENZETMESİ

Ardından CHP İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Muharrem İnce, TIR'ın kaldırılmasını eleştirirken şunları söyledi:

"Çocukken hatırlıyorum bu mantığı ben. Hangi mahalledeki çocuğunsa top, 'benim' diyerek diğer mahallenin çocuklarını oynatmazdı. 2015 yılında bu çağda bu mantık doğru değil. O zaman Türkiye Cumhuriyeti'ni, CHP kurdu biz hiçbirinizi oynatmayız. Türkiye'de anayasa, hukuk devleti var. Seçim kanunu, seçim kurulu var. Eğer bu ülkenin zabıtası, güvenlik güçleri, belediyesi kendini Yüksek Seçim Kurulu'nun üzerinde görüyorsa, o YSK'daki hakimlere sesleniyorum: Siz orada ne diye duruyorsunuz? Orada ne işiniz var sizin? Yani gücü yetene, 'devlet, hükumet, yetki, bütçe benim elimde, istediğimi yaparım' demek bunlar dağ başı kurallarıdır. Eşkıyalığın siyasette yeri yoktur. Siyaset uzlaşma, insanları mutlu kılma, refah içinde yaşatma, rakiplerine tahammül edebilme sanatıdır. Pek alışkın değiller CHP'nin burada bir mücadele vermesine. Ama bugün, ama yarın, ama öbür gün bunu kabullenecekler. Böyle gelmiş ama böyle gitmeyecek."

"YA BÜLENT ARINÇ AĞLIYOR YA TAYYİP ERDOĞAN AĞLIYOR."

AK Parti'ye yüklenen Muharrem İnce, "Adınızı ak koymakla ak olmuyorsunuz. Kara kara işler yapıp hazineden, sandıktan, sınavdan soruları, paraları, oyları çalıp, adınıza ak demekle ak olmuyorsunuz. Alnınız ak olacak önce alnınız. Siyaset, seçimler yaklaştıkça ağlayan bir yapıyla karşı karşıyayız. ya Bülent Arınç ağlıyor ya Tayyip Erdoğan ağlıyor. Seçimler yaklaştıkça kefen giymekle başlıyorlar. Bizi kefen edebiyatı yaparak korkutacağınızı mı sanıyorsunuz" diye konuştu.

"KENAN PAŞA VE RECEP PAŞA AYNI KİŞİDİR"

CHP'ye 'darbeci' denildiğini anımsatan Muharrem İnce konuşmasına şöyle devam etti:

"Kenan Paşa ile Recep Paşa aynı kişidir. Birinin süngüsü vardı, birinin copu var. Birinin tankı vardı, birinin TOMA'sı var. Recep Paşa'nın bir de biber gazı, üstüne üstlük. Aynı kafa. Kenan Evren'in çıkardığı kanunların hepsini savunan Recep Paşa'dır. Yüzde 10 barajını, siyasetle ilgili kanunları, YÖK'ü o savunuyor. Sonra bize darbeci diyor."

Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı'nın katıldığı televizyon programlarında yasaklar ve yoksukllukla mücadele ettiklerini söylerken yolsuzlukları dile getirmemesiyle ilgili olarak da "Yolsuzluğu söyleyememesi, gocunmasından. O konuyla ilgili sıkıntıları var çünkü. '3 şeyle mücadele edeceğiz' diye geldi bunlar; yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar. Bu üçünü katmerlendirdiler, taçlandırdılar ama iki şey daha ilave ettiler. Bir yalanı ilave ettiler buna, bir de yüzsüzlüğü. Bunların dönemindeki kadar yalan siyasette hiç olmadı. Yüzsüzlük derseniz 1071 Malazgirt Zaferi'nden bu yana Anadolu toprakları böyle yüzsüz görmedi" dedi.

"DİYANET İŞLERİ BAŞKANI KONU MANKENİ OLMUŞTUR"

Diyanet İşleri Başkanı'na uçak tahsis edilmesine ilişkin soruya ise İnce, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diyanet işleri son iki aydır hangi konularla anılıyor; mercedesle anılıyor, faizle anılıyor, jakuziyle anılıyor, uçakla anılıyor, ezanı 50 dakika geç okutmasıyla anılıyor. Diyanet İşleri Başkanı konu mankeni olmuştur. AKP'nin seçim malzemesi olmuştur. Meydanlara elinde Kuran'ı Kerim ile çıkan Tayyip Erdoğan'ı eski Diyanet İşleri Başkanı eleştirmiştir, mevcut Diyanet İşleri Başkanı eleştirememiştir. Bunlar yakışık almaz, doğru şeyler değil. Siyasette tartışalım ama siyasetin içine iki tane oy alacağız diye kutsallarımızı koyarsak burada yanlış yaparız. Yani babanın uçağını vermiyorsun birincisi bu, ki ihtiyacı varsa kullanır tabi devletin uçakları, buna itirazımız yok. Ama bunu siyaseten seçim meydanlarında söylemek müslümanların, inanmış mütedeyyin insanların vicdanına sesleniyorum: Dinimizi, Kuran'ı Kerim kutsal kitabımızı seçim meydanlarında uzaklaştıralım."

"PROVOKASYONA, GAZA GELMEMELİYİZ"

Gazetecilerin "Seçim yaklaştıkça gerilimin artmasını bekliyor musunuz?" sorusuna da İnce şu şekilde yanıtladı:

"Bunlar mücahitti, sonra müteahhit oldular, şu aşamada da her şeye müsait bunlar. Onun için her şey yaparlar. Fenerbahçe otobüsüne saldırı, Ağrı'daki provokasyon, savcının İstanbul Adliyesi'nde şehit edilmesi, bunların hepsi bir provokasyondur. Seçimi etkilemeye yönelik belki de iptaline yönelik ve yaptıkları anketlerde daha düşük sonuçları gördükçe her şey yapar bunlar. Temkinli olmalıyız, provokasyona gelmemeliyiz, gaza gelmemeliyiz, kendimizi korumalıyız, ülkemizi korumalıyız."

Öte yandan Muharrem İnce'nin basın toplantısına katılan milletvekili adayı Gonca Aytaş, seçim standı olarak kullandıkları TIR'ı kolluk kuvvetleriyle beraber Yakutiye Kent Meydanı'na götürmek için ilçe seçim kuruluna dilekçe vereceklerini belirtti. Gonca Aytaş, "Elimizde ilçe seçim kurulunun 2 kararı olmasına rağmen bu kararlar uygulanamamakta. Bu nedenle kolluk kuvvetleriyle standımızın açılması için dilekçemiz hazır" dedi.