Satılık Daire Arayanlara İstanbul'un Merkezinde,Doğayla İç İçe Bir Öneri
Hayat fedakarlıklarla dolu. Çok istediğimiz bir şeyi elde ederken başka bir şeyden vazgeçmemiz gerekiyor çoğu zaman. Ancak İstanbul'da yaşamın imkanlarından vazgeçmeden de yeşilin ruhumuza doldurduğu oksijenle buluşabiliriz.
Büyük şehirlerde yaşamanın, büyük avantajları var. Bilim, teknoloji, sanat gibi bütün alanların ilk durakları hep ülkelerin merkezleri, yani en büyük şehirleri olur. Gösterime giren bir sinema filmi ilk önce İstanbul'da vizyona girer. Türkiye'ye turneye gelen dünyaca ünlü bir sanatçının ilk durağı hiç şüphesiz İstanbul olacaktır. Ulaşım, eğitim, sağlık gibi hizmetler konusunda öncelik hep ülkenin merkezinde yani İstanbul'dadır. Ancak tüm bu avantajları bir yana, İstanbul'da yaşamın bir önemli dezavantajı var. İstanbul'un sakinlerinin, sokağa çıktıklarında etraflarında görmeye alışık oldukları renk, kasveti temsil eden gri renk. Çünkü bilimin, teknolojinin, sanatın ve tüm diğer hizmetlerin merkezi olan İstanbul, her ne kadar olağanüstü doğal güzelliklere sahip olsa da, şehrin dört bir yanına yayılmış tekdüze yapılaşmalar bu güzellikleri gri bir örtüyle örtüyor.