Türk Devletleri Teşkilatı'na üye ülkelerden gazeteciler İstanbul'da buluştu
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ev sahipliğinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Medya ve Enformasyondan Sorumlu Bakanlar ve Üst Düzey Yetkililer 4. Toplantısı, "Hakikat Ötesi Çağda Dezenformasyonla Mücadele" başlıklı oturumla devam etti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ev sahipliğinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Medya ve Enformasyondan Sorumlu Bakanlar ve Üst Düzey Yetkililer 4. Toplantısı, "Hakikat Ötesi Çağda Dezenformasyonla Mücadele" başlıklı oturumla devam etti.
Şişli'deki bir otelde gerçekleştirilen toplantının son oturumunda moderatörlük yapan TRT Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Oğuz Göksu, medya, dezenformasyon ve mezenformasyon konularına işaret etti.
Göksu, "Mezenformasyon, dezenformasyon ve manipülasyondan şu özelliğiyle ayrılıyor. Ortada bir gerçek var ancak bir itibar suikastı ya da kişilere, gruplara, şirketlere, devletlere ait mahremiyeti had safhada olan bilgilerin kamuoyuna sızdırılması süreci olarak bunu ifade ediyoruz. Kavramsal düzeneğine baktığımızda asimetrik savaş var, dijital psikolojik harple ilişkili. Son 3-4 yıldır dezenformasyonla mücadele eden Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği de önemli adımlar atıyor. Bunun yanı sıra tabii konuyu algı yönetimi ve negatif algı yönetimiyle de ilişkilendirmemiz elzem." diye konuştu.
Uluslararası Türk Akademisi Başkanı ve Kazakistan ulusal gazetesi "Egemen Kazakistan"ın Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Darhan Kıdırali de yalan haberlerin ve bilgi kirliliğinin teknolojik gelişmelerle daha da arttığını söyledi.
Kıdırali, "Dezenformasyonun bir örneğini Karabağ'da gösterebiliriz. Fakat orada şöyle bir avantajımız da vardı. Biz Türk olarak sürekli sosyolojik araştırmalar yapıyoruz.
Azerbaycan'la ilgili çok fazla sayıda yazı yazan ve destek veren oldu. Başkaları dezenformasyon yapıyor ama bizim savunmamız için ilgi ve bilgimiz olması lazım. İlgi ve bilgi olmazsa süzgeç olmaz. Süzgeç de olmadığı zaman savunmasız vatandaş her türlü bilgi kirliliği içerisinde ona aktarılan ve internetteki her türlü yanlış bilgiyi almaya mahkum olacaktır." ifadelerini kullandı.
"Bu tür toplantılar, kültürel işgale karşı bir direncimizdir"
Bakü Devlet Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Doç. Dr. Vugar Aliyev de eğitim programları ve ortak kurulacak ajansla bilgi kirliliğinin önüne geçilebileceğini söyledi.
Aliyev, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yalan haberlerden daha kötü olan bir şey de manipüle edilmiş haberlerdir. Çünkü manipülasyona uğramış haberlerde olayın içeriğini değiştirip sunuyorlar. O olaydan haberi olmayan kişi de manipüle edilmiş haberin etkisinde kalıyor. Dezenformasyonla insanların şuurunu etkilemeye çalışıyorlar. Bugün devam eden bu tür toplantılar, kültürel işgale karşı bir direncimizdir. Mesela Türkiye'nin terör örgütlerine yönelik yaptığı operasyonlar Batı medyasında manipüle edildi. Operasyonlarla ilgili bilgi kirliliği yayıldı. Bizim hakikatlerimizi boğmak için ciddi biçimde çalışıyorlar. Bu kapsamda ortak ajansların kurulması önemli olacaktır. Farklı ülkeler kendi aralarında birlik kuruyor, neden Türk devletlerinin birliği olmasın?"
Oturumda, Özbekistan Ulusal Haber Ajansı (UzA) Genel Müdür Yardımcısı Sobir Shukurov ile NTV Dış İlişkiler ve Dış Haberler Koordinatörü Ahmet Yeşiltepe de konuşma yaptı.