TÜM KATEGORİLER
Başbakan Yardımcısı Akdoğan Açıklaması
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Kürtçe neredeyse her yerde yasaktı.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Kürtçe neredeyse her yerde yasaktı. Yasak kalktı dendi ama hayatın birçok alanında engellemeler vardı. Televizyon yayınları yoktu, anneler cezaevlerinde Kürtçe konuşamıyordu, Kürtçe savunma yapamıyordu. Bütün alanlardaki bu sorunlar AK Parti döneminde düzeldi. Biz bunu tek başımıza ve birilerine rağmen yaptık" dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında Ankara'nın Haymana ilçesine giden Akdoğan, Yeşilköy'de vatandaşlarla selamlaştı ve Yeşilköy Camisi'nde düzenlenen Kutlu Doğum Haftası etkinliğine katıldı.
Akdoğan, öğle namazı çıkışı köy meydanında vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, İslam'ı farklı şekillerde lekelemeye çalışanların olduğunu söyledi.
"Bu algı operasyonlarına karşı ne olup ne olmadığımızı ortaya koymamız gerekiyor" diyen Akdoğan, "Peygamber Efendimiz bir sevgi medeniyeti inşa etti. Bunun bir tarafında sevgi var, bir tarafında da medeniyet var, gelişme var. İslam aleminin çok çalışması ve ileri noktalara ulaşması gerekiyor. Bizler Türkiye için de aynı çabayı gösteriyoruz" diye konuştu.
Akdoğan, terör olaylarında 44 bin insanın hayatını kaybettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Çözüm süreciyle, biz 'analar ağlamasın, akan gözyaşı dinsin, birliğimiz pekişsin, kardeşliğimiz güçlensin' dedik. İnsanımızın hak ettiği ne varsa bunları yapmak için 13 yıldır gece gündüz çalışıyoruz. Kürtçe neredeyse her yerde yasaktı. Yasak kalktı dendi ama hayatın birçok alanında engellemeler vardı. Televizyon yayınları yoktu, anneler cezaevlerinde Kürtçe konuşamıyordu, Kürtçe savunma yapamıyordu. Bütün alanlardaki bu sorunlar AK Parti döneminde düzeldi. Biz bunu tek başımıza ve birilerine rağmen yaptık. Şimdi konuşanların hiçbiri o süreçte bize destek olmadılar, bunu hep küçümsediler. Bugün Güneydoğu'da silahın gölgesinde bir seçim kampanyası yapılmaya çalışılıyor. Kürtler buna layık değil. Biz hep birlikte bir bütün olarak kardeşliğimizi yüceltmek durumundayız. Peygamber Efendimiz'in verdiği o kutlu mesaja göre hayatımızı devam ettirmek zorundayız."
İslam'ı terörizmle birlikte anmaya çalışanların olduğunu ifade eden Akdoğan, bütün bunlara karşı topyekun İslam'ı ve Müslümanlığın ne olduğunun gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Akdoğan, dün Çanakkale'de 73 bin kişinin bir araya geldiğini anlatarak, "Birbirine kurşun sıkan, birbiriyle savaşan ülkelerin mensupları, 'Biz dostluk ve barış üzerine geleceği kurmalıyız' dediler. İşte bu Peygamber Efendimiz'in kurduğu sevgi medeniyetinin bir tezahürüdür ve Türkiye bu mesajı tüm dünyaya veriyor. Biri toplanıyor, bazı parlamentolar, tarihi safsatalar üzerinden kin ve nefreti tahrik edecek, derinleştirecek çabalar içerisine giriyorlar. Türkiye bunlara inat, bunlara rağmen birliği, bütünlüğü, kardeşliği, dostluğu pekiştirmenin çabası içerisinde" diye konuştu.
Hazreti Peygamber'in iki büyük mucizesi olduğunu dile getiren Akdoğan, "Bunlardan birincisi Kur'an-ı Kerim, Allah'ın kelamıdır. İkinci büyük mucizesi kendisidir, kendi yaşantısıdır, kendi ahlakıdır, kendi sözleridir. Bize rehberlik yapması gereken, yolumuzu aydınlatması gereken, şiar kabul etmemiz gereken işte bunlardır" ifadesini kullandı.
