TÜM KATEGORİLER
Ensarioğlu: PKK 1 Milyonu Sokağa Döküp Tek Taş Dahi Attırmayabilir
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, "PKK, 1 milyon insanı Diyarbakır'da yürütür, bir tek taş dahi attırmayabilir." dedi.
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, PKK'nın çözüm süreci ile birlikte bölgede alan doldurmaya çalıştığını ve yaptığı bazı eylemleri üstlenmediğini belirterek, "PKK'nın kontrolsüz bir örgüt olmadığını örgütü iyi tanıyanlar iyi bilir. PKK, 1 milyon insanı Diyarbakır'da yürütür, bir tek taş dahi attırmayabilir. Ama isterse bir milyon insanı bir seferde de terörize edebilir" dedi.
"DEVLETİN BOŞALTIĞI ALANI ÖRGÜTÜN DOLDURMASI KABUL EDİLEMEZ"
Çözüm süresinde yaşanan tıkınma ve bölgede son günlerde yaşanan asayiş olaylarını değerlendiren AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, partilerinin Afyonkarahisar kampında basına yansıdığı gibi hiç bir vekilin çözüm sürecinin bitirilmesi yönünde bir talepte bulunmadığını söyledi. Ensarioğlu, "Bilakis her konuşan vekil, 'çözüm süreci neye mal olursa olsun bizim vazgeçilmezimizdir ve devam ettirilmelidir' dedi. Ama, Çözüm süreci devam ederken, çözüm süreci için devletin alanı boşaltması ve bunu örgütün istismar ederek bu alanları doldurarak haraç toplaması, yol kesmesi, faile meçhul cinayetler işlemesi, paralel yapılar oluşturması kabul edilebilir bir şey değil. Hiçbir devlet ortak kabul etmez. O yüzden çözüm istiyorsak çözüme uygun hareket etmemiz yani sadece devletin çözüme uygun hareket etmesi yetmiyor. Bu iki taraflı bir iradedir, iki taraflı bir irade ise her iki tarafın buna uygun hareket etmesi gerekir. Devlet, çözüm süreci başladığından beri operasyon yapmazken, örgütün yol kesmesi, haraç toplaması, mahkemeler kurması, asayiş birliklerini kurdum demesi falan bu bir paralel devlet yapılanmasıdır. Paralel devlet yapılanmasını hiçbir devlet kabul etmez, devlet ortak kabul etmez, bugün nasıl mevcut paralel yapı ile mücadeleyi en öncelikle hedef seçmiş ise eğer bunu örgüt yaparsa örgüt içinde devlet aynı şeyi yapar" dedi.
"BİR TARAFTAN ÇÖZÜME UYGUN HAREKET ETMESİNİ BEKLEMEK SÜRECE ZARAR VERİR"
30 yıldır acılar yaşadıklarını, faili meçhul cinayetler, red, inkar, yasaklar, ölümler, işkenceler, bu acılar bitsin diye çözüm süreci başlatıldığını söyleyen Ensarioğlu, şöyle konuştu:
"Çözüm sürecinin tarafı olan örgütün bu defa kendi halkı üzerine bir egemenlik vesayet sistemi kurarak dün ki vesayet sistemini tasviye eden AK Parti bugün yeni bir vesayete bölgede müsaade etmez. Kürtlerin de ve Kürt siyasal hareketinin de müsade etmemesi lazımdır. Yani siyaset üzerinde silahlı bir vesayet olmaz. O yüzden yeni bir tekçi anlayış ve bölgede benden başka farklı siyasi düşünce olmayacak, herkes benden olacak, bende olmayana tahamülsüzlük ve baskı, şiddet haraç toplama hiçbir şekilde bunlar kabul edilemez. O yüzden herkesin çözüme uygun hareket etmesi gerekir. Sadece bir tarafından çözüme uygun hareket etmesini beklemek ve diğer tarafından daha pervasızca hareket etmesini beklemek çözüme zarar verir. Biz devletin bölgede devlet otoritesini hukuk adalet ve insan haklarından taviz vermeden tesis etmesini söyledik, bunu yapmayan devlet yarın çözüm sürecine zarar verir. Örgüt bu tavırlarını devam ettirirse çözüm süreci zarar görecek. Biz çözüm sürecine olan hassasiyet nedeniyle bunları dile getiriyoruz."
