Haberler

Balbay: Bu Gdo'lu Bir İddianame

Balbay: Bu Gdo'lu Bir İddianame

İkinci 'Ergenekon' Davasının Tutuklu Sanıklarından Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, 'Bu İddianame Bizim Genetiğimize Uygun Değil. Son Dönemde Tartışılan Gdo'lu Ürünler Gibi, Gdo'lu Bir İddianamedir' Dedi.

İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, ''Bu iddianame bizim genetiğimize uygun değil. Son dönemde tartışılan GDO'lu ürünler gibi, GDO'lu bir iddianamedir'' dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasına devam eden Balbay, kendisine yönelik suçlamaların delilleri arasında 23 Aralık 2003 ve 5 Ocak 2004 tarihlerinde yapılan iki gizli çekimin kayıtlarının yer aldığını belirterek, dönemin Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanı Tuğgeneral Levent Ersöz'ün makamındaki sohbet sırasında yapılan gizli çekimin delil değeri olmadığını, gizli kayıtların yasaya göre suç teşkil ettiğini savundu.

Balbay, 116. klasörde Ersöz'ün kendi beyanına göre kendisini ''Komutanlık için tehlikeli olabilecek, zarar verebilecek, şüphelenilen kişi'' olarak değerlendirdiğini ifade ederek, ''Görüşmeleri gizlice kayda alıyorlar, ama sayın savcılar, bu kişilerle birlikte darbe teşebbüsü yapmayı planlayan bir örgütle sıkı bir ilişkim olmasıyla suçluyor. Hem de adı geçen komutanların benden şüphelenip, görüşmemizi gizlice kayda aldıkları deşifre metnini, bu ilişkinin delili olarak sunmak suretiyle. Pes doğrusu'' diye konuştu.

Mustafa Balbay, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e atamalarla ilgili baskı yaptığı iddialarının da hiçbir delili olmadığını söyledi.

''AKP'ye en büyük iyiliği Sezer yaptı'' diyen Balbay, ''Sezer, hukukun dışına çıkılabilecek durumlarda ket vururdu. AKP'nin askerle, yargıyla, üniversitelerle, devlet bürokrasisi ile ilişkilerinde Sezer, kamuoyu önünde görünmeyen bir güç olarak denge unsuruydu'' şeklinde konuştu.

Gazetecinin haber kaynağıyla her konuyu görüşebileceğini, ama köşesine yazmak istediklerini aktaracağını kaydeden Balbay, ''Güldal Mumcu, 'Uğur yaşasaydı, O da Ergenekon'dan alınırdı' diyor. Elimizde bilgi ve belge oluşturmak suç oluşturursa, insanlarda bu görüş oluşur. Buradaki belgelerin tümü bilgisayarlardan çıktığı iddia edilen belgelerdir. Evimde sadece Milli Güvenlik Siyaset Belgesinin taslağı bulunmuştur. O da gazetede haber olarak yapılmıştır. Sadece bizde değil, bazı gazetelerde de yer almıştır. Bu belgeler, gazetecinin suçu değil gücüdür'' diye konuştu.

Yazdığı bazı kitaplar ile birkaç köşe yazısını Mahkeme Heyetine sunan Balbay, savunmasına şöyle devam etti:

''Kamuoyunda esrarengiz ya da gizli toplantıymış gibi tartışılan ve iddianameye de bu şekilde aktarılan Kent Otel toplantıları, siyasi parti kurma ya da benzeri hedeften çok, 'ne yapmalı?' sorusuna yanıt vermek üzere yapılırdı. Böyle bir toplantı nasıl gizli toplantı olur? Ben bu tür toplantılara gazeteci olarak katıldım.''

Balbay, kendisine atfedilen suçlamalar mesleki zeminde olduğu için savunmasını da bu yönde yaptığını ifade ederek, ''Ben mesleğimi yaptığım için böyle bir suçlamayla karşı karşıyayım'' dedi.

İddianamede yer almasının nedeninin, ''savcıların varlığını öne sürdükleri örgütün medyayı ele geçirmeyi hedeflemesi'' olduğunu, kendisinin de bu yönde aktif olarak yer aldığı iddiasının bulunduğunu belirten Balbay, ''Asıl burada medya gücünü kullanan, bu iddianamede söz edilenler değildir. Savcıların aradıkları yer burası değildir. Şu anda hedef haline getirdikleri, medyanın bağımsız olmasını sağlayan kişilerdir. Adres biz değiliz'' dedi.

Bu davada, bombalandığı için Cumhuriyet Gazetesinin mağdur olduğunu, aynı zamanda terörist olarak gösterildiğini ifade eden Balbay, gazetenin terör örgütlerinin hedefi haline gelmesinin medyayı susturmanın bir yolu olduğunu kaydetti.

''Gazeteciliğimi sürdürmek, mesleğime geri dönmek istiyorum'' diyen Balbay, günlük yaşantısında yaptığı çalışmalardan ve ailesine karşı olan sorumluluklarından söz ederek, ''Bu yapıda bir insanın terör faaliyetini bir yaşam biçimi olarak seçeceğini düşünmek aklımdan geçmedi. Evliyim, 2 çocuğum var. Ne olursa olsun bu ülkeden gitmeyi hiç gündemime almadım. Tutukluluğumun kaldırılmasını, yargılanmamın devamını istiyorum'' şeklinde konuştu.

Kaynak: AA / Güncel
Ünlü şarkıcı Metin Arolat hayatını kaybetti

Ünlü şarkıcı Metin Arolat hayatını kaybetti

İsrail, Lübnan'ın kalbine saldırdı! Hizbullah'ın iki numaralı ismi öldürüldü

Hizbullah'ın iki numaralı ismi öldürüldü

Cinayeti çözecek ses kaydı: Amca ile işçisinin Kürtçe telefon konuşması deşifre edildi

Amca ile işçisinin Kürtçe telefon konuşması deşifre edildi

Skandal görüntüler ortaya çıktı! Sakaryaspor Başkanı Gökhan İn darp edildi

Skandal görüntüler! Sakaryaspor Başkanı Gökhan İn darp edildi

title
respondToVisibilityVideo(document.getElementById('contentElement'), function () { });