Dezenformasyonun sadece devletler tarafından değil, bireyler tarafından da yapıldığı belirtildi
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Merve Seren, dezenformasyonun sadece devletler tarafından değil, bireyler tarafından da kasıtlı yapıldığını söyledi. Seren, dezenformasyonun soğuk savaş döneminde daha fazla yaygınlaştığını ve artık devletlerin kendi vatandaşlarının bile dezenformasyon yürüttüğünü belirtti. Ayrıca, yapay zekanın dezenformasyon savaşlarının en önemli parametrelerinden biri olduğunu ifade etti.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Merve Seren, dezenformasyonun sadece devletler tarafından değil, bireyler tarafından da kasıtlı yapıldığını söyledi.
Anadolu Ajansı Teyit Hattı'na konuşan Seren, dünyanın dezenformasyonla soğuk savaş döneminde daha fazla tanışmaya başladığını belirtti.
Seren, "Ondan önce hep sıcak savaş vardı, hep muharebe meydanları vardı. Ama ne zaman ki soğuk savaş dönemine geçiş yaptık ve caydırıcılığın, diplomasinin, propaganda savaşlarının, asimetriğin daha fazla önem kazanmasıyla beraber enformasyon savaşları, enformasyon propagandası savaşın bir ham maddesi olarak daha yaygın ölçekte kullanılmaya başladı. Buna ilk başta biz Sovyetler Birliği ile Amerika arasında tanıklık ettik ama esas itibarıyla Doğu ve Batı kutupları arasında aslında bütün aktörler bu enformasyon savaşına dahil olmuşlardı." diye konuştu.
"ABD, AIDS'i bilerek yaydı" iddiası
Soğuk savaş döneminde Sovyetler Birliği ile Amerika arasındaki dezenformasyon savaşından örnek veren Seren, Sovyetler Birliği'nin "Amerika AIDS'i bilerek yaydı." iddiasını hatırlattı.
Dezenformasyonun artık sadece devletler tarafından yapılmadığını, bireyler tarafından da kasıtlı olarak yapıldığına dikkati çeken Seren, şöyle devam etti:
"Dezenformasyon savaşını, bir devletten devlete, devletin resmi stratejisi dahilinde yürütülen bir savaş olarak görmememiz gerekiyor. Bugün toplumlar olarak; kendi imkanları ölçüsünde bireylerin tamamen dahil olduğu bir dezenformasyon savaşıyla karşı karşıyayız. Onun için devletler kendi toplumlarının, kendi vatandaşlarının bile nasıl bir dezenformasyon yürüttüklerini tespit etmekte çoğu zaman zorlanıyorlar."
"Yapay zeka, dezenformasyon savaşlarının en önemli parametrelerinden biri"
Teknoloji üreten ülkelerin bilgiyi manipüle edebilme imkanına sahip olduğunu ifade eden Seren, "Çünkü bu teknolojiyi üreten ülkeler, aynı zamanda enformasyon savaşının temel parametreleri olan sosyal medya platformunun da üreticisi olan ülkeler." dedi.
Teknolojiye yön veren ülkelerin ABD, Rusya, Çin ve birkaç Avrupa Birliği ülkesi olduğunu anlatan Seren, yapay zekanın da dezenformasyon ve enformasyon savaşlarının en önemli parametrelerinden biri olarak karşımıza çıktığını söyledi.
"Stephen Hawking'in yapay zeka açıklaması devletleri korkuttu"
Bilim insanı Stephen Hawking'i ve X'in sahibi Elon Musk'ı örnek gösteren Seren, bunların bugün bir savunma bakanı, bir teknoloji bakanı ve bir Amerikan başkanı gibi açıklama yapabildiklerini, dezenformasyon yayabildiklerini ve teknolojik yönlendirmede bulunabildiklerini belirtti.
Seren, Stephen Hawking'in yapay zekayla alakalı "Yapay zeka insanlığın sonunu getirecek. Eğer yapay zekaya yönelik adaptasyon sürecini yavaşlatmazsanız iş kontrolden çıkacak." söyleminin devletlerin korkup farklı politikaları devreye sokmalarına neden olduğunu kaydetti.