12 Eylül Darbesinin 33. Yılı

MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel, "Ülkücü hareket, 12 Eylül öncesi ve sonrasında olduğu gibi demokrasiye ve millet iradesine olan yüksek inancını 'önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' anlayışı ile sergilemeye devam etmektedir" değerlendirmesinde bulundu.

Demirel, yazılı açıklamasında, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin, gerek öncesi gerek sonrası itibari ile yakın tarihin en sancılı süreci olduğunu belirtti.

Üzerinden geçen zamana rağmen, darbenin geride bıraktığı acıların hala tazeliğini koruduğunu bildiren Demirel, "12 Eylül, topyekun kurum ve kuruluşlarımıza, değerlerimize, geleceğimize, bilime, düşünceye, sanata, üretime, bizatihi cumhuriyetimize, demokrasimize ve insanımıza karşı yapılmış büyük bir müdahaledir" ifadesini kullandı.

12 Eylül sürecinde 650 bin kişinin gözaltına alındığını, 1 milyon 683 bin kişinin fişlendiğini, 210 bin davada 230 bin kişinin yargılandığını ve 517 kişiye de idam cezası verildiğini anımsatan Demirel, bu süreçte, en ağır bedeli ödeyenlerin ise "Ülkücü Hareket" olduğunu savundu.

Ülkücü hareketin Türkiye'yi komünist emperyalizmine kurban etmek isteyenlere karşı vatan müdafaası yaptığını ve bu nedenle darbenin esas hedefi olduğunu değerlendiren Demirel, "Benzerlerine az rastlanan bu büyük zulme rağmen ülkücü hareket, askerlik kurumuna ve devlete bir kez olsun sırtını çevirmemiş, düşman olmamıştır. Bugün de ülkücü hareket, 12 Eylül öncesi ve sonrasında olduğu gibi demokrasiye ve millet iradesine olan yüksek inancını "önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' anlayışı ile sergilemeye devam etmektedir" açıklamasında bulundu. - Ankara

Ruhsar Demirel Politika Güncel Haberler