Türkeş'in Menderes'i İdamdan Kurtarmak İçin Yazdığı Mektup Ortaya Çıktı
MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in, Adnan Menderes ve iki bakanın idamlarını durdurmak için yazdığı mektup ortaya çıktı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, "Menderes asılırken MHP nerdeydi?" sözleri tartışma konusu yaratırken MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in idamları durdurmak için dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e yazdığı mektup ortaya çıktı.
"MEMLEKETE BİR FAYDASI OLMAZ"
Başbakan Davutoğlu'nun 27 Mayıs'la ilgili MHP'ye yönelik sözleri tartışma yaratmıştı. Zira Menderes 1961'de asılmıştı. MHP ise 1969'da kuruldu. Bununla birlikte Türkeş'in, Cemal Gürsel'e, idamın gerçekleşmemesi için yazdığı mektup da tekrar gündeme geldi. Alparslan Türkeş, Adnan Menderes'in idamına karşı çıkarak, "Memlekete bir faydası olmaz." demiş.
"İNSANLIK DUYGULARINA UYMAMAKTADIR""
Türkeş'in 7 Eylül 1961 yılında yazdığı mektup, Adnan Menderes ve arkadaşlarının idam edilmesine karşı çıktığını kanıtlıyor. Milli Yol Dergisi'nin 26 Ocak 1962 sayısında yayımlanan Türkeş'in, Gürsel'e yazdığı mektupta "Siyasi suçlardan dolayı ölüm cezalarının verilmesi, bugünün insanlık duygularına uymamaktadır" ifadesi dikkat çekiyor.
SÜRGÜNE GÖNDERİLMİŞTİ
Türkeş, 27 Mayıs darbesinden sonra Milli Birlik Komitesi içerisinde yaşanan tartışmalardan sonra görüş ayrılığına düştü. '14'ler' olarak adlandırılan ve Türkeş'inde içinde bulunduğu subaylar, TSK'dan emekli edilerek çeşitli görevlerle yurt dışına sürgüne gönderilmişti.
CEMAL GÜRSEL'E MEKTUP
Türkeş, Yeni Delhi büyükelçilik müşaviri olarak Hindistan'da görevliyken Cemal Gürsel'e şu mektubu yazmıştı; "Orgeneralim, Size asla yazmak niyetinde değildim. Fakat bugün memleketin yüksek menfaatleri bakımından bazı hususların dikkatinize sunulması zarurî oldu.
MADDELER HALİNDE İDAMA NEDEN KARŞI OLDUĞUNU AÇIKLADI
Şöyle ki: Yüksek Adalet Divanı birkaç güne kadar eski iktidar mensupları hakkında hüküm verecektir. Adaletin hükmüne müdahale etmemek ve daima hürmetkâr bulunmak şarttır. Ancak hükümlerin infazı, yurtta mevcut durumun göz önüne getirilince ayrıca incelenmeye değer görülmüştür.
a) İdam cezalarının infazı, 13 Kasım'dan beri atılan çok hatalı adımlar dolayısıyla memlekette meydana gelmiş olan huzursuzluğu daha çok arttıracaktır.
b) Ölüm cezalarının infazı, yurtdışında ve milletimiz ve devletimiz aleyhinde tepkilere yol açacaktır.
c) Ölüm cezalarının infazı hâlinde, milletimizi bölen kin ve garez duyguları şiddetlenecek ve 27 Mayıs'ın amacı olan millî birlik ruhunun geliştirilmesi güçleşecektir.
ç) Yukarıda sıralanan mahzurlarına karşılık, cezaların infazı ile memlekete sağlanacak hiçbir fayda yoktur. Esasen siyasî suçlardan dolayı ölüm cezaları verilmesi, bugünün insanlık duygularına uymamaktadır.
İşte o mektup: