Haberler

Başbakan Davutoğlu(2/son): Çözüm Sürecinde Yarıyı Geçtik Artık

Başbakan Ahmet Davutoğlu, çözüm sürecine ilişkin olarak, "Bu öyle bir şey ki, hızlı akan bir derede, nehirde karşıdan karşıya geçmek gibi. Yarıya kadar geldiğiniz inancına kapıldığınız anda karşıya geçmeye çalışırsınız. Ama oraya gelmemişseniz akıntı da varsa hep aklınız geride olur geriye dönmede.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, çözüm sürecine ilişkin olarak, "Bu öyle bir şey ki, hızlı akan bir derede, nehirde karşıdan karşıya geçmek gibi. Yarıya kadar geldiğiniz inancına kapıldığınız anda karşıya geçmeye çalışırsınız. Ama oraya gelmemişseniz akıntı da varsa hep aklınız geride olur geriye dönmede. Şunu bugün geldiğimiz nokta itibariyle söylüyorum. Biz yarıyı geçtik artık. Bundan sonra çözüm sürecinin bütün aktörleri açısından karşı kıyıya bir an önce ulaşmak var. Bir an önce diyorum çünkü çok ciddi bir bölgesel istikrarsızlık ortamında yaşıyoruz. Her türlü provokasyon olabilir. Türkiye'nin siyasetteki ve uluslararası alandaki yükselişini çekemeyen bu yükselişe, geçen sene olduğu gibi Gezi ve 17 Aralık operasyonlarıyla durdurmak isteyenler, başka güçler çıkabilir. Beklenmedik olaylar yaşanabilir" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi'nde TRT'nin özel yayınına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Çözüm sürecinde bundan sonra atılacak adımlara değinen Davutoğlu, "Bir mülakatta şunu zikretmiştim. Bu öyle bir şey ki, hızlı akan bir derede, nehirde karşıdan karşıya geçmek gibi. Yarıya kadar geldiğiniz inancına kapıldığınız anda karşıya geçmeye çalışırsınız. Ama oraya gelmemişseniz akıntı da varsa hep aklınız geride olur geriye dönmede. Şunu bugün geldiğimiz nokta itibariyle söylüyorum. Biz yarıyı geçtik artık. Bundan sonra çözüm sürecinin bütün aktörleri açısından karşı kıyıya bir an önce ulaşmak var. Bir an önce diyorum çünkü çok ciddi bir bölgesel istikrarsızlık ortamında yaşıyoruz. Her türlü provokasyon olabilir. Türkiye'nin siyasetteki ve uluslararası alandaki yükselişini çekemeyen bu yükselişe, geçen sene olduğu gibi Gezi ve 17 Aralık operasyonlarıyla durdurmak isteyenler, başka güçler çıkabilir. Beklenmedik olaylar yaşanabilir. Şimdi bizim birinci hedefimiz ırmağın karşı kıyısına geçmek. Irmağın karşı kıyısına geçmek ne demek? Türkiye'nin her bir kesiminde Türk-Kürt ayrımı olmaksızın bütün vatandaşların aidiyet hissi bağlamında kendini bu toprağa, bu ülkeye, bu devlete ait hissetmeleri ve vatandaşlık bağıyla bu devlete bağlanmaları ve herhangi bir ayrımcılığın ortadan kalktığı özgürlük ortamının sağlanması, bu bizim vazifemiz. Buna bağlı olarak silahların ve silahlı çatışmanın, sadece çatışmanın bitmesi değil, silahların tümüyle devreden çıkması"

-"ÇÖZÜM SÜRECİNİ 15 GÜNDE BİR GÖRÜŞECEĞİZ"-

Çözüm sürecinin daha önce bir kriz yönetimi gibi yürüdüğünü belirten Davutoğlu, bu süreçte belli mekanizmaların olduğunu kaydetti. Bütün koordinasyonu kendi başkanlığında yürüyecek bir mekanizmaya bağlamaya karar verdiğini aktaran Davutoğlu, "Eskiden farklı problem alanlarında farklı toplantılar yürürken şimdi 15 günde bir en geç, ihtiyaç oldukça daha sık olmak suretiyle bu çözüm süreciyle ilgili oluşan mekanizmanın bütün aktörleri toplanacağız" dedi.

