Balıkesir Kızı Öldürülen Babanın Feryadı

Kızı öldürülen babanın feryadı

"YASTIĞINA BIRAKILAN MERMİ DEVAMI VAR ANLAMINA GELİYOR"

BALIKESİR'in Edremit ilçesinde, geçen 14 Nisan'da başından tabancayla vurularak öldürülen 22 yaşındaki Pınar Ç.'nin (Çiçek) ailesinin acısı tazeliğini koruyor. Kızının öldürülmeden önce barışma bahanesiyle kandırıldığını belirten acılı baba Mustafa Arslan, "Bir mermi başına sıkılmış, bir mermi de yastığına bırakmışlar. Bu devamı var anlamına geliyor. Adalete güveniyoruz. Biran önce zanlının yakalanarak adalete teslim edilmesini istiyoruz" dedi.

Altınoluk Mahallesi'ne geçen 12 Nisan'da taşınan Pınar-Ümit Ç. çiftinin evlerinden iki gün sonra saat 10.00 sıralarında bir el silah sesi duyuldu. Kısa süre sonra evden ayrılan Ümit Ç., otomobiliyle olay yerinden uzaklaştı. Silah sesi üzerine komşuları jandarma ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen ve kapıyı kırarak içeri giren jandarma yatak odasında Pınar Ç.'yi başından vurulmuş, kanlar içinde buldu. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri, genç kadının yaşamını yitirdiğini belirledi. Ümit Ç.'nin olay yerinden kaçarken kullandığı otomobil, kısa sürede sonra Kadıköy Mahallesi'nde terkedilmiş olarak bulundu.

Soruşturma başlatan jandarma Ümit Ç.'in yakalanması için çalışma başlattı. Ancak, katil zanlısının halen yakalanaması Pınar Ç.'nin ailesinin tepkisine neden oldu. Pınar Ç.'nin babası Mustafa Arslan, olay yerine bir tane de mermi bırakıldığını belirtip, "Bu devamı var anlamına geliyor. Bir an önce zanlının yakalanarak bu olayın çözülmesini istiyoruz" dedi. Mustafa Arslan, cinayet öncesi ile ilgili olarak ise şu bilgileri verdi:

"Olaydan iki ay önce kızım ile damadım arasında bir sıkıntı oldu. Sonra Ümit, babası ve annesi ile kızımı darp etti. Ardından da beni çağırıp 'kızını al' dediler. Gidip kızımı aldım, kendi evime getirdim. Aradan iki ay geçmesinin ardından araya birilerini sokup, barışmak istedi. Bunların bir bebeği var; yuvaları perişan olmasın, dağılmasın diye büyüklerimize de sorup uygun gördük. Oturduk, konuştuk. İkisi de konuştu anlaştılar. Hatta sonra Ümit, çocuğuyla gelip,

iki gün benim evimde kaldı. Çoluğumun, çocuğumun yanında ağladı, sızladı; 'Lütfen beni affedin. Eşimi seviyorum. Bundan sonra sadece ben ve çocuklarım var' dedi. Sonra bizde boşanma davasından vazgeçtik. Altınoluk'a yerleştiler. Hatta ailesi izin vermediği içinde eski evden eşyalarını da almadılar ve Altınoluk'ta eşyalı bir ev tuttular. Aradan 2 gün geçtikten sonra jandarmalar geldi ve bana kızımın öldürüldüğünü söyledi."

"Olayı haber alıp, Altınoluk'a gittiğimde, kızımın başına bir mermi sıkılmış, bir mermi de yastığına bırakmış" diyen Arslan, şöyle devam etti:

"Çocuğumun her tarafında morluklar vardı. Çocuğuma işkence yapıldığını düşünüyorum. Adalete güvenim tam. Ümit Ç.'nin bunu ailesiyle birlikte yaptığını düşünüyorum. İstediğim, Ümit Ç.'nin biran önce yakalanarak olay tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılması ve kızımın mezarında rahat yatabilmesi" dedi.

Amca Hayrettin Arslan da, 16 gün önce katledilen Pınar'ın katil zanlısının yakalanması istediğini belirtip, "Yanında bazı şüpheliler varsa bunların araştırılmasını ve icabının yapılmasını istiyorum. Tamamen bu ailenin kurulması, devam etmesi, çocukların yetim büyümemesi için çaba gösterdik. Ama kızımızı öldürdüler. Suçluların cezalarını çekmesini istiyoruz" diye konuştu.

Konuşurken gözyaşlarına boğulan ve konuşmakta zorlanan anne Hamide Arslan ise kızının katillerinin yakalanarak adalete teslim edilmesini ve cezalarını çekmesini istediğini söyledi. Anne Arslan, "Bizi kandırıp kızımızı götürdüler. Pınarım gitti, başka Pınarlar ölmesin" dedi.