TÜM KATEGORİLER
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu İzmir'de
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, siyasi düşünceleri nedeniyle insanların hapse atılmasının demokrasilerde kabul edilemez bir durum olduğunu belirterek, "Bir düşünceyi benimser ya da benimsemezsiniz ama bir kişiyi farklı düşündü diye hapse atmak doğru değildir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, siyasi düşünceleri nedeniyle insanların hapse atılmasının demokrasilerde kabul edilemez bir durum olduğunu belirterek, "Bir düşünceyi benimser ya da benimsemezsiniz ama bir kişiyi farklı düşündü diye hapse atmak doğru değildir." dedi.
Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Narlıdere Belediyesi işbirliğiyle hayata geçirilen Yaşar Kemal Kültür ve Sanat Vadisi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, İnce Mehmed eseriyle lise yıllarında tanıştığı Yaşar Kemal'in adını taşıyan vadiyi hizmete açmanın mutluluğunu yaşadığını belirtti.
Yaşar Kemal'in "demokrasi sevdalısı", "yörük", "eşkiya", "Adana" anlamına geldiğini, evrensel olduğunu söyleyerek anılarını anlatan Kılıçdaroğlu, yıllarca Cumhuriyet gazetesinde de yazdığını hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet gazetesinin yazarlarının gözaltına alınmasını, avukatlarıyla dahi görüştürülmesinin yasaklanmasını düşünmez, tahammül edemezdi. Her darbeden sonra bedel ödeyen, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı'sını teröre feda eden, 12 Mart döneminde kapatılan, yazarları yasaklanan, 15 Temmuz sonrası karşı darbe girişiminden de nasibini alan Cumhuriyet. Belki Yaşar Kemal hayatının son döneminde bunları görmedi diye biraz da mutluluk duyuyorum. Demokrasi demokrasi diye demokrasiyi katledilenleri görmek ve o manzaraya tanıklık etmek kolay değil." ifadesini kullandı.
"Yanlışı çok sonradan fark ediyoruz"
Yaşar Kemal'in, siyasi düşünceleri nedeniyle insanların hapse atılmasına tahammül edemeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Siyasi düşünceleri nedeniyle insanların hapse atılması tüm demokrasilerde kabul edilemez bir durumdur. Bir düşünceyi benimser ya da benimsemezsiniz ama bir kişiyi farklı düşündü diye hapse atmak doğru değildir. Bzim demokrasi tarihimize bakın, 1960 darbesinden sonra Menderes ve iki bakanını astık, asıldı. Darbe döneminin generalleri, albayları asıldı. Şimdi üniversitelere, havaalanlarına Menderes'in adını veriyoruz. Yanlışı çok sonradan fark ediyoruz. Geçmişten ders almayan siyasetçi geleceği iyi kurgulayamaz. Eğer bugün iktidar olanlar geçmişten ders alamazlarsa, geleceğe sağlıklı adımlar atamazlar. Türkiye'nin yaşadığı en büyük sorun geçmişten ders almayan siyasetçiler tarafından yönetilmesidir. "
"Milli iradeyi saraya hapsederseniz..."
AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye'de terör olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, "O gün kör topal da olsa işleyen ekonomi vardı, bugün doların nereye gittiğini kimse tahmin edemiyor. Açık ve net söylüyorum hiç kimsenin bugün can ve mal güvenliği yoktur. Toplantı üstünde toplantı yapıyorlar yatırımcı gelsin, yatırım yapsın diye. Can ve mal güvenliğinin olmadığı yerde kim yatırım yapacak. Demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün olmadığı bir yerde kim yatırım yapacak. Daha da önemlisi Türkiye'yi kim girdaptan çıkaracak. Benim sorumluluğum var bunu gayet iyi biliyorum. Vatandaş olarak hepimizin sorumluluğu var." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, bugün eğitimden dış politikaya ekonomiye kadar her alanın sorunlu olduğunu, siyasetin sorun çözmek yerine sorun haline geldiğini, medyanın da özgür olmadığını savunarak, yargının da bağımsız olmadığını, adaletin işlemediğini belirtti.