Çözüm sürecine ilişkin olarak oluşturulacak komisyonun içinde çok net bir iş bölümü olduğunu ve bu tarz bir komisyonun geçmiş dönemde de olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Şimdi bütün bu arkadaşların koordinasyonunu yani günlük iletişim anlamında da sürecin gidişatıyla ilgili her an durumu kontrol altında tutabilmek anlamında da Bakanlar Kurulu toplantılarını haftada bire aldık. Bunun dışında bu süreci bizzat yönetmek üzere bir komisyona devretmek değil... Yani bir komisyona devredilmesi şöyle olurdu; "şu arkadaşlar bir komisyon kursunlar arada sırada rapor sunsunlar' değil. Hem kriz yönetimi olacaksa, bir kriz çıkacaksa anında müdahale anlamında hem de bütün aktörlerin son gelişmeleri de doğrudan anlamaları ve buna göre yön vermeleri için bir görev dağılımı çerçevesinde, 10 en geç 15 günde bir olmak üzere bir araya gelerek sadece çözüm sürecini konuşacağız" ifadelerini kullandı.

-"KAMU DÜZENİ OLMADAN ÇÖZÜM SÜRECİ OLMAZ"-

Bu komisyonun çalışmalarının başında kamu düzeninin sağlanması ve korunmasının geldiğini kaydeden Davutoğlu, "Kamu düzeni olmadan çözüm süreci olmaz. Kaçırılan vatandaşlarımız var. Bölgede hala yol kesmeler, birtakım kamu, asayiş sıkıntıları var. Bizim için kamu düzeni çözüm sürecinin alternatifi değil; çözüm süreci kamu düzeni ile birlikte sağlanır. "Çözüm süreci adına kamu düzeni ihlallerine göz yumalım' demek mümkün değil. Bunu da çözüm sürecinin diğer partnerleri olanların yakından bilmesi lazım. Kamu düzensizliğine izin vermeyiz. Ne şekilde olursa olsun, kim yaparsa yapsın. İster provokatif nitelikte olsun, ister planlı nitelikte olsun" dedi.

Toplumsal psikolojinin çözüm sürecine desteğinin sürmesinin gerektiğini kaydeden Davutoğlu, "Akil adamları önümüzdeki dönemde çok daha aktif bir şekilde değerlendirmeyi düşünüyoruz. Hep beraber onları da sürecin aktif özneleri haline getirip, en kısa sürede silahların tümüyle devre dışında kalacağı, silahların bırakılacağı ve Türkiye'nin sınırları içinde herhangi bir şiddet eylemine zemin teşkil edecek yapıların, unsurların bir anlamda bu nitelikten uzaklaşacağı bir noktayı hedefliyoruz. Onun içinde çok somut konuları ele aldık" diye konuştu.

Davutoğlu, Akil adamlar dışında başka somut adımların atılacağını da kaydetti.

-"DİYARBAKIR HAPİSHANELERİNDE YAŞANAN ZÜLLÜMLER BİR DAHA YAŞANMAYACAK"-

Kendilerinin geçmişte bir taraftan çatışmasızlık ortamını sürdürmek, bir taraftan da olabilecek krizleri engellemek için bir çalışma yürüttüğünü kaydeden Davutoğlu, "Şu yeni dönemi isimlendirmek gerekirse ben "süreç yönetimi' diyorum, komisyona havale değil, süreç yönetimi. Sürecin kendisinin bütün ilgili şeylerle birlikte yönetilmesi, o bakımdan kesinlikle bir komisyona devri değil. Şu anda zihnimizde ay ay ilk değerlendirme sonrasında ve bunu da yeni bu zeminde daha aktif bir eylem planına, adım adım yürüyen bir çalışmaya dönüştürmeye kararlıyız. Bunu ilgili bütün birimlerimizle paylaşma noktasına geldiğimizde de kamuyla paylaşacağız" diye konuştu.