"HDP'NİN İFADELERİ İLE EYLEMLERİNİN ÖRTÜŞMESİ GEREKİYOR"
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, çözüm sürecinde kesinlikle kararlı olduklarını, hiçbir şekilde taviz veremeyeceklerini, düşünce anlamında başladıkları noktada olduklarını söyledi. Ensarioğlu, "Çözüm süreci her şeye rağmen devam edecek, çözüm süreci bu ülkenin geleceğidir, kimseye bunu ipotek edemeyiz. Çözüm sürecini hiç kimsenin merhametini de bırakamayız. Biz devam ettirmek zorundayız, vazgeçen ve masadan kalkan taraf olmayacağız. HDP tarafından da 6-8 Ekim olayları sonrasında 'çözüm süreci devam ediyor, Öcalan söylemeden bitmez' gibi ifadeler var, ama ifadeler ile eylemlerin örtüşmesi gerekiyor"dedi.
"MUHATAPLIĞIN 1-2'YE DÜŞÜRÜLMESİ LAZIM, PKK VE HDP OLABİLİR"
Ensarioğlu, HDP tarafından veya PKK tarafından çok ciddi bir parçalı yapı olduğunu kaydederek, şöyle dedi:
"Bugün devlet ve hükümetin aynı irade etrafından ortak tavır koyduğu bir güçlü iradenin karşı tarafta da olması gerekiyor. Yani Öcalan, Kandil, KCK, DTK, DBP, HDP, Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi falan bir sürü parçalı yapı var. PKK kendi içinde bir sürü vesayet sistemi kurdu. Biz nasıl geçmişte bir çok kurum ve vesayeti ortadan kaldırıp şimdi sadece hükümetin iradesi arkasında tek bir güç haline getirdiysek, PKK'nın da bunu yapması gerekir. Her defasında yeni yeni yapılar kurarak bir çok parçalı sistem ile çözümü biz elde edemeyiz. Muhataplığın mutlaka 1-2'ye düşürülmesi gerekir. Bir taraf PKK olabilir, diğer taraf legal siyasi parti HDP olabilir. Onun dışında çok çok farklı yapılar çözümü imkansız kılar. Parçalı yapı içerisinde kendi içinizde vesayet sistemleri kurursanız ve çok parçalı sisteme geçerseniz sizin bu parçanızın bir kısmı farklı bir tavır gösterebilir."
"PKK 1 MİLYONU SOKAĞA DÖKÜP TEK TAŞ DAHİ ATTIRMAYABİLİR"
PKK'nın bölgede son günlerde yaşanan saldırı ve suikastleri sonradan açıklama yaparak üstlenmediğini söyleyen Ensarioğlu, "Biz PKK'nın kontrolsüz bir örgüt olmadığını örgütü iyi tanıyanlar iyi bilir. PKK, 1 milyon insanı Diyarbakır'da yürütür, bir tek taş dahi attırmayabilir. Ama istese bir milyona insanı bir seferde de terörize edebilir. Bu anlamda PKK'nın öyle kontrolsüz bir yapı olmadığını biliyoruz. Öyle barış sürecinin devam ettiği bir dönemde birilerinin barış sürecini sıkıntıya sokacak, seyrini değiştirecek bir takım suikastler, faile meçhuller işlemesi örgüt içinde kabul edilebilir bir şey değil. Ama, siz bu vesayet sistemlerini çoğaltırsanız kendi içinizde bir çok yapı oluşturursanız, bu yapıların bir kısmı gider bir istihbarat birimi ile başka ülkeler ile ilişkilenir"diye konuştu.
"SUİKASTLERİN ARKASINDA İRAN VE ALMAN İSTİHBARATI OLDUĞUNA DAİR SÖYLEMLER VAR"
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, özellikle Bingöl, Diyarbakır ve Hakkari Yüksekova'daki faili meçhuller veya suikastlerin barış sürecini hedef alan suikastler olduğunu ifade ederek, "Bunun arkasında İran, Alman gizli servislerinin olduğu, örgütün içindeki bir kısım ile ilişkilendiği şeklinde çok yoğun söylemler var. Bir taraftan İran'ın Türkiye'nin Ortadoğu'daki etkinliğini kırmak için, Türkiye'ye kendi iç çatışmasına geri döndürmek ve bu süreci bitirmek gibi bir hedefinin olduğu söyleniyor. Diğer taraftan Amerika-İngiliz ortaklığının da Kobani'de kontrollü bir savaş yürüterek Türkiye'de yine Kürtlerin öfkesini hükümete, devlete karşı biriktirerek burada da Türkiye'ye bir ders vermek istiyorlar. Yani Türkiye'nin kendilerinden bağımsız hareketleri ve Ortadoğu'daki kendine özgü tavırları batılılarında bugün itibariyle hoşuna gitmiyor"dedi.