Adaletin olmadığı yerde mülkün de olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "OHAL ile ilgili KHK'ler çıkarıyorlar, Türkiye'de darbe girişimi oldu diye. Maarif Vakfının huzur hakkını düzenlemek ne zamandan beri OHAL konusuna giriyor. Parlamentonun devre dışı bırakılıp Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye'nin geleceğini dizayn etmek ne zamandan beri bizim vicdanımızda yer almaya başladı. Milli irade diyorlar. Eğer milli iradeyi saraya hapsedersiniz... Bir kişinin dediği milli irade değildir, hakim iradedir. Hakim irade bireyi özgür değil, kendi kulu olarak gören iradedir. Yaşar Kemal yaşasaydı belki çok daha fazlasını söyleyecekti." ifadesini kullandı.
İnce Memed'in dağlarda adalet aradığını, halkın Köroğlu'nu, Dadaloğlu'nu Osmanlı zulmüne karşı yarattığına değinen Kılıçdaroğlu, bunları bilmeden ülkenin yönetilemeyeceğini bildirdi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Biz demokrasimiz gelişsin, kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmasın derken birileri emir veriyor, 'yakalayın bunları atın zindanlara' diyor. Eğer zindanlar çözüm olsaydı bugün dünyada zulüm kalmazdı. Gazetecilerin, sanatçıların, akademisyenlerin, er ve erbaşların, öğretmenlerin ne işi var hapiste.
Zalime karşı sessiz kalamayız, yeri ve zamanı gelince direnme hakkımızı kullanmalıyız. Birilerine Türkiye'yi teslim edemeyiz. Bizim demokrasimizi bir kişinin iki dudağına hapsedersek ağzımıza Mustafa Kemal'in adını alamayız."
Türkiye'nin 3 büyük devrime imza attığını, ilkinin Cumhuriyet, ikincisinin çok partili hayata geçiş, üçüncüsünün ise Bülent Ecevit öncülüğündeki sosyal demokrasi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Şimdi hep beraber bu karanlık günlerde dördüncü devirime imza atmak zorundayız. Cumhuriyetimizi tam demokrasi ile taçlandıracağız, o zaman çocuklarımıza karşı tam görevimizi yapmış olacağız." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin geleceğinden kaygı duyduğunu, ülkenin freni patlamış kamyon gibi bir yerlere gittiğini iddia ederek, şunları kaydetti:
"İnsanın hakları vardır, düşüncelerini benimsemeyebilirsiniz ama onların düşüncelerini özgürce ifade edeceği bir Türkiye inşa etmek zorundasınız. Cumhuriyeti bir dönem Führer'e, Hitler'e teslim edenler oldu, Reis'e teslim etmek isteyenler var. Unutmayın cumhuriyeti ancak ve ancak halka teslim ederiz."
Konser iptal edildi
Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Yaşar Kemal Kültür ve Sanat Vadi alanının önceden gecekondularla kaplı ve sarp bir arazide bulunduğunu belirterek, "Kimse kentsel dönüşümden bahsetmezken Narlıdere Belediyesi yerinde dönüşüme vatandaşları üzmeden başladı. Bu alan da 80 dönüm, kentsel dönüşüm alan içinde sosyal donatı alanı olarak ayrılmıştı. İlçemizin en hakim köşesindeki bu vadiye, Yaşar Kemal Kültür ve Sanat Vadisi dedik." dedi.
Batur, yeşil alan, anfi tiyatro, çocuk oyun alanlarının da bulunduğu alandaki çalışmaların 8 milyon 865 bin liraya mal olduğunu aktardı.
Törende Yaşar Kemal'in ailesi adına konuşan yapımcı ve yönetmen Nebil Özgentürk, Yaşar Kemal'in bugünlerde yaşıyor olmasını ve yazmasını çok istediğine değinerek, "Yaşar Kemal'e çok ihtiyacımız var. Sartre Fransa'dır ya Yaşar Kemal de Türkiye'dir. Barışın karşılığıydı. Yaşar Kemal bugünlerde yaşaması gereken bir insandı. Ayşe Hanım (eşi) ile konuştum, saygılarını sundu ve Yaşar Kemal'in adının ilk kez bir vadiye verildiğini söyledi. Yaşar Kemal vadidir, doğadır, Türkiye'dir. 'Umutsuzluktan umut yaratmalıyız' diyen Yaşar Kemal'e bir vadi armağan ediliyor." ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından vadinin açılışı gerçekleştirildi. Açılış programında kapsamında planlanan konser, Diyarbakır'daki terör saldırısı nedeniyle iptal edildi.