Kendilerinin çözüm süreciyle ilgili tek kaygılarının "bu yarayı kapatmak" olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Bu yarayı kapatacağız. Bu ülkede ne Diyarbakır hapishanelerinde yaşanan züllümler bir daha yaşanacak ne dış veya dış provokasyonlarla daha hayatlarının baharlarında böyle dağlara götürüldüğü, kullanıldığı süreçler yaşanacak. Dikkat ediniz bu çok önemli, etrafımız ateş çemberiyken biz bunu yapıyoruz. Etrafımız ateş çemberi. Irak'ta bir mezhep ve etnik çatışma var, Suriye'de var, Ukrayna'da var ve biz bunun ortasında 30 yıllık bir meseleyi çözme iradesi gösteriyoruz ve adım adım bunu çözme noktasına geliyoruz. Normalleştikçe siyasette bunun bir de siyasal alanı var. Parlamento ile ilişkiler bağlamında. Başbakan Yardımcımız Sayın Akdoğan parlamento ile ilişkilerle görevli başbakan yardımcısı o, görevi yürütecek. Sayın Bülent Arınç, Hükümet Sözcümüz ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanımız olarak belli bir şekilde bu ilgisini sürdürecek ama ben herhangi bir başka konuyu öne almaksızın sık aralıklarla bütün arkadaşlarımı toplayıp, sürecin tıkandığı bir yer varsa o damarları açmak için düşünsel veya siyasal operasyonlar yapmak, tıkanmadığı yerde yeni vizyonla yaratıcı çözümlerle somut konuları konuştuk, bunları da paylaşacağız kamuoyuyla yavaş yavaş" dedi.

-"GEZİ, 17-25 ARALIK İLE ÇÖZÜM SÜRECİNDE KAPATILMAYA ÇALIŞILAN YARA DAHA FAZLA AÇILMAK İSTENDİ"-

"Yeni Türkiye" tabiri hakkında açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Vatandaşın özne olduğu Türkiye, bu tür sembollerin tabulaştırılmasını engelleyen Türkiye'dir. İster Çankaya olsun bu ister Aksaray karşılaştırmaları etrafında. Kongre konuşmamda da ifade etmeye çalıştığım şey, bir ülkenin bütün unsurlarıyla ayağa kalkması. Bu ayağa kalkış esnasında 12 yıldır biz daha önce oluşturulan bir fetreti yok etmeye çalıştık ama karşımızda yeni bir fetret arayışı içinde olan topluluk çıktı. Bu çözüm süreciyle belli bir mesafe aldığımız noktada kendisini gösterdi. Eğer çözüm süreci bir Türkiye'deki etnik yarayı kapatma teşebbüsü ise geçen sene yaşadığımız Gezi, 17 Aralık ve 25 Aralık olayları bu yarayı daha da açabilmek ve bu yaraya başka yaralar açarak Türkiye'nin o yeni Türkiye arayışını ve yürüyüşünü durdurma çabasıydı" dedi.

Davutoğlu, yeni Türkiye ile eski vesayetlerin tamamen ortadan kalktığı ve eski vesayetlerin tamamen terk edildiği bir dönem olacağını kaydetti.

-"IŞİD'İ TERÖR ÖRGÜTÜ LİSTESİNE ALAN İLK ÜLKELERDEN BİRİYİZ"-

IŞİD tehlikesi ortaya çıktığı zaman ilk uyarı sinyalleri gönderen ülkelerden birinin Türkiye olduğunun altını çizen Davutoğlu, ısrarla Özgür Suriye Ordusunun ve ılımlı muhalefetin desteklenmesi gerektiği yönünde uyarıda bulunduklarını söyledi. Aksi takdirde, rejim ile radikaller arasında kalan halkın radikalleşme eğilimine yöneleceğini ısrarlı bir şekilde söylediklerini kaydeden Davutoğlu, "10 Ekim 2013'te bundan neredeyse bir yıl önce IŞİD'i Bakanlar Kurulu kararı ile terör örgütü listesine alan ilk ülkelerden biriyiz" diye konuştu.

-"DİYANET ZAMANLA DİNİ OTORİTE OLARAK BÜROKRATİK YAPIDA GİTTİKÇE ÖNEMİNE KAYBEDEN BİR YAPIYA DÖNÜŞTÜ"-

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kendisiyle bağlanmasıyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, kendisinin dini otoritelerin bürokratik sınırlandırmalar içinde hapsedilmesini doğru bulmadığını belirtti.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Başbakanlığa bağlanmasının zamanın geldiğini kaydeden Davutoğlu, "Diyanet zamanla dini otorite olarak bürokratik yapıda gittikçe önemine kaybeden bir yapıya dönüştü. Ta ki uluslararası konjonktür ve diğer şartlar Diyanetin önemini bize gösterene kadar" dedi.

Dini hayatın siyasetin önemli belirleyicilerinden biri olduğunu kaydeden Davutoğlu, bunun sadece Türkiye için geçerli olmadığını aktardı.

-"PENSİLVANYA'YA ADETA TURLAR DÜZENLENİYORDU"-

Kendilerinin, cemaat, camia, hizmet ile bir meselelerinin olmadığını kaydeden Davutoğlu, "Bu mesele halktan ve belki o kitle içindeki insanların oylarıyla iktidara gelmiş olan ve meşru bir siyasi güç kullanan iktidara karşı yargı ve emniyet etkileşimi üzerinden demokrasinin kılıcını siyasi otoriteye karşı kullanmak isteyenlere karşıdır. Bir daha kimse şu veya bu gerekçeyle insanların mahrem alanlarına giremeyecek.. bir korku tüneli oluşturulamayacak. Neden insanlar 2 yıl önce Neredeyse turlar düzenleniyordu Pensilvanya'ya gitmek için, çok mu sevdiklerinden? Şimdi anlıyoruz ki herkes "acaba benim hakkımda bir dosya mı var? Acaba bir polis benim kapıma dayanır mı? Acaba bir polisin topladığı deliller, dinleme üzerinden yargıya bir şey intikal ederde bir şeyle karşı karşıya kalır mıyım' diye insanlar Pensilvanya'ya gitmeye başladıklarını şimdi şimdi görüyoruz. Bir daha kendisini teminat altın, emniyet altına almak isteyenler yurt dışına bir yere gitme ihtiyacı hissetmeyecekler. Dolayısıyla mesele bir devletin var oluş meselesidir" diye konuştu.

-"BU PARALEL DEVLET BİR PİYON"-

Çözüm sürecine ilişkin olarak yol haritasını bilmediğini söyleyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile bu konuda görüştüğünü belirten Davutoğlu, "Devlet hayatında, devlet mahremiyeti vardır. Dolayısıyla bütün konuları Genelkurmay Başkanımızla konuştuk" dedi.

Paralel yapı içinde olanları siyasete davet eden Davutoğlu, halkın onlara yüz vermeyeceğini kaydetti.

17-25 Aralık sürecinde AK Parti'nin iktidardan düşmesi ile bir koalisyon hükümetinin kurulabileceğini belirten Davutoğlu, "Onlara bu iktidarı bırakırlar mıydı? Bu çeteler bir piyon. Bu paralel devlet bir piyon. Onlara bırakmazlar bu iktidarı. Onların üzerinden Türkiye'yi bir türbülansa sokacaklardı ve Türkiye'yi dizlerinin üzerine oturtacaklardı" şeklinde.

-"CUMHURBAŞKANIMIZIN MAKAMINA BİR YERDE SAYGI GÖSTERİLMEZSE BEN BAŞBAKAN OLARAK ORADA BULUNMAM"-

1 Eylül'de yapılan Adli Yıl Açılışı törenlerine katılmaması hakkında değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, "Türkiye'de değişik kıyaslamalarla "emanetçi başbakan' gibi Türkiye'de kurumsal bir işleyiş vardır. Ben başbakanlığımı yaparım, cumhurbaşkanı cumhurbaşkanlığını yapar. Ne emanetçi psikolojisiyle yapar bunu ne de birbirimizle çatışmamamız için fırsat bekleyenlere fırsat veririz. Bu senaryoyu bekleyenler var. Cumhurbaşkanımıza saygı gösterilmeyen yerde biz olmayız. Cumhurbaşkanlığı makamı bir kişiye saygı gösterilen yer değil, bir halkın ortak iradesine saygı gösterilen makamdır. Cumhurbaşkanımızın makamına bir yerde saygı gösterilmezse ben başbakan olarak orada bulunmam. Ama akşam Adli Yıl resepsiyonuna katıldık. Orada şu mesajı vermek için katıldık; bizim meselemiz yargı camiasıyla değil" şeklinde konuştu.

-"BİZ YENİ TÜRKİYE İÇİN YENİ HAKİMLERE, YENİ SAVCILARA GÜVENİYORUZ"-

HSYK seçimlerine değinen Davutoğlu, AK Partili bir HSYK'nın oluşmasını istemediklerini aksine değişik renklere mensup insanların yer almasını istediğini kaydetti. Davutoğlu, HSYK'nın tek renkten oluşmasıyla tuzun kokacağını kaydederek, "Onun için herkesin "ye ben nasıl bir Türkiye özlemi içindeyim, nasıl bütün vatandaşların güven içinde olacağı bir ülkeyi düşünmesi' özellikle de muhakeme gücüne güvendiğimiz yargı mensuplarının bizi 13 Ekim'de yeni bir krize değil yeni bir ufka taşımaları lazım. Biz yeni Türkiye için yeni hakimlere, yeni savcılara güveniyoruz. Onların yeni anlayışlarına güveniyoruz" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu akademisyenlerin özlük haklarına ilişkin sorulan bir soruya cevap verdi. Davutoğlu, 1 Ekim'de atacakları ilk adımlardan birinin üniversite öğretim üyelerinin hayat şartlarını ve özlük haklarını düzeltecek tedbir almak olduğunu söyledi. Davutoğlu, yükseköğretimin sorunlarını iyi bildiğini vurgulayarak, "Yükseköğretim yapılanmasını ilk mesele olarak ele alacağım, bu konularda devrimsel mahiyette çalışmalar yapılacak" dedi.

Kaynak: ANKA / Güncel

Ahmet Davutoğlu Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Kızılcık Şerbeti 61. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? 26 Nisan Kızılcık Şerbeti yeni bölüm fragmanı izleme linki var mı? Yalı Çapkını 67. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? 26 Nisan Yalı Çapkını yeni bölüm fragmanı izleme linki var mı? Arka Sokaklar 673. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? 26 Nisan Arka Sokaklar yeni bölüm fragmanı izleme linki var mı? KOSKİ Konya su kesintisi: Konya'da sular ne zaman gelecek? 26-27 Nisan 2024 Konya su kesintisi listesi! ASAT Antalya su kesintisi: Antalya'da sular ne zaman gelecek? 26-27 Nisan 2024 Antalya su kesintisi listesi! Ateş Kuşları 53. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? 26 Nisan Ateş Kuşları yeni bölüm fragmanı izleme linki var mı? Kara Ağaç Destanı 10. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? 26 Nisan Kara Ağaç Destanı yeni bölüm fragmanı izleme linki var mı? İSKİ İstanbul su kesintisi: İstanbul'da sular ne zaman gelecek? 26-27 Nisan 2024 İstanbul su kesintisi listesi! Survivor 2024 Anlat Bakalım kim kazandı? 26 Nisan Cuma Anlat Bakalım ödülü ne oldu, hangi takım kazandı? Survivor Bil Bakalım'ı kim kazandı, kaç kaç bitti? 26 Nisan Cuma Survivor Bil Bakalım ödülü ne, hangi takım kazandı? Arka Sokaklar CANLI izle! 26 Nisan Cuma KANAL D Arka Sokaklar yeni bölüm full HD canlı yayın izle! Ateş Kuşları CANLI İZLE! 26 Nisan Ateş Kuşları 52. Yeni bölüm CANLI YAYIN! Ateş Kuşları FULL İZLE! İZSU İzmir su kesintisi: İzmir'de sular ne zaman gelecek? 26-27 Nisan 2024 İzmir su kesintisi listesi! Tolga Daşkıran neden tutuklandı? İkinci Kadir Şekerci davası olayı ne, ne zaman oldu? Kara Ağaç Destanı canlı izle! Kara Ağaç Destanı 9. bölüm TRT 1 HD izleme linki!
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title